EDUSA

》1《

Karanlığın içindeki renkler asırlarca sorunsuz yaşayıp gittiler, ne birbirlerine bulaştılar nede soldular...

Taki yokluk ve kıtlık baş gösterip gezegenler arasındaki o büyük savaş çıkana kadar. Yıldızların arasında nice gezegenler vardı, lakin kıtlık yok etmişti içindeki canlıları. Daha sonrada gezegenler yok olmaya başladı. Güçlü olan canlılar ise gezegenleri  korumak için zayıf gezegenlerin ana maddelerini kendi gezegenleri için kullanıyordu. Her gezegenin var oluş sebebi ve gücü farklı olduğu için gezegenler evrimleşiyor ve değişiyordu, buda içindiki canlıları da evrimleştiriyordu . Tam da bu yüzden başladı ya gezegenler arasındaki savaş, Bitmek bilmeyen o büyük savaş ama içinde öyle masum bir gezegen vardı ki... Dünya, eşi benzeri olmayan güçlü bir enerjiye sahip eşsiz gezegen Dünya da alıcakdı bu savaşdan nasibini, fazlasıyla...

Evrende lider olarak üç gezegen vardı. Paranis, Efder, kimor bu gezegenler teknelojik açıdan öyle gelişmidirki.
Evrene liderlik ediyor güçsüz, savunmasız kalan gezegenleri sömürüyorlardı. Asırlarca bu sömürge savaş devam etti ve nice canlar yok oldu. Efder çok gelişmişti   kendi ne yeni kaynaklar bulmuş ve sömürgecilikte ondan güçlü bir gezegen yoktu. Kimor ise savaşcılarla dolu bir asker gezegeniydi. Efser ve kimor gezegenleri büyük bir savaşa girdiler. Bu savaşın kazanıda yoktu kaybedenide çünkü savaş bitmek bilmiyordu. Paranis de öyle gelişmiştiki zamanla efser den daha da iyi bir hale geldi. Paranisin lideri muta çok akıllıydı. Eğitilmiş bir savaşçı zeki bir lider di. Her gezegeni sömürüp ihtiyacı olan güçteki gezegenleri bulur ve yok ederdi. Herşeyi gizli yapar, her şey için her zaman bir planı vardır. Zamanla paranis en güçlü gezegen oldu muta nın ismi ise evrenin her yerinde duyuldu. Paranis de öyle şeyler olmaya başlamıştı ki bir yandan başka gezegenler paranise saldırırken bir yandanda gezegen çöküşe geçmiş ve enerjisi bitmeye başlamış kendi yörüngesinden kaymışdı. Bunu gören muta sömürmek için yeni gezegenler bulmak için uzayın derinliklerine doğru yola çıkdı. Hicbir gezegen içine sinmiyor bir seferde işini bitirip gezegenini kurtarmak istiyordu. Uzay gemisinde kaptan bölmesinde otururken birden bir asker gelip yeni bir gezegen bulduğunu ve enerji seviyesinin şu ana kadar gördüklerinden kat ve kat daha fazla olduğunu söyledi. Muta biraz rahatlamış ve planını çokdan yapmıştı. Muta ve askerleri Dünyaya doğru yola çıktılar.
O sırada Dünya da ise hal pek farklı değil, güçlü ülkeler güçsüz ülkeleri sömürerek yaşıyorlardı. Dünya elbette kahramanları vardı özel gücü olsun olmasın. Hep vardı ama biri vardı ki Dünya nın kaderi ona bağlıydı.  Normal bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Ne zengin bir ailenin ne de özel güçlere sahip bi ailenin çocuğudu. güneşin doğuşuyla birlikde doğduğu. Beyaz bir örtüye sarıp sarmaladıkları bebeyi annesinin kollarına, bir bebek için en güvenli yere vardiler. Savaş o bebeğin ülkesindeydi bebegin ülkesi bereketli topraklar dı. Herkez topraklar için savasıyor güçlü ülkeler karşısına çıkan her şeyi yok ediyorlardı. Annesinin kucağında herşeyden bir haber olan bebek uyurken babası hafifçe fısıldadı kulağına "Edusa, senin adın Edusa" o güzel bebeğin yüzünde hafif bir gülümseme oluştu sanki ismini sevdiğini belli etmişti. Günler birbirini kovalamış edusa yedi aylık olmuştu.edusa Beşiğinde dururken alnından öpüp giden  babasını son kez görmüşdü. Babası bir askerdi ve iki hafta sonra ölüm haberi gelmişdi. Perişan olan anne hayattaki tek varlığı olan kızın çok iyi bakmış ve kendini ona adamıştı. O yoklukda o savaşda kızını iki yaşında getirmişti. Ama tuaf şeyler oluyor. Edusa gördüğü ve konuştuğu hiçbir şeyi unutmuyordu. Bu sebepden herşeyi çok hızlı öğreniyordu. Annesi bunu farketmişti. Günler geçdikçe Edusa nın yeni güçleri ortaya çıkmaya başladı. Edusa biryeri acımıyor, kızarmıyor ve morarmıyordu. Çelik gibi vucudu vardı. Yaşıtlarından daha zeki ve güçlüydü. Annesini bunların hepsini farketmiş ve edusayı herkezden gizlice büyütuyordu. Tek amacı kızını savaş için bir silah olarak kullanılmasından korumaktı . Edusa üç yaşında girdiğinde büyük savaş her yeri kaplamıştı. Bir gün öyle bir şey olduki edusa nın ve annesinin yaşadığı eve bomba isabet etti. O sırada edusa koltukların tepesinde koşuşturuyor, uçuyormuş gibi yapıyordu omuzlarında ise annesinin bağladığı bir bez parçası vardı, Yani pelerin. Annesi ise işlerini yeni bitirmiş ve kapının eşiğinden gülümseyerke kızına bakıyordu. Edusa annesini farkedince gülümsedi ve annesine koşmaya başladı anneside Edusa yı kucaklamak için kollarını açdı edusa tam koltuktan annesine doğru atladığı sırada bomba eve isabet etti. Ardından büyük patlama meydana geldi.ev yıkılmış her yer toz duman olmuştu. Alevler her yeri sarmıştı. Yardıma koşan etraftaki insanlar kalasları ve enkazı açıp edusa ve annesini kurtarmaya çalıştılar. İnsanlara göre ikiside ölmüşdü. Ümitsizce cansız bedenleri çıkarmak için çabalıyorlardı. ilk başta zavallı kadının cansız kan dolu parçalanmış bedenini çıkarttılar. Sonra devam ettiler Edusa yı aramaya... Kalasları kaldırdıkça bir bez parçası belirdi bez parçasının olduğu yerdeki kalasları kaldırmaya devam ettiler. En sonunda edusa ya ulaşdılar. Yüzünde ve vücudunda çizikler vardı ama bombadan hiçbir şey olamamıştı. O minicik vücuda hiç zarar görmemişti. Insanlar şaşkındı. Ve bunun nasıl olduğunu merak ediyorlardı. Evet edusanın özel güçleri vardı. Bu güçler genlerinden geliyor ve onu hayatta tutuyordu. Belkide bir gün Dünyayı her şeyini kaybetmiş bu kız kurtaracaktı.

