3. BÖLÜM

1.7K 89 36
                                    

Evet aslında yazmayacaktım ama bir kişi sonunda oy verdi. En azından hikayenin devamını merak eden bir kişi. Neyse okursanız okuyun oy falan umurumda değil artık.



JungKook
HooMin'e çıkma teklifi edeli 2 ay  oluyord. HooMin ne yapsam utanıyordu. Elini tutsam yada öpsem herşeyde utanıyordu bundan şikayetçi değilim tabii ki de. Uyanınca çok şirin oluyor çünkü kkkkk.

Sabah kalkıp saate baktım okulun başlamasına tam bir buçuk saat vardı. Ah ben niye bu kadar erken uyandım ya!? Ne güzel biraz daha uyusaydım olmuyordu sanki! Aish neyse umarım HooMin uyanmıştır. Hemen kısa bir duş aldım, saçlarımı kuruttum ve üzerimi giyindim çantamı aldıp evden çıktım. Otoparka gidip siyah spor arabama binip HooMin'in evine sürdüm.

Eve gelmiştim. Arabayı park ettim, kontağı kapattım ve arabadan indim.

Kapının oraya geldiğimde tam zile basacaktım ki kapının aralık olduğunu gördüm. Kapıyı itip içeri girdim. Kaşlarım çatılmış ve içimi hem korku hem endişe kaplamıştı. Endişeyle HooMin'e seslendim.

"HOOMİN!?"

Ama evde sadece benim sesim yankılandı. Evin her yeri dağınıktı ve HooMin... Yoktu? Nereye gider bu kız!? Geçen gün bana üvey babasını anlatmış ve bende her ihtimale karşı evin her köşesine kamera taktırmıştım. HooMin'in odasına çıktım ve bilgisayarını aradım. Gerçi aramama da gerek kalmamıştı hemen çalışma masasının üzerindeydi. Demek ki eve giren hırsız değilmiş. Hırsız olsaydı bilgisayırı alırdı. Hırsız değilse o zaman babasıysa?

Hızlıca bilgisayarı açtım ve kamera kayıtlarına baktım.

Aish! Pislik adam işte üvey babası zorla götürüyordu. İçimi iyice bir korku kaplamıştı. Saatine baktığımda ise akşam 23:15'di. Ulan benimle konuştuğundan sadece on beş dakika sonra. Lanet olsun ne diye kapattım ki o telefonu zaten!

Telefonumu çıkarttım ve Jimin hyungu aradım. Dördüncü çalışta açmış ve uykulu sesi duyulmuştu.

"Lan velet ne diye sabahın köründe arıyorsun?"

"Hyung b-ben HooMin'i kahvaltıya götürecektim ama..."

Devamını getiremedim. Sustum.

"Ama ne? Ayrıldı mı yoksa kız senden?"

"H-hayır hyung."

"Eee o zaman? Nereye götüreyim diye mi sorac-"

"Hyung HooMin'in üvey babası HooMin'i kaçırmış!"

Dedim aniden sözünü keserek.

"Ne? Kook ne dediğinin farkında mısın sen? Ne demek kaçırmış?"

"Hyung evine geldiğimde kapı açıktı ve evin her yeri darmadağınık. Bana üvey babasını anlattığında her ihtimale karşı evin her tarafına kamera taktırmıştım ve d-dün gece o... HooMin'i kaçırmış. Üstelik sadece benimle konuştuğundan on beş dakika sonra!"

"Tamam sakin ol polisi ara ve ordan ayrılma yanına geliyorum."

Deyip kapadı. HooMin'in yatağına oturdum bir süre sadece karşıyı izledim, boş bakışlarımla daha sonra kendime gelip polisi aradım ve olan biteni anlatıp adresi verdim.

HooMin
Yüzüme serpilen soğuk suyla öksürerek uyandım.

"Ah sonunda uyandın güzelim. Bir an öldüğünü falan düşünmüştüm."

MR. BAD BOY (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin