Basketbol Aşkına...

19(Davetsiz Misafirler)

Finale Son 6

TALİA

İçeri giren ikili ile elim ayağım titremeye başlarken kendimi sakinleştirmek için derin nefesler almaya başlamıştım. Yüzsüz bir şekilde odamda bulunan ikili koltuğa yan yana oturduklarında içimden de bu kadarını da pes artık diyordum. Işık'ın bana nispet yaparcasına elleri sanki çok yemiş göbeği olan karnının üzerinde geziniyordu. Ender'e baktığımda gözleri sabah sol elime takmış olduğum yüzüğüme takılmıştı. 

Allah'ım sevdiğin kulun muyum da tam da yüzük taktığım zaman ortaya çıkmış olmaları. Yani ben gerçek sevgiyi bulduğumda ortaya çıkmaları demek daha doğru olur sanırım. Karşılarında güçlü kalmak için bir sebebim vardı. Hayatımın bundan sonrasında birlikte olmayı en çok istediğim insandı o sebep. 

"Hoş geldiniz. Bir şey içer misiniz?"diye nezaketen sormuştum. Ender orta kahve isterken Işık açık çay istemişti. Sanem' baktığımda gözleri ile ağabeyine ve Işık'a bakıyordu ki hani gözlerindeki bıçaklar oradan çıkabilirse şimdiden odamda bir katliam çıkabilirdi. 

"Sanem sen canım?"

"Yok kuzum ben bir şey almayayım."

Odadaki telefon ile kantindeki Ayşe ablaya siparişleri vermiştim. Odadan çıt çıkmazken Işık konuşmaya başlamıştı. 

"Parmağında yüzük görüyorum tatlım. Yoksa bu kadar çok erkeğin olduğu bir ortamda kendini korumak için mi?"diye alaycı bir tavırla sorduğunda bende aynı şekilde gülmüştüm. 

"Üstüme iyilik sağlık. Ben kendimi korumak için öyle numaralar altına giren bir kız olmadım. Bundan sonra da olmayı düşünmüyorum. Sevgilim dün evlenme teklifi etti."dediğimde yüzündeki ifade düşse de hemen kendini toparlamıştı. 

"Bu kadar kısa sürede bulabilmen şaşırtıcı. Ne o yoksa çivi çiviyi söker muhabbeti ile mi harekete geçtin?"dediğinde saf kendine laf sokmam için ortam hazırlamıştı. 

"Sizin adiliğiniz için mi intikamvari hareketlerde bulunacağım."diyerek kısık kahkahamı atmıştım. 

O sırada kapının açılması ile önden Ayşe Abla arkasından Seher girmişti "Canım Elti'm" diyerek.

Odanın kalabalık olduğunu fark edince utanmıştı bir de garibim. Ender'in konuşması ile hepimiz ona odaklanmıştık. 

"Yoksa sen de beni mi aldatıyordun?" Sorusu ile bir anda kan beynime sıçramıştı. 

"Sen ne dediğini sanıyorsun acaba oradan bakınca senin gibi karaktersiz mi gözüküyorum acaba?"derken kapımın çalınmadan açılması ile geleni biliyordum. Bugünde bu kapı ne kadar çok açılmıştı yahu. Bi konuşmama izin vermemişti. 

"Sevgilim." Sesini duymam ile sinirlerimin yatıştığını hissetmiştim. 

"Hayatım." Ona bakarak gülümsemiştim ki o odadakilerin kim olduğunu çözmeye çalışıyordu. Seher'in yanından geçerken gülümseyerek ona takılmayı da ihmal etmemişti.

"Naber yeni gelin."

"İyiyim Ulaş ağabey de ailenin yeni gelini ben değilim sanırım. Talia'nın parmağındaki yüzük ışıl ışıl. Gözlerimi aldı vallahi."dediğinde ikimizde gülmüştük buna. Yanıma gelip yanağıma öpmüştü. Elini belime sardığında dikkatimi ıslak saçları çekmişti. 

"Ulaş saçların niye ıslak?"diye kızarak sorduğumda gülümseyerek saçındaki elimi elinin içine aldı. Oysaki elim ne zaman saçlarına gitmişti hatırlamıyorum. 

"Ne yapayım seni çok özledim. Hakkı hoca antrenman bitti dediğinde duş alıp soluğu senin yanında aldım. Bu arada misafirlerin kim?"

Tam ben tanıtacağım zaman Işık sevgilimi süzen gözlerle konuşmaya başladı.