''Hayır Abla! Bu sefer seni dinlemeyeceğim.Önceden dinledim de ne oldu? Tabi sen evlisin artık yeni bir ailen var! Ben ise kendi karanlığımda kayboldum! Yeter artık bende evleniyorum hemde bugün!''
''Elif! Elif bak yapma sakın!''
Telefonu kapattığım gibi gelinlik dükkanına girdim . Eve bugün evleniyorum. 3 aylık sevgilim evlenme teklifi etti. Ve ben o kadar yalnızım ki kabul ettim. Aslında amacım bambaşka! Annem! Beni terkedip bu kadar yalnız olmama neden olan annem! Artık onu bulmamın zamanı geldi. Babam iki sene önce vefat etti. Durumumuzda o kadar iyi değil. Evleneceğim adamın durumu baya iyi ve bana bu konuda destek olacağına eminim. Girdiğim mağazada ki gelinlikler anca bu kadar güzel olabilirdi. Hepsi göz kamaştırıcıydı. Kabarık gelinlikler çocukluk hayalimdi. Kar beyazı böyle .. Çok güzel , çok güzel hepsi güzel..
''Size nasıl yardımcı olabiliriz hanımefendi?''
Karşımdaki iki bayan bana bakıyordu. Her mağazada olduğu gibi burada da yalnız bırakmadılar. Rahat rahat bakamacağız anlaşılan..
''Aa evet bağyanlar gelinliklere bakıyorum da şöyle kabarıklısından ''
''Buyrun Efendim şurada kabarık gelinliklerimiz mevcut''
Kadın önde ben arkada gösterdiği tarafa doğru gittik. Oha.. Gelinliklere bak hepsi çook güzell .. Hemen sevgilim Ozan'ı arayayım, onunla beraber seçmemiz en doğrusu bence..
Telefonumu çantamdan çıkarıp Ozan'ı aradım .
''Alo aşkısı, bu akşam evleniyoruz ama gelinliğim yok daha. Gel de seçelim''
''Çok isterdim canım ama malesef çok önemli bir toplantım var,hem ben senin gelinliğini aldım bile''
''Nasıl ya? Nasıl aldın bana sormadan?''
''Aldım işte hayatım uzatma''
''Nerede peki?''
''Benim evde, anahtarlar sende de var gidip bakabilirsin''
''Tamam''
Telefonu kapatmıştım. Gözlerim sinirden dolmuştu. Bu adam kendini ne sanıyordu? Para onda diye her şeyi alabileceğini mi? Ama ben ona ne yapacağımı biliyorum! Kimse beni oyuncak gibi oynatamaz!
Gözümden damlayan iki damla yaşı sildikten sonra hemen Ozan'ın evine gitmek için bir taksiye bindim. Göreceksin Ozan Bey, herkese nasıl rezil olacaksın!
Evin önünde indim, hemen kapıya yöneldim. Anahtarları çantamdan çıkararak kapıyı açtım. Karşıma hemen bir hizmetçi çıktı ;
''Hoşgeldiniz Elif Hanım'
''Hoşbulduk'' diyerek karşılık verdikten sonra hızla yukarı çıktım. Gelinlik odasında olmalı. Hemen odasına daldığım gibi kutuyu buldum. Kutuyu açınca hiç beklemediğim tarzda bir gelinlikle karşılaştım. Gelinlik kabarık değildi. Ama hoştu. Kutuyu alarak evden çıktım.
Yolda yürürken kendi kendime söylenmeye devam ettim . '' Beyefendi evleniyor, ama toplantıda. Beyefendi evleneceği güne toplantı koymuş! Zevk düşkünü bencil öküz''
Bunları dışımdan söylerken birden birisiyle çarpıştık. Elimdeki kutu yere düştü ve kapağıda açıldı.
''Off inşallah bir şey olmamıştır ''diyerek yere eğildim.
''Dikkatli olsaydınız şimdi yerde olmazlardı.''
Kutunun kapağını kapattıktan sonra ayağa kalktım. Karşımdaki herif spor giyinimli genç yakışıklı bir tipti. Dik dik yüzüme bakıyor,özür dileyeceğine pis pis sırıtıyordu. Hemen ağır abla moduna geçerek, elimi belime koydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kış Güneşi
Teen Fiction"Evet ben küçükken evlenme teklifi etmiştim. Ama adı Halil değil. Güneşti." "Evet işte o ben oluyorum. Ben Halil Güneş. Soyadım Güneş." "Ne yani Güneş sen misin? Senden olsa olsa kış güneşi olur." Halil'in gülümsemesi yüzüne yayılmıştı. "Kış güneşi...