Yavaş yavaş kendime geliyordum,
eskiden mutlu değildim,tebessüm bile yoktu yüzümde,ama şu sıralar gerçekten iyiyim,kimseyi takmamaya başladım,sadece mutluluğumu,
iyiliğimi düşünmeye başladım.
Yurtta kalıyordum,yazlığa gidecek vaktimiz olmamıştı.
Bu akşam jungkook'a söz vermiştim,
akşam yemeği için,siyah uzun elbise,uzun topuklu ayakkabı giydim, saçlarımı salık bıraktım.
Dışarı çıktım,jungkook arabanın önündeydi,beni görünce gülümsedi,çok tatlıydı,arabaya binip deniz kenarında bir restorana girdik.
Jungkook ile konuşurken telefonum çaldı.
"Alo?,efendim rose?"
"Nerdesin?"
"Deniz kenarında bir restorandayız,
Geçen gün gelmiştik hani?"
"Tamam geliyoruz"
"Kim kim?"
"Ben ve sevgilim işte"
"Pekâlâ"
Telefonu kapatıp çantama koydum.
"Kim?" Dedi Jungkook.
"Rose,sevgilisi ile gelecek"
Jungkook oflayarak elindeki çatalı bıraktı.
"Biliyorum,baş başa kalmak istiyorsun,ama merak etme yakında beraber yemek yeriz senle,jimin'i arasam o da gelse rose ile belki araları düzelir,tamam ikisininde sevgilileri var ama belki bir ihtimal"
"Tamam" diyerek kafa salladı.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
rose restorana geldi sevgilisiyle,
selamlaştık ve oturduk,konuşmaya başlarken jimin geldi,rose ile bizi görünce göz devirdi.
Ayağa kalkıp jimin'in yanına gittim,kolundan tuttum.
"Jimin,bak lütfen sadece bir güncük ya,rose ve sevgilisi bişey demez sana merak etme"
Tamam anlamında kafa sallayıp masaya oturdu.
"Selam ARKADAŞLAR"
yine başladık..
"Hoşgeldin ARKADAŞIM"
"hoşbulduk ARKADAŞIM"
"Yeter ama ha!" Dedim sinirle.
"Bu kim hayatım" dedi Rose'un sevgilisi.
"Eski sevgilim"
"Hm,yani yanlış anlama ama bu tiple mi çıktın sen?"
Jimin sinirle adama baktı.
"Kendi tipine bak lan sen!,maymun götü gibi suratınla hava yapma burda"
Jungkook kıkırdarken ayağına bastım.
"Saygılı ol lütfen jimin!"
"Sende maymun götü suratlı sevgiline söyle bana laf etmesin"
Rose'un sevgilisi dişlerini sıkıyordu,jimin haklıydı ama.
"Sevgilin nerde jimin?" Dedim konuyu değiştirmek için.
"He,biz ayrıldık ya"
Rose şaşırmıştı,yanındaki sevgilisi ise toplanıp gidiyordu.
"Daha fazla burda kalmak istemiyorum rose iğrenç bir arkadaş ortamına sahipsin"
Rose dişlerini sıktı.
"Ne diyorsun sen ya!,senin arkadaş ortamın çok mu güzel,bütün arkadaşların sadece iş konuşuyor,hava atıyor,sen daha sıkıcısın"
Bir kere yemeğe çıkalım dedik,her şey bok oldu, şansın"ş" si yok bende.
