9

380 34 14
                                    

prdsdef 📷 @jinyoung_0922jy @bambam1a

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

prdsdef 📷 @jinyoung_0922jy @bambam1a

700.345 beğeni

prdsdef @jinyoung_0922jy

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

prdsdef @jinyoung_0922jy

356.890 beğeni

prdsdef @jinyoung_0922jy @bambam1a

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

prdsdef @jinyoung_0922jy @bambam1a

889.988 beğeni

Jaebum'un etiketlediği fotoğraflara baktıktan sonra telefonu masaya koyarak bakılarımı karşımda oturan Jaebum'a çevirdim.

'Yine instagramını benim fotoğraflarımla doldurmuşsun.' Dedim yüzümdeki gülümsemeyle. Bakışlarını  birkaç saniyelik de olsa bilgisayardan kaldırarak gözlerini devirip tekrar yaptığı işe döndü. Onun bu haline sırıtarak tekrar konuştum.

'Neden buraya geldiğini söylemedin.'

'Jinyoung sence mezun olduğum okula hangi nedenle tekrar geliyor olabilirim.' Dedi bayık bakışları eşliğinde.

'Hmm bir düşünelim, Youngjae için olabilir mi?' Dedim muzipçe sırıtarak.

'Tabii o da var ama bugün tıp fakültesinden-'

'Ah üzgünüm seni beklettim.' Yanımdaki sandalyeye oturan bedenle birlikte gözlerimi şaşkınlıkla açarak sordum.

'Senin burada ne işin var?' Beni daha yeni fark ediyor olmalıki gözlerimizin buluşmasıyla yüzündeki gülümseme çoğaldı.

'Senin burada olduğunu bilseydim derse girmezdim Jinyoung-ah.' Sözlerine karşılık gözlerimi devirerek Jaebum'a ithafen konuştum.

'Ben derse giriyorum sonra görüşürüz.' Hızlı adımlarla yanlarından uzaklaştıktan sonra derin bir nefes alarak adımlarımı yavaşlattım. Çok geçmeden biri kolumdan tutup beni boş sınıflardan birine soktuğunda tepki vermeye vakit bulamadan sırtım duvarla buluştu. Karşımda gördüğüm kişiyle birlikte içimde oluşan rahatlamaya anlam veremesemde sinirle soludum.

'Senden kaçıyorum ama sen ısrarla peşimden geliyorsun. Söylesene derdin ne senin!'

'Sensin.' Dedi gevşekçe gülümseyerek. Beni duvara hepseden kollarından kurtularak kapıya ilerlerken konuştum.

'Kapa çeneni Mark.'

'Hey bekle. Bak, biliyorum benden hoşlanmıyorsun ama en azından beni tanımak için çaba gösteremez misin?' Kapı kolundaki elimi çekerek bedenimi Mark'a çevirdim.

'Seni tanıyorum bu yüzden çaba sarfetmeme gerek yok.'

'Hayır tanımıyorsun. Sadece insanların benim hakkımda söylediği saçma sapan söylentileri biliyorsun. Lütfen, bana bir şans tanı.'

'Neden bana bu kadar taktın ki.' Dedim sıkıntıyla. Cidden, neden birden bire etrafımda dolanmaya başlamıştı ki.

'Bilmiyorum. Daha birkaç gün önceye kadar senden haberim bile yoktu. Fakat şuan sürekli kendimi senin yanında olmak isterken buluyorum.'

'Pekala.' Dedim yenilmişlikle. Ne de olsa peşimi bırakmayacaktı

'Gerçekten mi?' Dedi sevinçle. Her ne kadar bu sevimli hali hoşuma gitse de aksi bir ses tonuyla cevapladım.

'Eğer daha fazla konuşmaya devam edersen o şansı kaybedeceksin seni aptal.'

'Tamam, tamam sustum.'

'Sonra görüşürüz.' Yüzümde istemsizce oluşan küçük gülümsemeyle boş sınıftan çıkıp dersimin olduğu sınıfa ilerledim.

Instagram | MarkjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin