1. Bölüm:Yeni Okul Yılı

103 34 44
                                    

Yine geçen aylardaki gibi sabah saat 07:00 alarmın o delici ve kulak tırmalayıcı sesiyle uyanıp, küçük bir lanet okudum; ardından yataktan kalkıp annemin yanına yani mutfağa gittim.

Annem zaten erken uyandığı için onu uyandırmak gibi bir problemim yoktu.
Annem mutfakta bana kahvaltı hazırlıyordu ve beni görünce"Günaydın tatlım, eee heyecanlı mısın bakalım yeni okul yılı için?"dedi.

Bende ona göz devirip "Hayır anne ilkokul çocuğumuyum ben de heyecanlanayım." dedim.
Annem bana ters bir bakış attı ve ben ardından tuvalete gitmek için yürümeye başladım.

Tam tuvalete girecektim ki annem mutfaktan bana seslendi.
"Gecee kızım kahvaltı hazır, babanla seni bekliyoruz." dedi.
Ben biraz şaşırdım çünkü babam bu saatte asla uyanmazdı. Şaşkınlığıma sonra devam etmeyi aklımın bir ucuna not ettim ve anneme seslendim
"Tamam anne bir helaya girip geliyorum."dedim.

Annemi görmesem bile eminim ki şu an gövlerini devirip 'deli bu kız ayol' demiştir.

Tuvaletteki işimi hallettikten sonra kahvaltımı yapıp hazırlanmak için odama gittim.
İçime siyah dar bir kısa kollu, üstüne siyah kısa bir kot ceket ve yine siyah kot bir pantolon giyip aynadaki yansımama baktım ve gayet güzel görünüyordum.
Saçlarımı da sıkı bir at kuyruğu yapıp aptal aptal sırıtmaya başladım.
Her zamanki 'Gece Rüya Tor'
tarzı.

İsmim Gece Rüya Tor
11. sınıf öğrencisiyim ve genelde Gece ismini kullanmayı tercih ederim.
Arkadaşlarım aile ve yakın çevrem bana Gece derler.

Komidinin üzerindeki telefonumu, kulaklığımı ve çalışma masamın yanındaki sırt çantamı alıp annemlerle vedalaştıktan sonra siyah NİKE spor ayakkabılarımı giyip okula doğru yürümeye başladım.

Kulaklığımı kulaklarıma takıp en sevdiğim şarkılarda olan Adı Sende Saklı: Duyan Olmadı şarkısını açtım.
Bu şarkıyı çok seviyorum bana kendimi iyi hissettitiyor.

Şarkı bittiğinde daha yolun yarısına bile gelememiştim
Başka bir şarkı açmak için telefonumu ceketimin cebinden çıkardım ve yine en sevdiğim şarkılardan olan
Payidar: Eylülün 5'i şarkısını açtım ve şarkıya sessiz bir şekilde eşlik etmeye başladım.

Sokağım sağına dönüyordum ki birden sol taraftan köpek havlama sesleri gelmeye başladı.
Bir baktım iki tane köpek bana ölümcül bakışkar fırlatıyor 'A ha şimdi sıçtın Gece' dedim kendi kendime ve hemen koşmaya basladım.
Eh zaten okula varmama az kaldı diye diye kendimi avuttum.
Köpekler hala arkamda mı diye bakarken sert bir gövdeye çarptım ve ufak çaplı bir küfür mırıldandım.
Kafamı kaldırdım (KEŞKE KALDIRMASAYDIM) ve çarptığım kişiye baktım.

Aman tanrım, OMG, Rabbim sana geliyorum bu nasıl bir yakışıklılık böyle.
Kaşlarını çatmış hafiften yeşile kaçan gözleriyle bana bakıyordu.
Refleks olarak "Özür dilerim şeyyy ben köpeklerden kaçıyordum da" dedim.
Yağuşuklu çocuk bana dik dik bakmaya devam ederken "Dikkat etsene zıbar" dedi.
Bende kaşlarımı çatıp çocuğa dik dik bakmaya başlıyordum ki köpek seslerini yeniden duymaya başlayınca tam kaçmaya başlıyacaktım ki çocuk beni kolumdan tutup durdurdu ve " Senin gözlerin neden bu kadar güzel?"dedi.
Bende kaşlarımı çattım ve konuyu değiştirerek " Şeyyy peşimde köpekler var bana yardım eder misin okula yetişmem gerekli de" dedim.
O bana aldırmazken kulağımdaki kulaklığın tekini alıp kulağına yerleştirdi ve sıradaki şarkıyı yani Imangine Dragons: Believer
şarkısına eşlik etmeye başladı.
Ben onun bu haline donup kalırken o "Ben bu şarkıyı çok seviyorum" dedi.
Sonra bana bakmayı kesip elimi tuttu ve el ele olan ellerimize bakmaya başladı.

"Ya hayırdır acabaaa
Ne o el filan tutmalar daha az önce bana zıbar diyordun" dedim.
Çarpık bir şekilde sırıttı ve ellerimi bıraktı.
Ben ona anlamayan gözlerle bakarken birden "Senden bir iyilik isteyebilirmiyim" dedi.
Bende "Neymiş o iyilik" dedim tek kaşımı havaya kaldırırken.
"Bugün Kutsan Anadolu Lisesindekileri seni sevgilim olarak tanıtacağım" dedi.
Ben şaşırdım ama şaşırdığım şey söylediği iyilik değildi, aynı okula gittiğimizdi.
"Sen bizim okulda mısın? İyide ben seni daha önce hic görmedim" dedim.
Yine gülümsedi.
" Göremezsin çünkü daha İzmir'e yeni taşındık.
Sen kaçıncı sınıfsın? " dedi.
Bende ona " 11. Sınıfım peki ya sen kaçıncı sınıfsın?" dedim.
O da bana " Galiba aynı sınıftayız" dediğinde dondum kaldım.





Siyah GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin