DH 10.0

2.5K 250 167
                                    

♫Günün şarkısı; Resul Dindar-Mavi boncuk

§

BÖLÜM. 10

Kocaman, yuvarlak yatağın tam ortasında uzanan genç kadın, göğsündeki ve karnındaki ağırlıkla homurdandı. Göz kapakları yorgunluktan dolayı açılmıyordu ancak nefes almasını zorlayan bu ağırlığı nedenini de bilmek istiyordu. O yüzden zor da olsa gözlerini araladı ve etrafına bakındı. Gözleri göğüsleri ve karnına kayınca kirpiklerini şaşkınlıktan birkaç kez kırpıştırdı.

"Yavuz?" dedi şaşırarak. Genç adam kafasını Bahar'ın göğsüne koymuş, kolunu beline sarmıştı.

"O kadar yer varken neden göğüslerim? Allah'ın VİP sapığı!" dedi ve Yavuz'u dürttü öfke ile.

"Ne bağırıyorsun sabah-sabah?" dedi Yavuz boğuk bir sesle. Uyku mahmurluğundan dolayı buruşturduğu yüzünü düşürdü. Gözlerini aralayıp hemen olduğu yerden hafif kalktı ve kalkması ile Bahar onu itip diğer tarafa düşürdü.

"Napıyorsun, deli misin sen?"

"He, deliyim. Sen delirttin beni. Yastık mı yok, oğlum? Ne diye göğsüme koyuyorsun 50 ton ağırlıktaki kafanı. Ayrıca biz araya yastık koymuştuk! O yastıklar nerede?" deyip etrafa bakındı Bahar. Yastıkların yerde olduğunu gördüğünde dişlerini sıkıp Yavuz'un çıplak göğsüne vurdu.

"Ah! Ne vuruyorsun ya?" dedi Yavuz göğsünü ovarak. Dün gece sıcak olduğundan dolayı çıplak göğüs uyuma kararı almıştı. Bahar'sa askılı gömleği ve şortu, saten, siyah dantel işlemeli, krem rengi bir gecelik giymişti.

"Ben bütün gece 140 kere kabus gördüğünden dolayı hanımefendiye bekçilik yapayım, hanımefendi teşekkür edeceğine sabahın köründe bana şiddet uygulasın, öyle mi?" deyip yastığı aldı ve Bahar'ın koluna vurdu.

"Ne kabusu be?" dedi Bahar anlamayarak. Yavuz gözlerini devirip, "Yere baksana! Birtek o yastıkları mı gördü çekik gözlerin?" dedi.

Bahar yere bakınca bir sürü mendil olduğunu gördü. Anlamayarak adama baktı ancak adam kendini kaybetmeden,

"O kadar terliyordun ki, odanın terle dolup taşacağını düşünmeye başlamıştım. Ve bütün gece terini temizledim. Mendiller bitince mecbur havlu aldım.." deyip yastığın üzerindeki havluyu aldı ve genç kıza uzattı.

"Şe-Şey.." dedi Bahar mahçup bir ifade ile.

"Kabus gördüğünden dolayı sarılmak istedim. Düşündüğüm gibi işe yaradı ancak benim boynum ağrıdığı için kafanı göğüslerine koyma kararı aldım.." deyip, "Ve doğruyu söylemek gerekirse âşırı yumuşaklar.." diyip göz kırptı.

"Hııııııııııı, pis sapık!" diyerek Bahar çevrilip onun karnına tekme attı. Genç adam iki büklüm olsa da, hemen elini ileriye atıp Bahar'ın ayak bileğini tuttu ve kendine çekti.

"Ah, bırak!" dedi Bahar inleyerek. Yavuz sırıtıp onu biraz kaldırdı ve kucağına çekti. Ellerini beline yerleştirdi sonrasında. Sıkı sıkı tutup kaçmasını engelledi böylece.

"Seni yaramaz doktor..." deyip tek elini karısının belinden çekip diz büküşüne doğru uzattı.

"Yavuz, bak beni bırak. Yoksa valla burnunu ısırırım. Üç gün kıpkırmızı burunla geziverirsin!" deyip yüzünü adamdan biraz daha uzaklaştırdı Bahar.

Yavuz meydan okurmuşcasını tek kaşını kaldırdı. Aniden parmakları ile kızın gıdıklanan bölmesine baskı yaptığında Bahar dayanamayıp gür bir kahkaha patlattı.

Doktor hanım | Askıya AlınmıştırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin