-17-

15 3 0
                                    


Küçük bir baş ağrısıyla araladım gözlerimi. Neredeydim ben? Kaldığım ev değildi burası.

"Günaydın tatlım."
Bakışlarımı yan tarafıma çevirdiğimde Carval'ı görmemle yerimden sıçradım. Bu yatak odası, bu yatak, aynı yatakta uyanmamız.

"Carval? Neler oluyor? Neden aynı yataktayız, burası neresi?"

"Ateşin mi var senin? Dün biraz hastaydın ama."
Elinin tersini alnıma koydu. Kendimi hızla geri çektim.

"Carval! Melezim ben ateşim çıkamaz ya da hasta olamam. Ne oldu sana?"

Bana delirmişim gibi bakıyordu
"Elisa. Sen cidden iyi değilsin. Hastaneye gitsek iyi olur. Saçmalamaya başladın iyice."

Yataktan kalkıp üzerini değiştirmeye başladı.

"Carval, buraya gel. Bana delirmişim ya da hasta olmuşum gibi bakmayı kes. Ayrıca üzerindeki büyünün kalkması bana hala eskisi gibi davranabileceğin anlamına gelmiyor."

Elindeki gömleği dolaba bırakıp yanıma geldi. Ellerimi tutup öptü.

"Elisa. Biz dört yıldır evliyiz. Hem büyü gibi şeylere inanmadığını sanıyordum."

Evli mi? Dört yıl mı? Gerçekten, neler oluyordu?

"Burası neresi?"

Gözlerini kapattı.
"Evimiz Elisa. Bizim dört yıldır yaşadığımız evimiz. Gerçekten, hastaneye gitmeliyiz. Korkmaya başladım."

Yanımdan kalkıp koyduğu gömleği alıp  giyindi. Hızla pantolonunu da giyindikten sonra bana döndü. Yerimde öylece onu izlediğimi görünce sesli bir nefes verdi. Dolabı açıp karıştırırken gözlerim ellerime kaydı.

Bunu düzeltebilirdim. Ellerimi yatağa koydum. Gri parıltılar etrafı sararken gülümsedim. Birden gelen enerji dalgasıyla yatağa sırt üstü düştüm.

Hızla kalkıp ellerimi tekrar yatağa koydum. Hayır, hayır, hayır...

Büyüm, yok olmuştu!

Üstümde hissettiğim ellerle Carval'da baktım. Geceliğimi çıkarıyordu.

"Carval, ne yapıyorsun?"

"Üzerini değiştiriyorum tatlım."

Askılı giysiyi başımdan çıkarıp başka bir şeyi geçirdi. Ellerini tuttum.

"Gerisini ben yaparım."

Carval benden uzaklaştı.
"Hazırlanınca aşağı in." Dudağıma küçük bir öpücük bırakıp odadan çıktı. Donup kalmıştım. Bunu hissetmeyeli uzun zaman olmuştu. Elimi dudaklarıma koydum. Nasıl hissettirdiğini bile unutmuştum. Ama bir eksiklik vardı. Anlayamadığım, garip bir eksiklik.

"Of..."

Şortumu çıkarıp benim için çıkardığı eteği giydim. Makyaj masasının aynasının karşısına geçip saçlarımı tarayıp düzelttim.

Yansımama takıldı gözüm. Bende, değişiklik vardı. Vampir olduğum yaşımda görünmüyordum. Daha olgundum.

Nasıl bir yerdeyim ben? Hissetmiyordum. Vampir tarafımı da cadı tarafımı da hissetmiyordum! Ne çeşit bir büyüydü bu? Küçük bir enerji dalgası daha içimden geçti.

Aynadaki yansımama çevirdim gözlerimi. Gülümsedim. Carval beni bekliyordu.

Yatak odasından çıkıp merdivenlere yöneldim. Sanki, evin her yeri kafamın içindeydi. Adımlarım istemsizce mutfağa yöneldi. Carval buzdolabını açmış bir şeyler atıştırıyordu.

Bir Melez'in Hikayesi:Elisa WocietHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin