Beritan /Töre/

Bölüm 24

Üzülme canımın içi bir bakmışsın mucizeler olmuş.!

Hayatıma öyle bir girdin ki çıkman mümkün değil.!

Beritan asılan suratıyla düğün yerine döndü elindeki suyu ablasına uzatırken Yekta ağa karısının yüzüne baktı.! Bir şey olmuştu.!

"Bir şey mi oldu.? " Diye sordu karısına sessizce.

"Yok bir şey olmadı sadece anam için biraz korkutum" diyip annesinin yanına vardı gözlerini karısının üzerinden ayırmadı adı gibi emindi bir şey olduğuna.!

"Daye iyi değilsen Yektayla seni hastaneye götürelim.?"

"Yok kızım valla iyiyim ben sen meraklanma"

Gülistan hanım sakinleştikten sonra düğün tam gaz devam etti yemekler yenildi ikramlar edildi geline kilo kilo altın takıldı. Artık yürüyemiyeceğini anlayan Bargıran Kocasında. Destek almıştı aşiret düğünü öyle sade olmazdı herkes altın takar giderdi.
Rozerin her zaman ki gibi Dilanla yan yana dururken deminden beri Dilanın dikkatini Şiyar çekmişti gözleri Rozerini bulunca gülümsüyordu nedeni merak eden Dilan ablasının omzuna vurdu.

"Abla Rengin ablanın kuzeni sana bakıp bakıp sırıtıyor Niye?" Diye sorduğunda Rozerin istemeden Şiyarın olduğu tarafa bakmış yine göz göze gelmişlerdi.

"O renginin kuzeni mi ?" Dedi şaşınca hiç görmediği için tanımıyordu.

"Evet bilmiyormuydun.?"

"Yok dün çarpıştık." dedi sessizce birisi duyarsa kötü olurdu.

"Çarpıştınız mı ?" Diye sordu heycanla.

"Dilan sessiz ol biri duyacak zaten adam kendini ne kadar yakışıklı sanıyorsa baya havalı ukala şey" demesiyle dilan kahkaha atmıştı.

"Yakışıklı ama " diyerek bozdu ablasını.

İkisi kahkahayla gülereken Rizgar kardeşlerine baktı.

"Ne gülüyorsunuz cadılar sessiz olun göze batmayın.!" Diyerek uyardı Rizgarın uyarısıyla ikisi yerinden doğrulup ciddiyetlerini takındılar.

Ve Bargıran Çiyayla mutluğun resmini çizdi iki sevdalı kavuştu iki aile mutlu oldu..

"Bana yazılan en güzel kadın ömür boyu birlikte olma dileğiyle" diyerek karısının anlına dudaklarını bastırdı Çiya Hozan.

"Ömür boyu seninle" diye ekledi Bargıran.

1 ay Sonra.......

Günler haftalar Ne çabuk geçiyordu Yekta ağanın aşkı gün geçtikçe güçleniyordu sabah saat 05:30 da banyodan gelen karısının kusma sesiyle gözlerini aralardı uyku sersemliğiyle karısının sesini daha net idrak edince kendine gelerek ayaklarını yataktan sarkıp ayaklandı adımlarını Banyoya atarken kusan kadını görünce endişeyle adını zikretti.

"Beritan neyin var.!" Diye sorarken hemen karısının yanına varıp önüne düşen saçlarını geriye alarak rahatça içindekileri boşaltmasına yardım etti ağzına su çalkalayan Beritan yüzünü yıkarken Yekta havluyu alıp karısına uzattı yüzünü endişeyle inceledi bu kadın bir haftadır böyleydi yüzü solgun bulantıları vardı sebebini henüz bilmiyordu.

"Sen iyi değilsin güzelim neyin var.?"

Yüzünü kurulayan kadın yorgun gözlerle kocasına baktı onu korkutmak istemiyordu oda farkındaydı kendindeki değişimlerin ama hiç bir şey anlamıyordu çok yoruluyor sürekli bulantıları oluyor başı dönüyor en ufak bi kokuda midesi kalkıyordu özelliklede çok yorgun düşüyordu.