TOPRAK
" Gitmek istemiyorum "dediğimde tabiki de yine beni dinlemedi. O okula beni bu kadar çok göndermek istemesinin sebebi neydi ki ??Belkide beni evden uzaklaştırmaktı. Ki bundada oldukça başarılıydı. Babama bile kabul ettirebilmişti. Evimize sonradan gelip istediğini yaptırması cidden sinir bozucuydu. Peki babamın her dediğini yapması akıl alır mıydı? Evlenmelerinde bile o kadar ısrarıma rağmen babam ilk defa beni kırmış ve evlenmişti. Tabi zamanla alışmış numarası yapıp babamın mutlu olması istediğim bişeydi fakat bu kadarı fazlaydı. Ben liseyi evde okumak isterken o bana şehir dışında özel bi okul ayarlamış hatta yurt bile ayarlamıştı. Bu kadar mı çok nefret ediyordu benden. Ki öyleyse duygularımız fazlasıyla karşılıklı. Sanırım babamın beni her zaman öncelikli tutmasına tahammül edemiyordu "Toprak ne kadar ısrar edersen et o okula gideceksin tatlım uzatmanın anlamı yok "dedi. Cidden beni göndermekte kararlıydı. Buna daha fazla dayanamayıp yerimden kalktığım gibi kendimi odama attım . Artık evde rahat yaşayabildiğim o Ezgi denilen kadının karışmadığı tek yerdi belkide. Evimize geldikten sonra sürekli onun kuralları uygulanmış benim karşı çıkmalarıma karşısında babama bunların hepsinin beni şımartmasının sonucu olduğunu söylemişti sinir kadın. Keşke annemi tanıyabilseydim gerçi tanımamı istese beni daha 1 yaşındayken bırakıp gitmez annelik yapardı. Neden bırakıp gittiği hakkında en ufak bilgim yoktu. Babam sürekli konuyu geçiştirip dururken bi gün gelmiş ve iş yerindeki sekreteriyle evlenmek istediğini söylemişti. Yatağın ucuna oturup bunları düşünürken sanki ağlayınca hepsi gözyaşlarımla beraber akıp kaybolacak diye hıçkırarak ağlamaya başladım. Lanet olsun ben o okulu istemiyodum ki ben burda sadece babamın yanında olmak ona sığınmak istiyodum ama o kadın buna müsade etmiyodu.Hem ben bu kadar varlığa rağmen hiçbir zaman içinde bi avuç kendini beğenmişin bulunduğu özel okula gitmemiş devlet okullarındaki samimi ortamı tercih etmiştim. Ama dediğim gibi bu kadın tüm düzeni değiştirmişti. Ağlamam telefonumun zil sesiyle bölündü. Arayana baktığımda belkide babamdan sonra en yakınım olan Batunun aradığını gördüm. Belkide şuan ihtiyacım olan şey onunla biraz konuşmaktı. Batu benden iki yaş büyük olmasına rağmen sınıfta kalıp 10. sınıfa geçmişti.Bana gelirsek ben Toprak 14 yaşındayım ki bu sadece önümüzde ki 1 ay için geçerli yani bir ay sonra doğum günüm. Batu ise 17 sine geçen hafta girdi. Annem ben daha 1 yaşındayken gitmiş. Babam hiçbişey söylemez gitmesi hakkında bende üzmemek için konuyu cok açmam ama hergün yatarken annem olsaydı nasıl olurdulu hayaller kurmaktan asla vazgeçmem. Ki babam Ezgiyle evlendiğinden beri daha sık düşünür oldum. Neyse maddi durumumuz yerinde babamın işleri amcamla yani Batunun babasıyla yürüttüğü kendimize ait oldukça kazançlı şirketi var ve büyüyünce büyük ihtimalle başına benim geçmem beklenir ki ben istemiyorum. Ben hep çocuk doktoru olmak istemişimdir. Çocukları çok severim. Israrla çalan telefonu açıp "Alo" diyebilmiştim tabi Batu sesimden anlayıp "Toprak yine noldu "diyince daha çok ağlayasım gelmişti. Batu"Toprak 10 dk ya sizdeyim " diyince tekrar hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Bi kaç dakika daha ağladıktan sonra kendi banyoma geçip aynaya baktım gözlerim kıpkırmızı olmuştu. Yüzümü yıkadıktan sonra biraz daha iyi görünüyordum. O sırada odanın kapısı açıldı. "Toprak ben geldim içerde misin? "Batu gelmişti belkide o benim hiç olmayan ama hep olmasını istediğim abimdi. İçeri geçtiğimde yatağın karşısındaki koltuğa yayılmıştı. Beni görünce hızla yanıma geldi sıkıca sarıldım ama ağlamıcaktım ve tüm okul mevzusunu anlattım. Batu beni sonuna kadar dinlerken ben hala gitmek istemediğimi düşünüyodum. Tek başıma yapamazdım ki ben. Batu beni dinledikten sonra biraz sessizlik oldu. Düşünüyo gibiydi. Biraz daha düşündükten sonra "Bil bakalım kim seninle aynı okula geliyor" dediğinde bi şaka olmamasını diledim ama Batu zaten ciddiydi. Yataktan kalkıp boynuna atladım."Yeter sulugöz biraz daha sıkarsan öldükten sonra gelebileceğimi pek sanmıyorum" dedi. O kadar çok sevinmiştim ki yalnız değildim artık ve bu birazda olsun içimi rahatlatmıştı ama düşününce "Peki arkadaşların okulun senin hayatın burda " dedigimde "Saçmalama sulugöz sen hepsinden öncesin benim için ayrıca aynı şehirde evde kalabileceğim bi kaç arkadaşım var "dedi. İşte bu yüzden bu çocuğu bu kadar seviyor ve abim olarak görüyordum. Her zaman yanımdaydı. Amcamı arayıp akşam bu konunun konuşulması için bize çağırdık.Akşam geldiklerinde tüm akşam bu konu konuşuldu ve kabul edildi. Batu bi kaç arkadaşıyla evde kalırken ben yurtta kalıyordum ama olsun sonuçta yanımdaydı ve okulun açılmasına iki gün vardı amcam ve babam ertesi gün okul ve yurt işini hallederken Batu arkadaşlarını aramış ve onlarda kalabileceğini öğrenmişti. Arkadaşları farklı okuldaymış fakat bu hiçte sorun değilmiş. Ama hala o kadından nefret ediyodum. Pazar günü okulla konuşup yurda yerleşmek için yola çıkıp bi kaç saat sonunda gelmiştik. Batular bizden ayrıldıktan sonra direk okula geçtik. Okulun bahçesine girdiğimizde sanırım bizim gibi dışardan gelen yurt işlemlerini halletmek için gelen bi kaç aile daha vardı.