19彡

1.2K 67 16
                                    

* Yarın seninle alışverişe çıkıyoruz.Hafta sonu için muhteşem birer elbise alacağız.Ayrıca itiraz kabul etmiyorum.Benimle geliyorsun. -Celine *

Elimdeki kaşık,kasenin yanına büyük bir şangırtıyla düşerken boğazıma takılan mısır gevreği çoktan öksürmem için bir zemin oluşturmuştu.

Elbise mi?

* Ah,hayır.Elbise giyebileceğimi sanmıyorum.Belki de sadece sana bir şeyler bakabiliriz. -Alaska *

Kenardaki bardaktan bir yudum kadar suyu boğazımı temizlemesi için kullanırken,aynı zamanda da Celine'in elbise konusunda bana ısrar etmemesi için Tanrı'ya dua ediyordum.Ama son gelen mesaj bu duanın biraz boşa harcanmış bir dilek olduğunu açıklıyordu sanırım..

* Tanrı aşkına! Tabi ki de elbise giyebilirsin.Muhteşem görüneceğine eminim.Elbisesiz bile müthiş güzelsin ve o gece harika fiziğini ortaya sereceğiz,bebeğim. ;) -Celine *

Derin bir iç çekip,önümdeki kaseyi ileri doğru ittim ve ardından ayağa kalkıp,buzdolabından bir tane soda çıkardım.

* Pekâla,ama bunun abartılı bir şey olmaması için elinden geleni yap,olur mu? -Alaska *

Az önce mısır gevreği yediğim kaseyi bir kaç dakikada yıkadıktan sonra sodamı bitirerek salona geçtim.Ablamın sabah erkenden Key'le birlikte işe gitmesini varsayarsak evde yanlızdım ve bu tamamen kafa dinlemek için iyi bir fırsattı.

* Tamam,ama sende ne söylersem yapacaksın.Bunun için söz ver. -Celine *

Parmaklarım tuşlara yönelip,"söz" kelimesini yazarken telefonum bir kere daha titredi ve ekranda bu seferki mesajın Luke tarafından atıldığını belirten bir yazı belirdi.Yüzümde kendiliğinden ortaya çıkan sırıtış,yine benden habersiz büyürken mesajı açtım.

* Bil bakalım yanımda kim var? Jonnie.Bir kaç saatliğine ona bakacağım ve Jonnie'yle Lucas seninde buraya gelmeni istiyor. :)) -Luke *

Kıkırdadım.

* Pekâla,sanırım Jonnie için gelebilirim. :p -Alaska *

Luke'un buna her zamanki gibi alınacağına -ya da kıskanacağına- emindim ve bu nedensiz bir şekilde daha fazla hoşuma gitmeye başlamıştı.

* Ah,demek Jonnah için.Pekâla,tamam. :/ -Luke *

Tekrar bir kıkırdama evresi yaşadığımda beynim onu dudak büzerken hayal etti ve tamda bu sırada midemde bir şeyler kıpırdadı.Sanırım Luke'un bu kadar tatlı ve sempatik oluşu midemi bozmaya yetiyordu.

* İkiniz içinde geliyorum. :) Birazdan orada olurum. -Alaska *

-

"Sonra annem ve babam şıp olmuşlar."

Ellerini çenesinin altında birleştirip,sanki büyülü bir masalın sonuna gelmişcesine bize iri mavi gözleriyle baktığında,Luke kucağındaki kaseden bir tane daha ketçaplı cips aldı.

"Şıp mı?" diye sordu Jonnie'ye.Yüzündeki ifade bunun ne kadar da anlamsız ve saçma bir kelime olduğunu düşünen bir Luke ifadesi gibiydi.

Jonnah,gözlerini devirerek kollarını İron Man tişörtünün üzerinde birleştirdi.

"İlk görüşte şıp işte,Luke."

Kıkırdadım.Sanırım şu ilk görüşte şıp olayının tercüme edilmiş hâli ilk görüşte aşk'tı.

"Hani böyle için gıdıklanır ya.." yerinden seri bir hareketle kalktı ve yeşil spor ayakkabılarıyla,ahşap sehpanın üzerine çıktı. "Böyle sanki kalbin bir çalar saat gibi titrer onu gördüğünde." elini sol göğüsünün üzerine yasladı. "Hep onu görmek istersin ya?.." en sonunda bize dönüp,baktığında Luke'un bana attığı kaçamak bakışlardan birine yakalanmış ve onun o,mavi gözlerinde hapsettiği gizemin içinde kaybolmuştum.

Walls | l.hHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin