Anonim: Gözlerim sonsuza dek kapanana kadar seni seveceğim.
Anonim: Kalbim hep seni isteyecek
Anonim: Bir bakacağım kalbim atmayacak sen geleceksin ve beni hayata döndereceksin
Anonim: Gökyüzünde ne kadar yıldız varsa ondan daha fazla seviyorum se...
Üzerimi giyinmiş shawnı bekliyordum. Yarım saat önce giyinmiştim . Çok fazla süslenen bir kız değildim hiç de öyle olmadım zaten .
Siyah yırtık kot pantolon ve sarı üzerine küçük NASA amblemi bir sweatshirt vardı üzerimde . Saçlarımı ikili örmüştüm. Kapı çaldığında bağdaş kurarak oturduğum koltuktan inip kapıyı açtım.
Başını eğmiş ayakkabılarına bakan bir adet yakışıklı shawn vardı. Gerçekten yakışıklı. Birbirine girmiş saçlarına hep dokunmak istiyorum. Ellerimi saçlarına daldırdım. Yumuşak. Hemde çok .
Kafasını kaldırıp yüzüme baktı. Ellerimi saçlarından çekip gülümsedim. O da gülümseyip inci gibi dişlerini görmemi sağladı.
Sadece özleyen kişi o değildi. Bunca yıl eksik kalmış bir yanım hep onun yanımda olmasını istiyor. Hiç gitmesin.
Beline sarıldım. Birilerine sarılmayı severim ama sarılabileceğim birisi olamadığı için sarılamamıştım kimseye.
Ellerini belimin iki yanına koyup sarıldı sıkıca. Ayrılıp yüzüne baktım. Saatlerce bakabileceğim yüze sahipti. Elimi tuttu .
"Hazırsan gidelim ?"
Kafamı olumlu anlamda sallayıp eve girdim . Koltuğun üzerine koyduğum küçük şeffaf sırt çantamı sırtıma takip masanın üzerinde ki telefonumu aldım. En son televizyonu da kapatıp kapıya geldim. Shawn elinde koyu yeşil montumu tutuyordu.
Gülümseyip ayakkabılarımı giydim . Sırt çantamı çıkarıp Shawn' a verdim . Elindeki montu giydim ve çantamı tekrardan aldım. O ise dışarı çıkmıştı. Kapıyı kilitleyip yanına gittim. Kolunu omzuma koydu ve yürümeye başladık.
--
" Bak burda da böyle olmuştu. "
Ne mi oldu? Shawn'ın annesi ile Shawn'ın bebeklik fotoğraflarına bakıyorduk. Yemeği yemiştik . Babası ve Shawn bulaşık işini hallederken bizde kardeşi ve annesi ile bebeklik fotoğrafına bakıyorduk.
O. O tatlıydı . Hemde çok . Kafasında olan beyaz şapka onu daha da tatlı yapıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tam bir şey diyordum ki elinde köpüklü bir tabak ve önünde bulaşık önlüğü olan sevgilim girdi. Söylemiş miydim ? O çok tatlı .
"Anne lütfen fotoğrafları gösterdim deme ."
"Tamam. Gösterdim. "
Bıkkınlıkla elindeki tabağı sağa sola salladı.
" Ben yokmuşum gibi gösterebilirsin "
"Zaten öyle yapacaktım. Şimdi git bulaşıkları hallet sonra da kurabiyelerden getir. "
Son kez yüzüme baktı ve gülümseyerek içeri girdi. Tanrım onu kendi evimizde bulaşık yıkarken hayal ettim. Ben masada oturup onu izlerken o da bulaşıkları makineye diziyordu. ( Medya da var . ) O mükemmel.
--
"Gerçekten mi ?"
Elimdeki mükemmel ötesi kurabiyeye baktım. Bunu Shawn mı yapmış. Tekrardan o mükemmel. Shawn başını yere eğmiş kurabiyeyi yiyordu. Bir dakika ne ? O utandı mı?
"Eline sağlık Shawnie "
Kafasını kaldırıp;
"Ne dedin ? Bir daha de bakayım?"
"Eline sağlık Shawnie dedim "
"Senin Shawnie diyen ağzını mıncıklarım . "
Utanma sırası bendeydi galiba.
Biraz daha oturup Shawn beni eve bırakmıştı. Bir kaç saat sonra yağmur başlamıştı. Salonda oturuyordum ve kapının açılması gibi bir ses geliyordu. İlk başta yağmur dedim ama sonra kapı açılma sesi geldiğinde telefonumu alıp odama girdim ve Shawn'ı aradım. Umarım çabuk gelirsin umudum.
•••
Hoaydaaaaaa falan hwksjwksjwkw. Bir sonraki bölüm en sevdiğim bölüm olacak gibime geliyor. :))
