Instagram | Markjin

24

DM

mark_tuan: Bir haftadır seni göremiyorum ve aşırı derecede seni çok özledim 😍

jinyoung_0922jy: Biliyorum ben de seni özledim fakat finaller özlemimden daha önemli kusura bakma ☺️

mark_tuan: Cidden mi?

mark_tuan: Hayal kırıklığına uğradım şuan 😩

jinyoung_0922jy: İnan bana umrumda olmasını isterdim fakat Bay Yi'nin dersine çalışmak zorundayım

jinyoung_0922jy: Seni seviyorum sonra görüşürüz 😘

mark_tuan: Tanrım resmen görmezden gelindim

mark_tuan: Bu kabul edilemez

mark_tuan: Yanına geliyorum Park Jinyoung

***

E

vden öyle bir çıkmıştım ki evlerine geldiğimi yeni fark ediyordum. Sabırsızlıkla kapının açılmasını beklerken hışımla açılan kapıyla birlikte üzerine üç beden büyük gelen sarı polarlı, dağınık saçlı ve gözlerindeki gözlüklerle bitik halde duran sevgilimde gözlerimi gezdirdim. Beni burada görmesinin verdiği şaşkınlıkla gözleri açılmış tepki vermeden gözlerini üzerimde gezdirirken onun bu şaşkınlığından faydalanarak içeri girip kapıyı ardımdan kapatıp özlediğim bedeni kollarımın arasına çektim. Kokusunu derince içime çekerken yavaşça Belimdeki ellerimi yanaklarına çıkartarak dudaklarına kısa bir öpücük kondurdum.

'Senin ne işin var burda?' Sonunda konuşmaya karar veren Jinyoungla birlikte üzerimdeki kabanı çıkartıp askılığa asıp adımlarımı mutfağa yönlendirirken cevapladım.

'Seni özlediğimi söylemiştim.' Bu dolabını açarak içine baktığımda karşılaştığım boş dolaplar birlikte yüzümü buruşturup dolabı kapattım. Hızla elime telefonu alıp iki tane büyük boy pizza sipariş ettikten sonra hala karşımda dikilmekte olan sevgilime baktım.

'Biraz ara vermelisin Jinyoung-ah. Bu kadar çok kendini mahvetmen iyi değil.' Yorgun bedenini çekiştirerek koltuğa otutturup kendime çekerek göğsümde yatmasını sağladım. Anında kollarıyla belimi sararken onun bu haline gülümsedim.

'İkimiz için pizz sipariş ettim yedikten sonra birlikte uyuyalım.'

'Ama Mark daha çalışmam gerekiyor.'

'Hayır gerekmiyor. Saat çoktan gece yarısını geçti artık uyuman gerekiyor.' Hoş kokulu saçlarına ufak bir öpücük kondurduğumda zil de çalmıştı. Gülümseyerek yanından kalkıp kapıyı açmaya gittim. Parayı ödeyip teşekkür ettikten sonra hızla içeri geçerek sıcak pizzaları masanın üzerine koydum.

Çok geçmeden her ikisi de bittiğinde Jinyoung'u elinden tutup çekiştirerek bu sefer odasına yöneldim. İçeri girer girmez kendini çift kişilik yatağına attığında gülümseyip bana uygun olan kıyafetleri giyip yanındaki yerimi aldım. Jinyoung'un çoktan şu kısa sürede uykuya dalmış olduğunu gördüğümde yüzümde oluşan gülümsemeye engel olamayarak alnına küçük bir öpücük kondurup belindeki kollarımla bedenini kendime doğru çekip huzurlu bir uykuya geçiş yaptım.