MR. BAD BOY (TAMAMLANDI)

6. BÖLÜM

-6 AY SONRA-

Jungkook
Aradan altı ay geçmişti. Koskoca altı ay. Ve sanırım artık ben HooMin ile ciddi düşünüyordum. Okuldan mezun olmuş ama babamın vasiyetine göre şirketin başına geçmiştim HooMin ise stajyerlik yapıyordu. Fakat yarın oda mezun olacaktı.

Şirketten çıkıp ilk kuyumcuya uğradım ve sade ama şık bir tektaş alıp eve, evimize gittim.

Eve gelince arabayı park ettim inip kapıyı çaldım. Üç dakika sonra kapı açılmış ve bana gülümseyerek bakan sevgilime bakıp bende gülümsedim.

"Hoşgeldin sevgilim."

"Hoşbuldum bebeğim."

Bir elimi yanağına koyup dudaklarına küçük kısa bir buse kondurdum ve içeri girdim. Evin içinde hem benim kokum, hem HooMin'in kokusu ve son olarak ise yeni yapılmış yemek kokusu hakimdi.

HooMin yanıma gelip yanağımı öptü.

"Hadi üzerini değiştir de yemek yiyelim."

"Tamam sevgilim."

Odamıza çıktım üzerime rahat bir şeyler giydikten sonra mutfağa indim. HooMin masayı kuruyordu. Beline sarılıp dudaklarını öptüm ve masaya oturdum.

Yemek yedikten sonra salona geçmiş televizyon izlemiştik.

HooMin
Sabah uyandığımda Jungkook beline sıkıca sarılmış uyuyordu gülümsedim ve burnunu öpüp onu uyandırmamaya özen göstererek kalktım. Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım ardından mutfağa inip kahvaltı hazırladım.

Masayı da kurduktan sonra yukarı çıkıp JungKook'un yanına gittim.

Hala uyuyordu şebek.

Kıkırdadım ve yanına gidip burnuyla oynamaya başladım. Yerinde kıpırdanmış ve kaşlarını çatmıştı.

Birden kolumdan tutulup çekilmemle ağzımdan ufak çaplı bir çığlık kaçmıştı ardından sırtım yumuşak zaminle buluşmuştu.

Gözlerimi kocaman açmış Jungkook'a bakmıştım.

"Ne diye burnumla oynuyorsun?"

Kıkırdadım.

"Uyandırmak istedim."

"Öyle uyandırma beni."

"Şey rahatsız olduysan tamam bundan sonra öyle uyandırmam."

Birden dudaklarıma öpücük kondurmuştu.

"Böyle uyandır."

Gözlerimi kısıp ona baktım.

"Fırsatçı."

Onu göğüslerinden üzerimden ittim ve kalktım.

"Herneyse kahvaltı hazır. Gelmezsen kahvaltımı tek yapar sana da bir gün boyunca trip atarım."

Odadan çıktım ve mutfağa inip onu bekledim. Bir süre sonra da o gelmişti birlikte kahvaltımızı yapmıştık. Masayı da birlikte topladıktan sonra hazırlanmış ben okula oda şirkete gitmişti.

Jungkook
Şirkette işim bitince hazırlattığım yere gittim ve son dokunuşları yaptım daha sonra eve gidip bu gün için aldığım takım elbisemi giydim ve HooMin'in okuluna gittim.

Şapkalar atılalı yarım saat oluyordu ve bence artık gitmeliydik.

"Hayatım hadi artık gidelim."

"Sıkıldın mı? Sıkıldıysan gidelim."

"Hm hm sıkıldım hadi artık gidelim."

"Ah pekâlâ."

Arkadaşlarıyla vedalaştıktan sonra arabaya bindik. Sahile sürüyordum ve sanırım oda bunu farketmişti.

"Eve gitmiyor muyuz?"

"Hayır sevgilim."

"Nereye gidiyoruz o zaman?"

"Imm sürpriz."

Biraz mızmızlanmış daha sonradan susmuştu. Onun bu haline kıkırdadım.

Sahile geldiğimizde arabayı park edip indim benim ardımdan da o inmişti.

"Neden buraya geldik?"

"Göreceksin sevgilim. Sadece sabret."

Başını sallamış elimi tutmuştu. Elini kavradım ve hazırlattığım yere götürdüm. Güzel bir masa.

"Kook bu ne?"

Gülümseyip oturacağı sandalyeyi çektim ve oturmasını bekledim.

Şaşkın bakışları ile oturmuştu bende karşısına oturdum.

Yemek yemiş sohbet ediyorduk.

"Kook sadece mezun oldum bu kadarı fazla değil mi?"

Gülümsedim. Oturduğum yerden kalktım ellerinden tutup onu da kaldırdım ve bir dizimin üzerinde çöktüm.

"K-kook ne yapıyorsun?"

"Ah aslında bir konuşma hazırlamıştım ama sanırım unuttum. -güldüm- Sadece hayatımızı birleştirmek ve evin içinde minik minik senden ve benden olan gezen parçalar istiyorum. Benimle evlenir misin?"

Beklettim üzgün ah herneyse umarım severek okuyorsunuzdur.