Telefonuma gelen 50. mesajı da umursamayarak gaza daha fazla köklendim. Telefonuma atılan mesajlar yetmiyordu, bir de hangi lanetse, arıyordu.
Ekrana bakmadan açtım telefonu.
"Kimsin?"
"Adrian, benim."
"Sürtük?"
Lanet sürtük!
"Angelina." dedi bir hışımla. Lanet, sürtük olduğunu kabul etmiyordu.
"Ne istiyorsun?"
"Sana ihtiyacım var, her zamanki yere gel."
"Asla!"
"Ve burada o, aradığın burada. Bekliyor olacağım." dedi ve telefonu kapattı.
Lanet olsun!
Aradığım neydi acaba?
Gaza daha fazla yüklendim ve her zamanki yere doğru sürdüm.
Mekana gelince arabamı hızla parkettim ve baygın ve kendimden emin adımlarla içeri girdim.
Evet, kendimi beğenmeyi sevmezdim. Ama çekiciydim yani. Tanrı biliyordu sonuçta.
Angelina'nın olduğu masaya hızla oturdum ve öldürücü bakışlarımla buluşturdum.
"Ne istiyorsun?"
"Senin olan bir şey var bende."
"Sende kalsın."
"Emin misin?" eliyle hızla arkamdaki masayı gösterdi. Dönme tenezzülünde bulunmadım. Ama o hoş sesten sonra yalnızca kafamı değil tüm bedenimi o tarafa doğru savurdum.
O vardı, evet evet.
Şu altıma almak istediğim, tek gecelik heves olan kız. Ah, beni zevke sürükleyen kız.
Mavi gözleri ile gözlerim buluştu. Hiçbir tepki vermeden önüne döndü. Ah, boş duvara bakar gibi bakıyordu.
Tanrı aşkına, tüm kızlar bana ağızlarının suyunu akıtarak bakarken, bu neden onlar gibi yapmıyordu?
Bu ilgisiz, umursamaz bakışlar, bu ses, bu gülümseme beni anlayamadığım bir şeye sürüklüyordu, bu kızı sanki tanıyordum.
Tanısaydın belki de gözlerini unutamazdın.
İçimdeki ses haklıydı. Mavi veya yeşil göz rengini sevmezdim, bana saçma geliyordu. Yani hoş gelmiyordu.
Ama bu kızın gözlerinin rengi beni kendi içine hapsediyordu. Daha da derine çekiyordu.
Gözleri çok güzel olan bir sürtük.
Mırıldanmalarımı Angelina duymuş olacak ki sahte bir kahkaha patlattı.
"Bunu istediğimi nereden biliyordun?"
"Ah, bilmemem aptallık olurdu. Tüm popülarüte sizi konuşuyor."
Popülarüte ismini biz istemiştik. Güzel seçimdi doğrusu.
"Bizi mi?"
"O kızla seni. Sevgili olduğunuzu konuşuyor herkes!" sonlara doğru bağırdı. Bu da benim gerilmeme sebep oldu.
Aptal sürtük.
Angelina çantasından bilgisayarını çıkardı ve benim önüme koydu.
"Yakışıklı popüler, seksi bir güzelle görüldü. Adrian Marson, aşık mı oluyor dersiniz? Evet, onları tebrik ediyoruz. YILIN AŞIKLARI!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Tanrı
Romance''Ah, sen kim olduğunu sanıyorsun küçük hanım?'' ''Sen kim olduğunu sanıyorsun aslında bay yürüyen ego?'' ''Ben sana ne istersem onu yaptırırım, benimsin, başkası olamaz. Ama sevgilin değilim, bayan Küçük Tanrı.'' Sustu. ''Benim olur musun bayan Küç...