DH 0.6

2K 254 108
                                    

♫Günün şarkısı; Oğuzhan Koç & Murat Dalkılıç-Aşinayız..

§BÖLÜM. 6

Ateş ellerini birbirine vurup gür bir kahkaha attı. Buz mavisi gözleri kısılmış, yanakları pembeleşmişti. Bugün Yavuz ayağını kontrol için hastaneye getirmiş ve sonrasında Bahar'ın molasını fırsat bilip kantine toplanmışlardı. Şükür ki Yavuz eskisi gibi hem yürüyecek, hem de motor kullanabilecek durumdaydı.

Hastanenin kantinindeki yuvarlak masa etrafında yerleşen Bahar, Yavuz, Fethi ve Eylem bomboş bakışlarla onu izlerken, bir tek sevgilisi Nazlı ona gülen gözlerle bakıyordu. Adamın kahkahaları onu mutlu ediyordu. Zaten mutluluk, sevdiklerini mutlu görmekti ona göre..

Tam iki hafta geçmişti o günün üzerinden. İki hafta içinde ailelerin kaprislerine maruz kalmış, en sonunda yüzük takmıştı iki genç. Resmi olarak nişanlıydılar şimdi.. Sonrasında, yani iki hafta sonra Nazlı'nın isteği üzere Ateş'le de paylaşma kararı almışlardı bu iş birliğini.. Aslında paylaşmamalarının sebebi Ateş'in ağzında baklanın ıslanmaması ile alakadardı.

"Şimdi siz evcilik oyunu mu oynayacak sınız? Hani küçükken olduğu gibi.." dedi Ateş ardından püskürerek gülüp. Küçükken kızlar evcilik oyununu oynar, Bahar'a kalan Yavuz olurdu. O da istemezdi. O yüzden genellikle evcilik oyunu kavga ile biterdi.

"Komik mi?" dedi Yavuz ve Bahar aynı anda. İkisinin de gözleri parmaklarındaki yüzüklerden ayrılıp Ateş'e dikiliverdi anında.

"Komik tabii. Siz ikiniz birbirinizi parçalarsınız. Hatta biz iki gün sonra ikinizden birinin leşini buluruz o kadar." dedi Ateş göz kırparak.

Yavuz ve Bahar aynı anda göz devirdi. Eylem ve Fethi ise bıyıkaltı güldü onların bu hallerine. Etrafında bu durumu bilen herkes'e tuhaf geliyordu ikilinin nişanlı olması. Ancak bu durumu, yani evcilik oyunu oynadıklarını bilenler bu kadar tuhaf karşılamıyordu neyse ki.

"Neyse, zaten bu bir anlaşma.. Bana bak, Ateş; Hele babama bir şey çaktır, o buz mavisi gözlerini oyarım."dedi Yavuz kaşlarını çatarak.

"Manyak mısın? Ben kim, çaktırmak kim.. Asıl Su duymasın bunları.."

Fethi ve Eylem anında gür bir kahkaha patlattı. Sonrasında Eylem,

"Güldürme, Ateş. Biz seni biliyoruz. Ağzında bakla ıslanmadığı çocukluğundan belli lan. Su'yu bu işe karıştırma." dedi ve dediği gibi Fethi onun kolunu cimcikledi.

"Ah, Fethi! Bu ne içindi?"

"Ben sana lan'lı, man'lı konuşma demedim mi? Düzelt şu konuşma şeklini.." dedi Fethi kaşları çatılı bir şekilde.

"Sana ne lan? İstediğim gibi konuşurum, sana ne?" dedi Eylem gülerek. Fethi de onub gülüşüne gülüp kolunu omzuna doladı ve saçını karıştırdı. Küçükken de böyle birbirileri ile küçük atışmaları olurdu ama buna rağmen birbirilerini çok seviyordu ikisi de.

"Valla bak, kelebek. Biz kısa bir süre içinde bu ikisini de başgöz ederiz, demedi deme.." diye fısıldadı Ateş sevgilisinin kulağına. Nazlı da anında omuz silkti gülerek. Ateş'e bu konuda katılmadan edemeyecekti.

"Neyse, bu kadar konuştuk ama benim işimin başına dönmem gerekli." dedi bir müddettir susan Bahar. Önlüğünün kollarını düzeltti sonrasında.

"Çok mu işin?" dedi Yavuz. Kolu Bahar'ın oturduğu sandalyenin başlığında olduğu için ona daha yakındı.. Bahar çevrildi usulca. Küçük bir tebessüm kondurdu dudaklarına ve bu esnada Yavuz'la aralarındaki yakınlık azalıverdi.

Doktor hanım | Askıya AlınmıştırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin