Tatlı Tesadüf

6.BÖLÜM》BÜYÜK KONUŞMA

(Multimedia Nesem'in bahsettiği kıyafet)

''Gözlerimi yüzümde olan ağırlıkla araladım.Bu nedir arkadaş?? Bu çocuk neden insan gibi uyuyamıyor?? Şimdi şöyleydi; Toprak kollarını maximum klibindeki gibi açmış haliyle kolu yüzüme gelmiş,bende koalanın ağaca sarılışı gibi Toprağa sarılmışım.Daha doğrusu yapışmışım.Hayır arkadaşlar romantik falan değildi.Zaten hikayenin içinde ''TOPRAK'' varsa siz onun romantik olmasını falan beklemicektiniz yani''

''Neyse daha fazla bu pozisyonda kalmamak için bir aygır gücüyle toprağı ittim.Tamam korktum falanda bu kadar yapış yapış olucağımızı nerden bilicektim ben? Çadırdan çıkıp gölün oraya gitmeye karar verdim.Tabi ben durur muyum?? Hemen ayaklarımı suyun içine soktum.Ben öyle aval aval aşıklar gibi bakınırken çadırdan altında sadece boxer olan Toprak çıktı.Amk dün gece böyle mi yattık bizzzz????? Bu çocuk gerçekten sapığın teki kardeşim!! Bir kızın karşısına böyle çıkılır mı?? Bide bu kızı sadece 1 haftadır tanıyorsan.Şuan beyfendi geriliyor.Anladı heralde rahatsız olduğumu pantolonunu jet hızıyla giydi''

T: Günaydın bayan sakar,rahat uyuyabildiniz mi?

N: Günaydın bay ukala,valla pek rahat uyuduğumu söyleyemem,birazcık hayvan edasıyla yatmışsında.

T: Bana sarılırken öyle demiyodunuz ama,ben gerçekten çok rahat uyudum.

N: Ben rahat falan uyuyamadım işte o yüzden yatıcam,muhtemelen ayı gibi uyuyacağım için uyandırmayı aklından bile geçirme yoksa seni öldürürüm.

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

 ''Ahh o kadar uyumuşum ki başımın içinde roman oynuyorlar sanki o derece ağrıyor.Çadırda oturur pozisyona geçtiğimde yanımda dikdörtgen bir hediye kutusu vardı.E tabi ben meraklı melahat olduğum için direk açtım.İçinde papatyalardan yapılmış bir taç,beyaz örgülü göbeği açıkta kalıcak bir bluz,krem renkte tül bir uzun etek vardı ve bunların kenarında da küçük bir not vardı.''Bunları üzerine giy ve ışıklı yolu takip et prenses,seni orda bekliyorum :) '' TÖVBEE!! Noluyor ya şimdi?? ''

''Kıyafetleri giydiğimde attım kendimi dışarı.Sağ tarafımdaki ışıklı yolu takip etmeye başladım,ne ara yapmıştı bunları bu çocuk ya?? Yerlerde bir sürü gül yaprakları vardı,yeminle kendimi evleniyormuş gibi hissediyorum şuan.5 dakikadır yürüyordum ve gerçekten çok sıkılmış artııı susamıştımm.Git anam git,bitmiyor bu yol bi türlü.Birazcık daha yürüdükten sonra gördüğüm manzara ile ne yapıcağımı bilememiştim.Denizin ortasına doğru giden bir yol ve yolun bitiminde de çok güzel bir masa.Korkak adımlarla oraya yaklaştığımda toprağın masanın önünde durduğunu fark etmem uzun sürmemişti.Büyük konuşmamak lazımmış.Yanına ulaştığımda ağzından şunlar çıkmıştı;

T: Daha fazla bekleyemedim Nesem,biliyorum daha yeni tanıştık ama lütfen bana bir şans ver.Seni ilk gördüğüm dakikadan beri seviyorum.Dün seninle uyurken kokunu içime çekmek kadar güzel bir şey yoktu...

Toğrağın Ağzından: 

''Nesem uyuduğunda bende hazırlıklara başladım.Ona hissettiklerimi daha fazla içimde tutamazdım bu zaman bile fazlaydı benim için.Ona çok güzel ortamda açılıkcaktım.Tabi Nesem gibi inatçı ve öküz bir kız hayatta teklifimi kabul etmezdi ama şansımı denicektim.Eğer kabul etmezse karşısına asla çıkmıcaktım''

''Nerdeyse saatlerdir Nesem'i bekliyordum.Ne kadar uyuşuk bir kızdı böyle.En sonunda yolun başımda beyaz meleğimi görünce gülümsememe engel olamadım ve ayağa kalktım.Yüzünde çok değişik bir ifade vardı.Soru sormasını beklemeden deli cesaretiyle hemen konuya girdim.Her cümlemi yavaş yavaş söylüyordum ve her cümlemde Nesem'in gözleri daha çok doluyordu.Ahh hadi ama bitanem ağlamanın sırası değil.Sen ağlarsan ben nasıl konuşucam ki?? Söylediklerim daha bitmemişti ama sözümü kesen onun kurumuş ve yumuşak dudaklarıydı''