Bölüm 13

18.6K 708 173
                                    

Bak bu söyleyemediklerimiz var ya, öldürür bizi...!

Medyadaki resim ilk denemem 😂😂

Bir mücize olsun istiyordu bu hayatın içinde bu saçmalığın ortasında kaybolmak şimdi ablasının dediğini yapsa herkesi herşeyi ardında bırakıp gitse her şey düzelirmiydi her şey eski yerine otururmuydu nasıl giderdi sevdiği adamı nasıl bırakırdı sevmeye başlamışken ona alışmışken kokusunu ezberlemişken onu burda bırakıp gidemezdi yapamazdı ama gitmezse ablası mutsuz olacaktı gidersede kendisi mutsuz olacaktı...

Kinem Karşısında duran kardeşinin kolundan tutup sarstı...

"Beritan git diyorum çık git hayatımızdan! " Diye bağırdı gözyaşları arasında Beritan şaşkınca ablasına baktı bu ablası olamazdı ondan bu kadar Nefret edecek ne yapmıştı...

"Sen bana git diyemezsin! herşeyin sebebi sen ken bana git demeye hakkın yok! sakın yaptıklarınla beni suçlamaya çalışma! ikinizin arasında çekildim ama siz inatla hayatımda çıkmıyorsunuz!

"Keşke ölsen Beritan sonsuza dek çıkıp gitsen hayatımda Rizgarı sana bırakmayacağım! " gözlerindeki nefret sözlerinede bulaşmıştı...

Kinemin bağırışlarını duyan Dicle hanım avludan yukarı kata çıkıp gelinlerine baktı iki kardeş bir birine bağırıyordu daha doğrusu Kinem bağırıyordu...

"Ne bağırıp durursunuz kendinize gelin ne oluyor burda! " dedi sert sesiyle...

"Hiç bişey yok Dicle hanım Kinem bişeyleri yanlış anlamış " diyerek açıklama yapan gelinine öfkeyle baktı yaşlı kadın...

"O senin ablan Beritan utanmıyormusun ablanı ağlatmaya dua et Devran ağa evde yok yoksa bu rezillik acıklanamaz! "

Beritan şaşkınca kayınvalidesine baktı olayı daha bilmeden Beritanı suçlamıştı yanlarında duran Kinem gözyaşlarını silip koşarak odasına girdi ne kimseyi dinlemek istiyordu nede acıklama yapmak...

"Olayı daha bilmeden-" sözünü kesen yaşlı kadın kızgın ifadeyle devam etti...

"Olayı bilmeme gerek var mı Beritan geldiğinden beri Konak'ta huzur bırakmadın uğursuzluğunla geldin hepimize bulaştırdın ! akıllı dur Beritan yoksa kapının önünde bulursun kendini!" Dedi yüzüne tükürürcesine..

Nefretle yüzüne bakıp genç kızı orda bırakıp aşağı indi Beritan bir kere daha anladı fazlalık olduğunu istenmediğini gücü gittikçe tükeniyordu güçlü olmaya çalışarak aslında yanlış yapıyordu konağın için bir tek fazla kendisiydi istenmeyen oydu sevilmeyen sevmeyi haketmeyen oydu üstene birde uğursuz olmakla suçlanmıştı yanaklarından süzülen yaşları elinin tersiyle silip burnunu çekti neden sürekli yaralı kadınlar güçlü olmak zorundaydı...?

Akşam olmak üzereydi Zınar ağalar evine dönmüş Konak eski haline gelmişti kadınlar yine her zaman ki gibi yemekleri yapmış Yekta karısıyla konuştuktan sonra çalışma odasına geçmiş Beritan gelin yarım kalan kitabını okumaya devam etmişti odada tek başına cam kenarındaki tekli koltuğa geçmiş sırtını yaslayıp başındaki şalı çıkarmış bütün dikkatiyle kitaba odaklanmıştı öyleki odaya giren kocasını bile görmemişti ses etmeyen adam dolabın önüne geçip içinde kıyafet alarak Banyoya ilerledi Beritan o sırada elindeki kitabın arasına kağıt parçası koyup koltukların arasındaki cam sehpanın üzerine koydu yan tarafına koyduğu şalı alıp başına takarken Yekta ağa üzerine değişmiş odaya dönmüştü Beritan ayakta bir şey söylemek istermiş gibi duruyordu ancak konuşmaya cesaret edemiyordu tek kaşını kaldıran adam karısının bir şey söyleyeceğini anlamış olmalıki sakince sordu...

Beritan /Töre/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin