~BADGİRL~

Sabastian'la bir gün.

Eve girdiğimde hazırlanmak için odama çıktım. Altıma siyah deri pantolonumu giydim. Bu beni oldukça sexi göstermişti. Hazırlanmaya devam ettim. Hızlı olmalıydım. 

O sırada kapı çaldı. Gelen Rina'ydı. ''Katy...''diyip sarıldı. Önce bir şey yapmamıştım. Ama sonra cesaretimi topladım ve kollarımı kaldırıp sarıldım. ''Teşekkür ederim geldiğin için.''dedim ondan ayrılırken. ''Ne oldu Katy?''

''Sana herşeyi anlatıcam. Gel oturalım. Şimdi......''

-LEON-

Gözlerimi açtığımda bembeyaz bir odadaydım. Başımda bir doktor bekliyordu. ''Nerdeyim ben.'' dedim zorlukla. ''Hastanedesiniz efendim.''

''K-Katy nerde?''

''Şu kız arkadaşınız mı? O sabah hastaneden çıktı. Babası ise sizin ameliyat masraflarınızı karşılayıp çıktı.''

''Ne ameliyatı?''

''Bacak. Ve karnınızdaki kurşunların çıkarılması için.''

''Benim burdan çıkmam lazım. Katy'i bulmalıyım.''dedim ve yataktan kalkmaya başladım. Doktor beni durdurdu. ''Üzgünüm beyfendi. Buna izin veremem. En azından serumunuzun bitmesi lazım. Yarın çıkarsınız.'' dedi ve odadan çıktı. ''Kahretsin!''

-KATY-

''İşte böyle Rina. Ne yapıcağımı bilmiyorum. Lanet olsun bilmiyorum.'' dedim bağırarak. ''Sakin ol :Katy. Aklımda bir plan var. Yine sexi kediciği oynamak ister misin?'' dedi pis pis sırıtarak. 

''Nasıl yani?''

''Sabastian sana sırılsıklam aşık değil mi? Sende bunu ona karşı kullanıcaksn. Görevi yarına erteliyoruz. Yarın Sabastian'ı arayıp pişman olduğunu felen söyle. Birlikte zaman geçirin. Akaşam seni eve bırakmak isteyince onla kalmak iste. Seni elbette bırakmaz. Uyuyuncada keşfe çık. Araştır. Başın derde girdiğinde veya bir şey olduğunda bana ulaşırsın.''

''Emin değilim. Ya uyumazsa? Ya bana bir şey yapmaya kalkarsa?''

''Katy bunun üstesinden gelebileceğini biliyorum. Şimdi yatalım. Yarın senin için yorucu bir gün olacak.'' dedi ve yine pis pis sırıttı. İkimizde birer koltuğa uzandık ve kendimizi uykuya bıraktık.
Ertesi sabah uyandığımda Rina erkenden kalkıp kahvaltıyı hazırlamıştı ve beni bekliyordu. "Neden beni uyandırmadın?"diye sordum. "Becauce canım bugün zaten yorulucaksın." dedi gülerek. Yanımdan bir tane yastık aldım ve ona fırlattım. Biraz güldük ve elimi yüzümü yıkamaya gittim. Aşağıya indiğimde kahvaltıyı yaptık. "Artık Sabastianı ara."
"Of tamam."
Rehberde Sabastianı buldum ve aradım. "Alo Sabastian. Bugün işin yoksa bira. gezelim mi. Tamam gorüşürüz." ve kapattım. "Ne dedi"
"Saat on ikide bir randevum var."

#########

Üstüme beyaz sıfır kol bi bluz. Altıma da kot pantolo. giydim. Ne giyseydim o sapığın yanında. Bir kaç dakika sonra kapı çaldı ve açtım. Gelen Sabastiandı. Tebessümlerle konuştuktan sonra Rinaya haber verip çıktık.

Arabaya bindik. "Harika görünüyorsun. Fikrini ne değiştirdi?" dedi. Onunla konuşmak istemiyordum. Hemde hiç.

''Bilmem.''

''Önce karnını doyuralım.'' dedi ve bir restauranta gittik. Cam kenarında bir yere oturduk ve bir garson geldi. ''Ne istersiniz efendim. '' dedi garson. Sabastian bana baktı. Ne diyeceğimi bilmiyordum. Karnim aç değildi. ''Bişeyler hazırla getir.'' dedi Sabastian garsona. Garson yanımızdan ayrıldı.

''Bak istersen bugün gezmeyelim iyi değil gibisin.'' 

Bu çocuk harbi mal! Gerizeklaı ya! Bide iyi olmaya çalışıyor. İç sesim böyle bağırıp çağırırken ben sadece şunu söyleyebildim. ''Akşam sizin eve gidelim mi?''

Lanet olsun! Buna şaşırmış olmalı. Salak Katy otle sorulur mu? Ya kardeşimi evinde saklamıyosa? O zaman başım dertte. ''T-tabi Katy.'' dedi gülerek. Bir kaç dakika sonra masa donatılmaya başladı. 

Yemeğimi yiyemiyordum. Çatalı tabakta gezdiriyordum sadece. ''Karnın toksa bize  geçelim.''

Ne meraklı bu çocuk ya o işlere. ''Tamam.'' dedim ve hesabı ödeyip kalktık.

-LEON-

 Sabah uyandım ve eşyalarımı toparladım. Zaten çıkış işlemleri halledilmişti. Önce karnımı doyurmak için bir restauranta gitmeye karar verdim. Taksiye bindim ve en yakın restaurant dedim. Bir kaç dakika sonra gelmiştik. Taksiye parasını ödedim ve indim. Tam restauranta girecektimki orada Sabastian ve Katy'i gördüm. 

Ne yapıyordu o orda! Onları izlemeye devam ettim. Katy Sabastian'ın arbasına bindi ve bir yere gidiiyorlardı. Taksi gitmeden onu durdurdum ve arabayı takip etmesini söyledim. Katy'i görmeye çalışıyordum ama olmuyordu. Onu göremiyordum. İyice hızlanmışlardı.

Ormanlık bir yerde villanın önünde durdular. Bizde taksiyle hafif uzakta durduk ve ben onları takip ettim. Biraz beklemek en iyisi olacaktı. 

-KATY-

Sabastian'ın evine gelmiştik. Büyük ve lükstü. Evin arka tarafında depo gibi bir yer görmüştüm. Gece ilk iş oraya bakmak olucaktı. ''Bir yere otur. Bir şey ister misin?''

''Hayır.''

''Bana karşı fazla soğuksun Katy.''

Yok yakın olucaktım ben sana. Cevap vermemek en iyisiydi. ''Film izleyelim mi?'' 

Off ne filmi. Çabucak gece olsun bende kutulıyım kardeşimde! ''Olur.'' 

Bir film ayarladı ve yanıma oturdu. İzlemeye başladık. Aşk filmiydi ve ben aşk filmlerinden nefret ederim. Uykum gelmişti. Gözümü açık tutamıyordum. Ve başım Sabastian'ın omzuna düştü. Kafamı bile kaldıramıyordum. 

Sabastian kolunu omzuma attı ve beni kendine çekti. Hızla ondan ayrılmaya çalıştım. Bu kaadar fazla yakın olmamalıydık. Temas yok! ''Uyuyalım.'' dedim. Onaylar anlamda kafasını salladı.

''Benim yatağımda mı yatarsın yoksa başka bir odada mı?''

Senin yanında tabiki... Salak bu çocuk ya yok bide ilk günden bitirseydi işimi. ''Başka bir odada kalıyım.'' dedim.

Bir odaya getirdi. Geniş ve güzeldi. ''Sen burda kal.'' dedi ve dudağıma minik bir öpücük kondurdu. Hemen kendimi geri çektim ama bir bokada yaramamıştı ya neyse. Sonra da gitti zaten. Yatağın üzerine yattım ve bir kaç saat uyumadım. Saat 02:22'ydi. Yavaşça odanın kapısını açtım ve odaları gezindim. 

Sabastian uyuyordu. Üstüme ceketimi aldım ve evden çıktım. Hemen arkasında depoya girdim. Her yer karanlık ve soğuktu. Bu kadar aptal olamaz di mi? Neden hiç koruma felen yok. 

Bir yerden ağlama sesi geliyordu. İçerisinde olduğum odanın çok yakınındaydı ama nerdeydi bilmiyorum. Feneri odada gezdirmeye başladım ve bir delik gördüm. Ama yüksekteydi. Hemen etraftan bir kaç şey buldum ve üst üste koydum. Deliğe yetiştim. İçeride kardeşim vardı. Ona çağırdım ama duymadı. 

Ayağımın altındaki şeyler hareket etmeye başladı. Düşmek üzereydim. Fena sallanıyordu. Sonra daha fazla dayanamadı ve yıkıldı. Ben ise kendimi güvenli ve oldukça kaslı kolların arasında buldum. ''L-Leon....'' dedim kısık sesle. O ise  cevap olarak dudaklarıma kapandı. 

Karşılık veriyordum. Sonra bir ses bunu böldü. ''Bunu bekliyordum..''

İkimizde arkamıza döndük. Bu tabikide Sabastian'dı ve bize silah tutuyordu.