☣ ☣ Belalı Serseri Max <14> ☣ ☣

1K 49 2
                                        

Uzun Zamandır Thorne'nin Gözünden Bölüm Yazmıyorum . Keyifli Okumalar :D

-Thorne'nin Gözünden ;

       O hastaneden çıktığımdan beri New York'ta gezmediğim sokak bırakmadım . Karanlık ve kuytu sokakların köşelerindeki kanlı giysi parçaları , grafitiler , söndürülmüş sigara yığınları , Absolut ve Jack şişeleri her yerde . Her sokakta ayrı bir pislik var . Ama hiçbiri benim yaşadığım hayat kadar pislik barındırmıyor . 

        Hala gözlerim dolu dolu , arka sokaklarda devam ediyordum . 41. Sokağın serserileri bana laf atıyorlar .

- Neden ağlıyorsun güzelim ? ( Hıçkırık ) Ben neşelenmene yardım ederim ! ( Hıçkırık ) Diye bağırdı fazla içmiş bi tanesi .

- Hayır Michael ! O benim ! Bana gel güzel yüzlü ! Seninle yapabileceklerimi bir düşünsene bebeğim ! Diye bağırdı ötekisi . 

    Dayanamayıp bende bağırdım .

- Gidin Başımdan Pislikler ! Yeterince Kötü Durumdayım Zaten ! Dedim . Ağlayarak bağırmam beni fazla küçük düşürmüştü .

           Birden 2 el belimden tutup beni kendine çekti . '' Seninle işim henüz bitmedi tatlım ! '' Diye fısıldadı kulağıma aşırı yakışıklı fakat korkutucu birisi . Üstünde beyaz bir t-shirt , siyah-kırmızı bir mont , siyah dar bir kot ve gri botlar vardı . Üzerinde çok ağır bir sigara kokusu vardı .( Multi'de :D ) . '' Bırak beni siktiğimin serserisi !! '' Diye fayda etmeyen yakarışlar sergiliyordum . '' Yarına dönerim çocuklar !! '' Diye bağırdı şu aptal serseri . Sonra beni arka sokaklardan birine çekti .

             Ben hala çığlıklar atarak ağlıyordum . Sonra beni duvara yasladı ve kendiyle duvar arasına sıkıştırdı . Ağzımı eliyle kapattı . Kualğıma eğildi ve fısıldayarak konuşmaya başladı ;

- Bak seninle yatmak ya da sana zarar vermek istemiyorum . Sadece sus tamammı . Sakın bağırma . Şimdi elimi ağzından çektiğimde konuşup bağırmayacaksın . Tamam mı ?

     Başımı salladım ve elini ağızımdan çekti . Sonra kolumdan tuttu ve beni yürütmeye çalşıtı . Ama ben yürümedim ve kolumu çektim . Korkmuştum çünkü . Oda biraz sinirlendi ve fısıldadı ;

- Eğer sana yardım etmemi istiyorsan benimle gelirsin . Eğer istemiyorsan burda kalırsın ve sarhoşlar tarafından becerilirsin . Seçim senin ? Dedi .

     Bunu söyler söylemez koluna yapıştım . Sessiz bir kahkaha attı . Tanrı'm ! Gerçekten fazla yakışıklı bir çocuk ! Bir müddet yürüdükten sonra bizi siyah bir Audi Q7'nin yanına getirdi ve '' Bin ! '' diye komut verdi . Hah ! Emredersiniz ! Arabaya bindik ve sürmeye başladı . 2 Dk kadar sessiz kaldıkan sonra ben merakıma yenik düşüp konuşmaya başladım ;

- Adın ne senin YABANCI ? Yabancı kelimesini bastırarak söyledim .

- Max .

- Benimkini merak etmedinmi ?

- Hayır .

- Odun ! Dedim sinirle . Kollarımı göğsümde bağlayıp koltuğa gömüldüm .

- Offf . Peki . Sana genel bilgilerimi anlatırsam şu sinirbozucu halini değiştiricekmisin aptal kız ?

- Hıhı .

- Bak . Ben Max Weber . 18 yaşındayım ve bir sokak serserisiyim . Hani şu pek gelecek vadetmeyenlerden . Ailem doğduktan 1 hafta sonra beni terk etti . Alkolik biriyim ve sigara bağımlısıyım . Sokakta boş boş dolaşan ve başına bela açan kızlara yardım etmeyi severim ( Bana göz kırptı . ) . Bu kadar . Sıra sende . Sen anlat .

- Ben... Thorne O'Donnel . Aaa... 17 yaşındayım . Yetimhanede büyüdüm . Sigara gibi şeyler kullanmam . Sokakta boş boş dolaşıp başına tehlike açan kızlardan değilim . 

- Bak Thorne . O adamlar senin gibi cici bir kız için fazla belalı . Bundan sonra o arka sokaklara dikkat et ve sakın birdaha oraya gelme . Anladınmı beni ? Şimdi söyle evin nerde ?

- 26. Caddedeki ilk kavşaktan sola dön . Sondan 2. ev .

- Sen... O kadar yolu yürüyerekmi geldin ? Orası en az 6 Km uzakta ! 

- Götürmüyosan indir beni kendim giderim . 

- Benim evime gidiyoruz . Çünkü benzinimiz bitmek üzere .

- Beni - Evime - Götür ! HEMEN !

- Hayır . 

      Birden bir evin önünde durduk . Tipik bir apartmandı . Öyle çok süslü ve güzel bir tarafı yoktu . Arabadan indik ve hiç konuşmadan apartmana girdik . 3 kat çıktıktan sonra 14 numaralı dairede durduk . Max kapısını açtı ve içeri girdik .

- Benim odama kalacaksın . Banyo koridorun sonunda . Mutfak benim odamın karşısında . İyi geceler . Arkasını dönüp bir odaya girdi .

- Odan nerde söylemedin . 

         Odadan tekrar çıktı ve kolumdan tutup beni tek kişilk bir yatağın , içki şişelerinin ve sigara izmariti yığınlarının olduğu bir odaya getirdi . '' Hadi uyu . '' dedi ve kapıyı kapatıp odadan çıktı . 

           Bu gerçekten çok saçma . Hiç tanımadığım biri beni hiç bilmediğiim bir yerdeki hiç bilmediğim bir eve getiriyor ve bana yardım ediyor . Ama gerçekten uykum var . Biraz uyumaktan birşey çıkmaz sanırım . 

       Kendimi yatağa attığım anda gözlerim kapanmaya başlamıştı . Ama o yatak öyle erkeksi kokuyordu ki ! Sigara , Jack ve Absolut , erkek parfümü , ve Max . Evet tam olarak böyle br koku . Ama içime huzur verdiği kesinlikle doğru . Yatağa sarılıp uyumaya başladığımda saat 23:00 'dı .

...

       Uyandığımda hala sabah olmamıştı . Saat 04:00 'dı . Yataktan doğruldum ve gözlerimi ovuşturdum . Sonra yataktan kalkıp odayı turlamaya başladım . Dolapları açıp Max'in giysilerine baktım . Dolabı kapattığım sırada ayağıma birşey takıldı ve yere düştüm . Yer sigara külleriyle kaplı olduğundan saçlarım gri renge büründü . İğrenç görünüyordum . 

           Sessizce odadan çıktım . Parmak ucuma basarak odaları kontrol etmeye başladım . Oturma odasında Max uyuyordu . Çok tatlı görünüyordu .  Üstüne birşey örtüp kafamı yanağına eğdim . Yanağını öpeceğim sırada kafasını çevirdi ve dudağına 2 Sn'lik bir öpücük kondurdum . Sonra hızla kafamı kaldırdım ve 2 elimle ağzımı tutarak banyoya koştum . 

      Küvetin musluğunu açtım . Kapıyı kilitleme gereği duymadım . Yavaşça t-shirtümü , kotumu , atletimi ve iç çamaşırlarımı çıkartıp küvete girdim . Evde Max'in olduğunu tamamen unutmuştum . Tüm köpürtücüleri suya sıktım . Çok rahatlatıcıydı . Ta ki ; mutfaktan bir kırılma sesi gelene kadar . Hemen saçlarımı durulayıp üstüme popomu zor kapatan bir havlu sardım . 

       Banyodan çıkıp elime bir Absolut şişesi aldım . Mutfağa parmak ucuna basarak gittim . İçerde bir erkek vardı ! Bir hırsız ! Hemen yanına gidip şişeyi kafasına geçirecektim . Koşarak yanına gittim ve bağırdım ;

- Hiiiiiyyyaaahhhh ! 

       Tam vuracağım sırada arkasını döndü ve şişeyi elimden kaptı . Bu... Max'ti . Saçları dağınıktı ve gözleri uykulu . Fazla tatlı görünüyordu . Vücudumu süzdü ve ağzının sağ tarafı yukarı doğru kıvrıldı . Ben bir dakika bile tereddüt etmeden ona sarıldım . Önce şaşırdı . Sonra oda sıkıca belime sarıldı .

- Beni çok korkuttun hiç tanımadığım sokak serserisi Max . Dedim gülerek .

     O sırada havlunun kıvırdığım yerinin açıldığını farkettim . Aman Tanrı'm ! Max şuan sırtıma sarılıyor ! Ve sırtım çırılçıplak ! 

NİHAHAHAHAHAHA ! DİĞER BÖLÜMDE KALANINI YAZARIM :D İYİ GÜNLER İYİ OKUYUCULARIM XD

       

Sevgilim Bir Kurtadam !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin