SAF

3_ "Görücülerim İkoşcuğumu kurtardılar!"

Medya; Elif Demir.

Bu arada bölümlere sinir katıyorum artık. En altta belirttim.

*****

İlknur Kızıl...

Ben aslında; babasının biriciği, annesinin ciğeri, Metesinin de İkoşcuğuyum. Fatih'in igoannesi, Sena'nın kankası, Kaan'ın sıra arkadaşıyım. (Burdan birine gönderme yapmış olabilirim. 😝😝)

Şu an ise, düşmekte olan bir kız...!

Ayağımın kayması sonucuyla, merdivenden düştüm. Yere doğru inişe geçtiğimi sanıyordum ki; tutunduğum kaslı kollar sayesinde düşmediğimi anladım.(her ne kadar klişe olsa da bence yazmadan da olmazdı.)

Şaşkın şaşkın beni tutan kişiye bakıyordum. Onun burada ne işi vardı? Okulda yeteri kadar rezil olmuştum zaten, bir de evimde rezil oluyordum.

Kaan beni yere bırakınca, Elif'le göz göze geldik. Gülümseyerek kafamı önüme eğdim. Çünkü Fatih'in onu sevdiğini bildiğim için, tuhaf hissediyordum.

Nedenini bilmiyordum. Ama ona karşı bir değişiklik vardı içimde sanki. Belki bunun sebebi Fatih'ti. 

Ortamı kasvetli bir hava etkisi altına alırken, bakışlarımı kaldırdım. Ve annemle yaşıt olduğunu düşündüğüm bir kadınla göz göze geldik. Bu kadın Gaye dediği kadın olabilirdi. Ve Elif'e de benziyordu. Annesi olabilirdi.

Elimde hissettiğim sıcaklıkla bakışlarım ellerime indi. Kaan'la ellerimizin arasından, yalnızca santimler vardı. Ve sıcaklığın nedeni de buydu.

Bakışlarımın yönü bu defa yüzü oldu. Ve onun da bana baktığını görünce gülümsedim. Sonra da bir iki adım geriledim.

"Aaa! Görücülerim İkoşcuğumu kurtardılar!" Mete'min olaya olan geç tepkisiyle, kahkaha atmamak için kendimi sıkmaya başladım.

Ancak, annem, Elif, ve adının Gaye olduğunu tahmin ettiğim Elif ve Kaan'ın annesi kahkaha atmaya başlamıştı. Mete'nin yanındaki kızda, kollarını göğsünde birleştirerek , "Mete ben sana küstüm!" dediğinde, kendimi tutamayıp bastım kahkahayı.

Mete gülümseyerek, minik kıza sarılırken kapının sesini duymuştum.

⏰⏰⏰

Biz gençler olarak hep beraber, bahçedeki çardakta oturuyorduk. Ailelerimiz daha önceden tanışıyorlarmış. Daha doğrusu Mete ve İkra aynı anasınıfına gidiyorlarmış.

Ve Mete'm, İkra'nın saçını yolmuş. Sonra İkra'da, Mete'min çantasındaki her şeyi ortalığa saçmış. Ve öğretmen de doğal olarak aileleri aramış.

Annem ve Kaan'ın annesi Gaye Teyze bunları kandırmak için akşama görücüye geliyoruz demişler.

Bu kadar! Bizim veletler sayesinde Kaan'ı biraz daha tanıyabilirdim. Ama şu an hepsi ayrı şeyler uğraşıyordu.

Elif elindeki telefonuyla uğraşıyordu. Arada bir bakışlarını kaldırıp, meyve suyunu yudumluyordu.

Fatih'in ise bakışları -çaktırmamaya çalışsada ben görüyordum- Elif'in üzerindeydi. Fatih'i ilk defa bu kadar durgun görüyordum. Ve Kaan'ın ona attığı sert bakışların bununla alakası olduğunu da biliyordum.