Hikaye 27: Büyük Taşlar

995 58 13
                                    

        Okuyacağınız gerçek öykü, Kellog Business School'da (Northwestern Üniversitesi) iş idaresi mastır öğrencileri ile Zaman Yönetimi dersi profesörü arasında geçer.

        Profesör sınıfa girip karşısında duran dünyanın en seçme öğrencilerine kısa bir süre baktıktan sonra "Bugün Zaman Yönetimi konusunda deneyle karışık bir sınav yapacağız" dedi.

        Kürsüye yürüdü, kürsünün altından kocaman bir kavanoz çıkardı. Arkadan kürsünün bir düzine yumruk büyüklüğünde taş aldı ve taşları dikkatle kavanozun içine yerleştirmeye başladı. Kavanozun daha  başka taş almayacağına emin olduktan sonra öğrencilere döndü ve;

        "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu. Öğrenciler hep bir ağızdan:

        "Doldu" diye cevapladılar.

        Profesör:

        "Öyle mi?" dedi ve kürsünün altına eğilerek bir kova mıcır çıkarttı. Mıcırı kavanozun içine yavaş yavaş döktü. Sonra kavanozu sallayarak mıcırın yerleşmesini sağladı. Sonra öğrencilerine dönerek bir kez daha:

        "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu.

        Bir öğrenci "dolmadı herhalde" diye cevap verdi.

        Doğru dedi profesör ve yine kürsünün altına eğilerek bir kova kum aldı ve yavaş yavaş tüm kum tanelerini taşlarla mıcırların arasına nüfuz edene kadar döktü. Gene öğrencilerine döndü ve;

        "Bu kavanoz doldu mu?" diye sordu. Tüm sınıf bir ağızdan,

        "Hayır" diye bağırdılar.

        Güzel dedi profesör ve kürsünün altına eğilerek bir sürahi su aldı ve kavanoz ağzına kadar doluncaya dek suyu boşalttı. Sonra öğrencilerine dönerek; "Bu deneyin amacı neydi?" diye sordu.

        Uyanık bir öğrenci hemen:

        "Zamanımız ne kadar dolu görünürse görünsün daha ayırabileceğimiz zamanımız mutlaka vardır" diye atladı.

        "Hayır" dedi profesör. "Bu deneyin esas anlatmak istediği EĞER BÜYÜK TAŞLARI BAŞTAN YERLEŞTİRMEZSEK KÜÇÜKLER GİRDİKTEN SONRA BÜYÜKLERİ HİÇBİR ZAMAN KAVANOZUN İÇİNE KOYAMAZSIN gerçeğidir."

        Öğrenciler şaşkınlık içinde birbirlerine bakarken profesör devam etti: "Nedir hayatımızdaki büyük taşlar? Eşiniz, çocuklarınız, sevdikleriniz, arkadaşlarınız, eğitiminiz, haylleriniz, bir eser ortaya çıkarmak, başkalarına faydalı olmak, onlara bir şey öğretmek!

        Büyük taşların belki de bunlardan birisi, belki de birkaçı belki hepsi. Bu akşam uykuya dalmadan önce iyice düşünün ve sizin büyük taşlarınız hangileri iyi karar verin. Bilin ki büyük taşlarınızı kavanoza ilk olarak yerleştirmezseniz hiçbir zaman bir daha koyamazsınız, o zaman ne kendinize ne çalıştığınız kuruma ne de ülkenize faydalı olamazsınız. Bu da iyi bir iş adamı, gerçekten de iyi bir adam olamayacağınızı gösterir..

Başarı ÖyküleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin