Bu bölüm yorumlarınızı bekliyorum. :)
METE -
Paketi teslim ettikten sonra siyahlı kızı düşüne düşüne babamın yanına gidiyordum ki bir anda tanımadığım bir adamın bana dokunmasıyla irkildim. Adama dönüp ;
- Buyrun ?
- Senden bir şey isteyebilir miyim ?
- Ne istiyorsunuz ?
- Bu paketi şu adrese götürür müsün ? diyerek elime bir paket ve adres yazılı bir kağıt verdi.
Adrese baktığımda az önce gittiğim ev olduğunu anladım. Siyahlı kız aklıma geldi. İstem dışı sırıtmaya başladım. O arada adam elime bir miktar para sıkıştırarak Alara'ya vereceksin dedi. Elimdeki paraya baktım, gerekenden daha fazla olduğun da şaşırdım ve ''bu benim işim'' diyerek parayı geri verdim. Ve adama ''iyi günler.'' diyerek adrese doğru yürümeye başladım. O arada aklıma okulların 1 hata sonra açılacağı ve artık işi bırakmam gerektiğini hatırladım. Zaten babamın kendi şirketi olduğundan babam büyük ihtimalle bugün ya da yarın beni işten çıkartırdı. Yol boyunca bana aniden kapıyı açan siyah kısa saçlı, esmer, fiziği güzel, uzun boylu kızı düşündüm ve gayet güzel olduğuna karar verdim. Gerçi paketi verdiğim kızda,kumral, fiziği gayet güzel, esmere göre biraz kısa, saçları uzun gayet hoş bir kızdı. Fakat hediyeye bakılırsa sevgilisi vardı. Neyse esmer kız daha hoştu. Ben bunları düşünerek kapıya geldim ve düşüncelerimden ayrılıp zile bastım.
ALARA -
Ama bu sabah ki postacı bozuntusu !! Ne işi var acaba burada ? Hemen elindeki pakete gözüm ilişti. Kesin yine Yarenedir derken çocuk bir anda konuşmaya başladı.
- Kusura bakmayın rahatsız ettim ama Alara siz misiniz ?
- Evet benim ne vardı ?
- Size bir paket vardı.
diyerek elindeki paketi bana doğru uzattı. Şaşkın bir biçimde paketi aldım. Ve iyi günler diyerek kapıyı kapatacakken ''Pardon bir şey diyecektim'' diyerek beni durdurdu. Çocuğa ne var gibisinden bir bakış attım.
- Numaranızı verir misiniz ?
Aslında çocuk gayet yakışıklıydı. Benden biraz uzun, kasları tişörtün altından belli olan, esmer, siyah saçlı, yeşil gözlü, hoş bir çocuktu. Ama daha hiç tanımadığım birine numaramı da veremezdim. Sert bir şekilde :
- Veremem.
diyerek kapıyı kapattım. Tam içeri geçecekken kapı yine çaldı. Bu kez sinirle ''yine ne var'' diyerek kapıyı açtım ve karşımda Yaren'i görünce bir an afalladım. Daha sonra Yaren pis pis sırıtınca gözlerimi devirerek içeriye geçtim. Yaren de arkamdan geldi. Koltuğa oturunca ona dönerek ;
- Hani sen sevgilinle buluşuyordun ?
- Beyfendinin işi çıkmış.
- Aa bizim aşk böceklerimiz bugün buluşamamış ne kadar üzüldüm anlatamam (!)
dedim ağlamaklı bir ses tonuyla dalga geçerek. Yaren de yastığı alıp kafama geçirerek :
- Akşam bir daha buluşacağız ve sende geleceksin canım.
dedi bende umursamaz bir tavırla :
- Tabi Tabi diyerek pakete doğru yöneldim. Paketi açtığımda içinden kullanmam gereken ama kullanmadığım ilaçlar ve bir not çıktı. Notu okumaya başladım.
*NOT : BENDEN NEFRET ETTİĞİNİ BİLİYORUM AMA BU İLAÇLARI İÇMELİSİN, BU İLAÇLARI BEN ALIYORUM DİYE İÇMEMEZLİĞİ BIRAK, BENİM YÜZÜMDEN BAŞLADIN BUNLARA BARİ İZİN VERDE BUNLARI BEN ALAYIM, SONUÇTA BENDEN İĞRENSENDE BEN SENİN HALA BABANIM.*
Notu okuduktan sonra Yaren'e döndüm ve konuşmaya başladım.
- Hah!! Şaka mı yapıyor bu adam ? Çok beklersin ben bunları nah içerim. Öfke problemim varsa benim problemim sanane amk ! Bir de kalkmış ben senin hala babanım diyor. Gerizekalıya bak. Bana sürtük muamelesi yapıp herkesin içinde tokat atarkende babamdın ! Daha yeni mi aklına geliyor bunlar !
- Kızım babanı sevmesende bu ilaçları içmek zorundasın ! Baban hayatından daha önemli değil.
- Haklısın ama sende bana biraz hak ver.
- Tamam anladık babandan nefret ediyorsun ama içmelisin bunları, iyileşmen için. Hadi ben içeri geçiyorum.
- Tamam.
YAREN -
Aslında Alaraya da hak veriyorum ama yapabilecek bir şeyim yok içmesi lazım. Sonra içmediği zaman sinir krizine girip kendine zarar veriyor. Neyse ben ona içiririm zaten. Şimdi Buğra'ya bakalım ne yapmış.
Bu arada telefonuma multimedya mesajı gelmiş. Hemen açıp baktım. Ekranda görülen resimle birden şok oldum. Çünkü ekranda Buğra ve bir kızın Cafede otururken haddinden fazla yakın fotoğrafını gördüm. Ve altında ki yazıyı okudum.
*BUĞRA'YI HALA BU KADAR SEVİYOR MUSUN ?*