.10.

3.2K 272 146
                                    

Baekhyun
Bay Park, sizden geçen günkü davranışımdan dolayı özür dilemek istiyorum

Chanyeol
Ah, bu sorun değil, Bay Byun
Siz de insansınız, bunun olması gayet doğal
Sizi bu yüzden asla yadırgamam
Asla

Baekhyun
Teşekkür ederim, Bay Park
Beni yadırgamamanız güzel hissettirdi
Sizi özür olarak bir yere götürmek istiyorum
Benimle gelir misiniz?

Chanyeol
Ah, elbette gelirim
Ne zaman gideceğiz?
Ona göre annemi çağıracağım

Baekhyun
Sizi arabamla alacağım Bay Park
Az sonra geleceğim
Anneniz gelinceye kadar bekleyeceğim

Chanyeol
Tamamdır, Bay Byun

***

"Geldim."

Baekhyun, mesajını çektikten hemen sonra sürücü koltuğunda yayılmış ve büyük adamın gelmesini beklemişti. Biliyordu ki tek istediği bir çift kol ve o gece aldığı erkeksi kokuydu. Baekhyun, o zamandan beri tek isteğinin o koku olduğunu biliyordu. Ve bundan asla vazgeçemeyeceğini de anlamıştı.

Chanyeol'ü yanına çağırmasının tek nedeni de buydu ya zaten. Onu kullanmış gibi hissetmesine engel olamıyordu. Hoş bilmiyordu ki uzun adam her ne isterse istesin asla reddemezdi onu. O küçük adam için delirdiğini bir tek küçük adam bilmiyordu.

Derin bir nefes alırken elinde iki kahve kupasıyla yanına gelen uzun adama baktı. Yüzünde o karizmatik ama aynı zamanda oldukça sevimli gülümsemelerinden biri vardı ve Baekhyun, biliyordu ki içten içe eriyordu ona karşı. Yine de bunu belli etme taraftarı değildi hiçbir zaman.

"Bay Byun, camınızı açın lütfen."

Chanyeol rica ettiğinde Baekhyun onu ikiletmemiş ve camı açarak iki kupayı da kavramıştı. Chanyeol ise kupaları verir vermez seri hareketlerle muavin koltuğuna atmıştı kendisi. Camı kapattıktan hemen sonra Baekhyun'un narin ellerinden almıştı kupayı.

İkisi de arabada sessiz birkaç dakika geçirmiş ve sıcak kahvelerini içmişlerdi usulca. Chanyeol sessizliği sevmeyen birisi olsa da Baekhyun'un kokusunu arabanın her yerinden alabiliyordu ve bu onu fazlasıyla mutlu hissettiriyordu.

"Kahve için teşekkür ederim. Tam da sevdiğim gibi olmuş. Şekersiz ve sütlü." Baekhyun yanındaki adama kaçamak bakışlar atarken dediğinde Chanyeol de utançla gülümsemiş ve aslında kendisinin olan kahveyi ona verdiğini anlamıştı. Sabahtan beri neden bu kadar tatlı bu kahve, diye geçiriyordu aklından oysa.

"Ah, benim de en sevdiğim odur. Beğenmenize sevindim."

Baekhyun arabayı çalıştırmış ve sakince sürmeye başlamıştı, uzun adam onunla konuşurken. Birkaç şeyden daha bahsettikten sonra artık birbirlerinin en sevdikleri şeyler hakkında ikisi de hafızalarını doldurmuşlardı.

***

Baekhyun arabayı, durduğunda uçurumun kenarındaki bir kulübeye gelmişlerdi. Chanyeol merakla kulübeye bakarken Baekhyun cebinden anahtar çıkartarak arabayı durdurmuş ve onun kapısını açarak kendini dışarı atmıştı. Chanyeol de onu takip etmişti usulca. Küçük adamın dolduğunu hissetmişti.

Birlikte kulübenin tahta ve eski kapısının önünde dururken Baekhyun bir nefes almış ve içeri girmişti. Chanyeol ise içinin pis olmasını beklediği kulübenin sıcak bir ev ortamına sahip olmasına sevinmişti. Ta ki kenarda Baekhyun ile öpüşen bir sarışın adamın olduğu fotoğrafı görünceye kadar. Fotoğraf ve çerçeve yerde bir kenarda kırılmış olarak dursaydı eğer kesinlikle mutlu olurdu ama sapasağlamdı.

Monachós Patéras [chanbaek°texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin