Bir Genç Kızın Gizli Günlüğü

"Bözölyö böyönlö"

Tam anlamıyla rezil olmuştum. Bu en kötü doğumgünüleri listesinde kesinlikle 1 numara olmuştu. Ki Beste bir tutam vişneyi misafirlerden birine atıp bağırana kadar

"Yemek Savaşı"

O an büyük bi hareketlenme oldu. Ben koşarak tüm vişneli halimle Beste'ye sarıldım. O vicuduna bulaşan kremayı parmağı ile sıyırıp yaladı ve mırıldandı "fişnee"

Tek kaşımı kaldırmaya çalışarak ona baktım "Etkileyici"

Lan

L A N

Lağğğn

Az kalsın unutuyodumm.

Pastadan çıkan mal kimdiğğ.

~~~~~~~~~~~~~~~

"Ühühğğüğüğüğü"

"Anne tamam ağlamasana askere gitmiyorum. Sadece İsta-"

"Ühüğüğü"

"Anne saçmalama senin burda benden kutrulduğun için sevinmen lazımdı"

"Kızım bak normalde böyle bişey için sana güvenmem biliyosun, Elçin'in hatrına kabul ediyorum. "

"Anne geç kalıyorum hadi baybay"

"Dur kızım dur ablan geliyo, test kitaplarını unutmuşsun onları valize koydu"

Hıhı:)) unutmuşum tabi :))) iyki hatırlattınız:))) teşekkürler:))) Anne iyisin dimi?

Daha fazla beklemeden kitap valizini de alıp otobüse bindim. Otobüs camından annemin "uslu dur sıçarım ağzına" bakışlarını izleye izleye otobüsün kalkmasını bekledim.

"Kuzi gözünü seviyim annat nası başardın bunu?"

"Eğitim imkanları iyi bi okul bulduğumu, kirası ucuz bi evde kalıp bol bol ders çalışıcaamızı söyledim."

Elçine bakarak tek kaşımı kaldırdım.

"Bi de işte arada 'okurken aynı zamanda çalışcaz, para sıkıntı olmasıın' da demiş olabilirim konumuz bu değil. Biraz daha kek??"

"Ay Elçin varya korkulur senden, kendimi bildim bileli bunun için yalvarıyorum, Bursaya geldiğin iki günde başradın. Hay aklını seviyim"

~~~~~~~~~~~

"Hay aklını sikiyim Elçin sana uyduk da geldik buralara, bi kötü yola düşmediğimiz kaldı yarım saatte"

"Söylenme lan. Son girdiğimiz evde 'korku filmlerindeki cinli şeytanlı evler gibi' diyip balkondan atlamaya çalışmasan ne güzel kiralıyoduk evi. Bazen beyin yerine bezelye taşıdığını düşüyorum. "

"Lan sırf bu giydiğin şort yüzünden kaç evsahibi bizi yollu sandı"

"Yanlız orası öyle de, iki kız ev kiralayanların gördüğü ortak muamele bu."

"Bırak ev vermeyi, sanırsın kızını veriyo"

"Evli olacaksın, çalışacaksın, kirayı altı aylık peşin yatıracaksın, domalıyım sik bari amına kodumun emlakçısı"

İstanbul il sınırları içindeki bir taraftan Edirne'ye bir taraftan Kocaeli'ye kadar her yere ev yaplımış olmasına rağmen ev bulamamıza inanamıyorum. Lan zaten emlakçılar da 3-5 cümle ezberlemişler her eve, her müşteriye onu söylüyorlar:

Nezih bir muhitte; sen anla ki ev ya 60 yaş üstü bir sitede ya da onun yanındaki semtte
Toplu taşımaya kısa mesafede; şair burada demek istemiş ki Usain Bolt olsan da durağa üç buçuk saate anca yetişeceksin.
Öğrenciye apart daire; saçmalama tabiki öğrenci olduğun için ahırda kalsan da sesini çıkarmayacaksın. Ne de olsa öğrencisin.
Deniz manzaralı; vereceği daire deniz seviyesinin altında, balkona çıkıp yarı beline kadar sarkarsan güneşi belki görebilirsin.

En sonunda aylık kirası beş yıl çalışıp aç gezilerek ödenebilecek bir dairede karar kıldık. Elçin kıldı yani. Neyine güvenerek kiralıycaksa evi. Gerçi stadyum kadar götüne güvenmiycek de neyine güvenecek. Tabi adama eşşek yükü ile para bayılacağımız için bırak medeni hal sormayı, buyrun bu da bendeniz diye domalacaktı önümüze.

İşler iyi güzel görünüyo ama hadi bakalım. Elçin herşeyi planlamış, benimse geleceğe dair tek planım Mango'daki deri çizmelerin indirime girmesini beklemek.

Plan kusursuz gidiyo *tam bu noktada bir maşallah* Elçini biraz tanıyorsam bu işten bi bokluk çıkaracak ama hadi hayırlısı.