Muta planını yapmış Dünyaya inmişti birbirleriyle savaşan ülkeler, hırsdan ve öfkeden Muta nın geldiğini farketmediler. Muta insanlar içine karışmıştı iki sene boyunca  Dünyanın enerjisine emmek için bütün makinalı gemilerı Dünyaya getirmişdi. Ama bir sorun çıkmıştı. Bu gezegenin gücü emilmiyordu. Dünya gezegenin kendi kendini yeniliyor. İçinde canlı yaşam onu ayakta tutuyordu. Muta kafasına koymuştu bir kere Dünya nın enerjisini almayı, zaten başka çareside yoktu ya. Muta nın herzaman bir planı vardır. Kendi gezegenini kurtarmıyorsa başka bir gezegeni istila edebilirdi. Muta Dünyada kaldığı müddette insanları, Dünyayı tanışmışdı. Savaşı görmüş ve hatta körüklemişdi. Muta gezegenine dönüp yeni silahlar yeni makinalar yapmak istiyordu. Dünyada ki insanları yok etmeliydiki kendi ırkı Dünya da sefa çeksin. Tam dönmeye hazırlandığı sırada savaşın ortasında kalan edusa ya rastladı. Muta hazırlıklarını yapmış gidiyordu. birden büyük ses duyuldu sağ tarafına döndüğünde iki ev ötedeki yere bomba düşmüş olduğunu gördü sokakdaki her kez başda çok korktu. Bütün insanlar o tarafa doğru koşmaya başladı. Muta da merakla oraya doğru biraz yürüdü ve olanları izlemeye başladı. Olanları izliyordu. Insanların bağrışlarinı çabalarını tam dönüp gidecekteki edusa yı çıkardıklarını gördü. O küçücük çocuk korku dolu gözlerle masumiyetiyle etrafa bakıyordu ne olduğunu bile anlayamamış kalabalık insanların içinde annesini arıyordu. Muta biraz ötede durak kadınlarım sesini duydu
"Bu mucize, nasıl olur? O patlamadan hiç bir insan sağ kurtulamaz ama mucize olsada minik yavrucak artık kimsesi yok bu yoklukta kimse ona bakmaz savaşın ortasında ölüp gider." Muta arkasını döndü yürütemeye başladı. Merhamet etmiş Edusa ya lakin merhamet muta nın aklındaki bin bir tilkiye engel degildi. İnsan ırkını ancak bir inaan yok edebilirdi. Kendi hiç bir şey yapmayıp sadece izlemeliydi bu kirli savaşı. Çelimsiz ve güçsüz insan ırkının arasından en güçlüsünü bulmuşdu hiç bırakırmıydı? Muta aniden geri döndü. Edusa nın yanına gitti etrafdakiler ona kim olduğunu sorduğunda akrabası olduğunu söyleyip edusa yı kucağına aldı.edusa muta 'ya şaşkınla bakıyor aklı ermediği içinde tepki veremiyordu. Muta hızla ordan uzaklaştı. uzay gemisinde vardığında Edusa kucağında uyuya kalmışdı. Edusa yı askerlerden birini verip paranise varana kadar ona çok iyi bırakılmasını söyledi. Artık asıl savaş başlayacak ve Edusanın kahramanlık hikayesi başlayacaktı.

Muta ve gemisi Paranise vardılar Ama bir sorun vardı. Paranis oksijen seviyesi düşük basınç yüksekdi. Edusa için bu sorun olmasda onun küçük bedenin zorlayacaktı. Muta hemen edusayı incelemeye aldı. Özel cihazlarla gen analizi yaptı hücrelerinin ve genlerinin ne kadar güçlü ve benzersiz olduğun ğordü. Kainatta ki hiç varlık Eduaa gibi değildi.  Edusa nın genlerini pars geniyle karıştırdı. Edusa nın güçleri arttı. Artık enerji üretebiliyor du enerji dalgaları hatta diğer Paralardan bile güçlü olmuştu. hızlı büyüyor beynindeki nöronlar çok hızlı çalışıyordu. Günler birbirini kovaladı edusa oniki yaşına geldi. Muta ise planlarını tamamlamış yeni silahlar gemiler makinalar yapmış. Ve tekrar Dünyaya dönmüşdü. Eduaa ise muta nın yaptığı planın baş kahramanıydı. Edusa yı eğitmiş bir asker gibi yetiştirmişti.