|7|

2 0 0
                                    

Bütün akşam doğru düzgün uyuyamamıştım- kafam çok karışıktı. Bir yandan hiç de kötü birine benzemeyen Junhoe diğer yandan ise onun kötü biri olduğunu ima eden Jimin. Ikisine de %100 güvenemezdim sonuçta ikisi de hayatıma yakın zamanda girdi ve haklarında hiçbirşey bilmiyorum. Hatta ve hatta daha uzun süredir tanıdığım Jimin hakkında daha az şey biliyorum... Ne yapacağımı bende bilmiyordum. Tek istediğim sadece yanlızlığıma çağre olacak biriydi, daha fazla sorun değil.

Telefonuma gelen bildirim sesi ile yan tarafımdaki komidine uzandım- şu uygulamayı telefonuma da indirmiştim, hem kullanımı daha kolaydı hemde daha pratik. Kilit ekranını açıp, tanıdık uygulamaya girdiğimde mesajın June den geldiğini fark ettim.

^J^ günaydın ! Umarım iyi uyumuşsundur.

^He_Ra^ sanada günaydın ! Biraz uykusuz kaldım diyebiliriz.

^J^ sende mi ?

^He_Ra^ evet yoksa sende mi ?

^J^ malesef, seni düşünmekten gözüme uyku girmedi.

Eminim ki beni "düşünmüş" ve horul horul uyumuşsundur bay June...

^J^ yoksa sende beni mi düşünüyordun ?

^He_Ra^ ben kahvaltıda ne yiyeceğimi düşünüyordum.

Evet seni düşünüyordum ama bunu sana söylesem kesin romantik olurdu ve ben bunun bu yönde anlaşılmasını istemiyordum...

^J^ bütün akşam ?

^He_Ra^ hmhm...

^J^ o zaman izin ver seni bu dertten kurtarayım ve seni kahvaltıya götüreyim. Ne dersin ?

Evet bu teklif kesinlikle işime geliyordu.

^He_Ra^ peki. Yarım saate burda olursan sevinirim kurt gibi açım.

^J^ yarım saat bir kız için az bir vakit değil mi ?

^He_Ra^ bana yeter de artar bile. Eğer ki başka kızlarla kıyaslıyorsan, yapma derim- klişe olucak ama ben o kızlardan değilim.

^J^ sanırım bunu dün arabamın kaç beygir olduğunu bana açıklarken anladım XD.

Gülümseyip son bir mesaj daha attım:

^He_Ra^ geç kalma !

Üstümü giyip rutin sabah işlemlerimi halletmem 25 dakikamı almıştı. Çantamı da alıp evden çıktım ve June yi dışarda beklemeye karar verdim.

"Ne o kendi kendini evden mi kovdun yoksa ?"

Alaycı bir tonla konuşan sevgili komşum Jimin sabah koşusunu yaparken maalesef benim evimin önünden de geçiyordu.

"Ağır ol Park Jimin resmen havayı soğuttun."

Neden her ikisi de şaka yapmakta bu kadar kötüydüler ?! Tanrım..

"Ayrıca sen bu saatte dışarda ne yapıyorsun ?"

Soruma karşılık vermek yerine, kendisi koşuyu bir kenara bırakıp yanıma gelmişti. Hatta ve hatta ısrarla nereye gittiğimi öğrenmek için farklı farklı sorular soruyordu.

"June ile sabah kahvaltısına gidiyorum meraklı komşum !"

Vurgulayarak 'komşum' dediğimde kaşları hafif çatılsa da ele vermemeye çalışıyordu.

"Demek June, komşum !"

"Aynen öyle !"

Telefonumun çalması ile ekrana bakıp kimin aradığına göz gezdirdim- June arıyordu.

Forever AloneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin