4

304 40 39
                                    

Louis psikoloğuyla konuşurken bir yandan da onun resmini çiziyordu.

"Diğer insanların göremediği bir şey görüyorum."

"Ne gibi şeyler?"

"Bir insan. Sanırım erkek."

Bir süre bakıştılar. Dr. Gachet onun konuşması için gözlerine bakıyordu. Louis mesajı almış gibi omuzlarını aşağıya düşürdü.

"Yeşil gözleri var ve uzun saçları. Kıvırcıklar ve o kadar güzeller ki. Bir kız gibi zarif. Yaz gününde parıldayan güneş gibi. Öyle canlı ve doğal."

"Seninle hiç konuştu mu?

"Evet, birkaç cümle."

"Pekala, durum düşündüğümden de kötü." dedi Dr. Gachet yerinden kalkarken.

"Hey, dur! Resmi bitirmedim."

"Sonra da tamamlayabilirsin Louis. Daha çok beraber olacakmışız gibi görünüyor" dedi acı bir tebessümle. 

Louis sinirle ayağa kalktı ve eşyalarını da alıp evden çıktı. 

Çevresindeki insanların nefretine dayanamayıp buraya gelmişti ama durum pek de iyi gözükmüyordu. O sadece kendi halinde resim yapan bir adamdı. Daha fazlası değildi. 

Evine girdiğinde hızla eşyalarını attı ve koltukta oturmaya başladı. 

Arkasından gelen sesle birlikte güvenle gözlerini kapattı. Şu an ona çok ihtiyacı vardı. Onun kim olduğunu bilmiyordu. Adını bilmiyordu. Gerçek olup olmadığını bile bilmiyordu. 

Sadece birileri tarafından sevilmek istiyordu ve bu adını bile bilmediği güzel erkek isteyerek yanına gelen tek kişiydi. 

"İşe yaramayacağını biliyorsun değil mi?" dedi kıvırcık saçlı olan.

"Yani şu psikolog işi." diye ekledi.

Louis, onun yeşillerine bakmaya devam etti.

"Seni hiçbir zaman yalnız bırakmayacağım çünkü."

Louis yavaşça arkasını döndü. Yeşiller doğrudan ona bakıyordu ve bu Louis'nin düzgün düşünmesini engelliyordu.

Kıvırcık saçlı çocuk arkasını döndü ve gitmek için bir adım attı. Louis'nin aklı başına o zaman gelebilmişti. 

"D-dur."

Kıvırcık saçlı çocuk, Louis'nin konuşmasına sevinerek hemen arkasına döndü. Yüzünde küçük bir gülümseme vardı. 

"Evet?"

"A-adın. Adını merak ediyorum" 

Çocuğun gülümsemesi genişledi ve cevap verdi. 

"Harry."

Louis o kadar kendinden geçmişti ki onun erkek olduğunu düşünemiyordu. Ondan etkilendiği gerçeğini reddedemiyordu ve sadece onu izliyordu. Sürekli göz göze geliyorlardı ve ikisi de bir anlığına gözlerini kaçırıyordu ama sonunda yine gözleri buluşuyordu.

Kapının çalmasıyla ikisi de kapıya doğru baktı ve Louis kafasını geri çevirdiğinde Harry çoktan gitmişti. Sinirle kapıya gitti ve hızla açtı. 

Nick geniş gülümsemesiyle Louis'ye bakarken Louis kapıyı kapatmak için bir hamle yaptı. Nick hızlı davrandı ve ayağını kapının arasına koydu. Louis ondan daha büyük olmasına rağmen kesinlikle daha küçük kalıyordu ve gücü ona yetmedi. Nick ayıplar gibi bakarken rahatça içeri girdi. Louis şaşkınlıkla ona bakarken Nick ortada duran koltuğa uzandı. 

"Misafirlerine hep böyle mi davranıyorsun Louis Tomlinson?"

Louis yere attığı eşyalarını toplarken cevap verdi. "Misafirlerim olmuyor genellikle."

Nick büyük bir kahkaha attı. O kadar büyüktü ki yoldan geçen biri bunu duyabilirdi ve birkaç saniye durup Louis Tomlinson'ın evinden kahkaha sesleri mi geliyor diye düşünebilirdi. 

Nick yerinden kalktı ve diğer odalara bakmaya başladı. 

"Şu sakladığın arkadaşın nerede?"

"Arkadaşım falan yok Nick."

Nick hızla onun üstüne yürüdü ve eliyle ağzını kapatırken arkasında bulunan duvara yasladı. Aralarında az bir mesafe varken Nick direkt onun gözlerine bakıyordu. 

"Acınasısın Louis."

Louis'nin gözleri dolarken Nick'e bakmaya devam etti.

"Hiç intihar etmeyi düşündün mü? Kimseye bir faydan yok zaten."

Louis gözlerini kaçırırken ondan kurtulmaya çalışmıyordu. Sadece onu dinliyordu çünkü haklı olduğunu biliyordu.

Nick elini biraz daha bastırırken Louis gözlerini onun gözlerine dikmişti. Nick ona iğrenerek bakıyordu. Genelde bu umrunda olmazdı ama şimdi üzülüyordu işte. İlk defa birinin ondan bu kadar çok nefret ettiğini hissetmişti. Nick'in nefreti elle tutulacak biçime gelmişti ve bunu görmek Louis'yi incitiyordu. 

Sonunda Nick elini çektiğinde direkt kapıya yürüdü ve evden çıktı. Louis ise o duvarın dibinde ağlıyordu.



___________

Diğer bölümlerle kelime sayısının bu kadar zıt olması... Yine uzun değil ama idare eder işte fblşksfms 

Kitabın sonunu falan tamamen zihnimde tasarladım ama o sona nasıl geleceğimi bilmiyorum şu ilham perileri denen şeyin gelmesini bekliyorum aylardır artık yeter 

REKLAMLAR 

Diğer kitaplarıma da bakabilirsiniz falan öptmcnmbb

A painterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin