2 - Kalp Kırılmadan Öğrenmez

2K 239 318
                                    

🐈🐈🐈



Kyungsoo iyileşene dek Jongin her gün onun bakımını yaptı ve tüylerini kırptı. Neyse ki çok geçmeden kedicik eski sağlığına kavuşmuştu.

Fakat bir şeyler aynı değildi. Kyungsoo Jongin'e gittikçe daha çok bağlanıyordu. Haliyle bazen ona kendine yaklaşma izni tanıyordu. İşine geldiğinde daha doğrusu.

Mesela en basitinden et yerken. Bu yüzden Jongin sırf Kyungsoo'yu sevebilmek adına ona her gün et pişirmeye başladı.

Et yerken Jongin'in kucağına kuruluyor, tüylerini okşamasına ve diğer bazı başka şeyler yapmasına müsaade ediyordu. Yalnız zavallı Jongin bu gidişle bütün mal varlığını kediye yedirip kaybedecekti. Gerçi bu huysuz kediciğin umrunun ucunda bile değildi. Niye olsun?

Bir gün Kyungsoo'nun duaları kabul oldu ve Jongin bilgisayarını kapatmadan dışarı çıktı. Çünkü işinin kısa süreceğini düşünmüştü ve çıkmak için acelesi vardı. Bu yüzden çalışmasını kapatmayı akıl edemedi.

Onun yokluğunu fırsat bilen Kyungsoo derhal masaya tırmandı.

"Bakalım beyimiz neler karıştırıyormuş burada." diye söylene söylene ekran başına kuruldu.

Ve vay canına...

"Oha oha ama çüş!"

Kyungsoo okuduğu her cümle ile biraz daha şoka girdi. Adam sahiden de kitap yazıyordu. Üstelik çok güzel hikayeler ama yer yer çok da ayıplı şeyler!

"Vay canına yandığım." dedi hayret ve takdirle. Hikaye imkânsız bir aşkı anlatıyordu. Kedi adam ile balık adamın doğaya aykırı aşkını...

Kendini bu imkânsız aşkın hikayesine kaptırmıştı ki vaktin nasıl geçtiğini bilemedi.

Kâh gülüyor kâh ağlıyor bir yandan da patisi ile sayfaları değiştiriyordu. Ayıplı yerlerde ise kapıldığı hayaller yüzünden tüyleri şelale gibi uzuyordu.

"Zavallı kedi adam." dedi üzülerek. "Yemeğine aşık olmuş. Benim dana etine aşık olmam gibi. Ama ben olsam yerdim. Muhtemelen. Yani kesin yerdim."

Sonra kendine yeni bir bahane bulmanın sevinci ile "Ah, bundan sonra istesem de yiyemem balık. Hepsi birer balık adam gözümde." dedi. Sanki normalde yiyormuş gibi.

Ekran başında dertlenirken dış kapının kilit sesini duyunca hemen masadan atlayıp minderine döndü. Değiştirdiği sayfaları eski haline getirmeye fırsatı olmamıştı ama Jongin safının bunu anlamayacağını umdu.

"Pisicik ben geldim."

"Hadi canım. Hiç anlamadık."

"Özledin mi beni bakalım?"

"Ya ya ne demezsin."

"Aa! Senin yine tüylerin mi uzadı? Ama nasıl olur? Ben giderken kısacıktı."

"Ov şit! Bak bunu hesaba katmadıydım işte."

"Bu soruna bir çare bulmamız lazım. Doktora mı gitsek?"

Doktor lafını duyunca Kyungsoo'nun götü tutuştu. Fantastik kediler normal kedi değillerdi ki. Hekim ona hayvanlara yazılan ilaçlardan yazarsa, Kyungsoo'nun bünyesi normal kedilerden ayrı olduğundan, ve eğer Kyungsoo o ilaçları kullanırsa en iyi ihtimalle hasta olur yahut belki hatta ölürdü.

"Doktor olmaz. Ölümü öp doktor moktor olmaz."

"Ya! Neden delirmiş gibi dört dönüyorsun? Yanlış bir şey mi dedim yoksa?"

Kedicik korkudan fişek gibi oradan oraya fırlamaya hatta düz duvara tırmanmaya başlamıştı. Jongin ne yapacağını şaşırdı.

"Sen yoksa eş mi istiyorsun?"

Fantastik Kedi KyungsooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin