AŞK HİKAYESİ

14.BÖLÜM

MULTİ:Aliye özel klip

Aliyi itip, gitmek için arkamı döndüğümde Serkan  ve Cemre dahil tüm okulun bizi izlediğini gördüm. İşte bu korkunçtu. Hemen koşarak oradan uzaklaştım. 

*** 

Arabayı en yakın sahil kenarına çektim. Arabadan kendimi atarak, ciğerlerimi deniz havasıyla doldurdum. Demin olanlar çok fazla garipti. Kafam iyice karışmıştı. Düne kadar yüzüme bakmayan iki çoçuktan biri beni öpüyor, biriyse bana yakın olmaya çalışıyordu. Ahh kafayı yiycem! Belkide beni kullanıyorlar sadece. Birbirlerine güç gösterisi yapmak için. Ben onların oyuncağı değilim. Kendimi kullandırmayacağım!.  Gerizaklı! Beni nasıl öper ya! Benim unutmam lazım, bu öpücüğü silmem lazım aklımdan. Arabaya atlayıp karşıma çıkan ilk barın önünde durdum. İçeri girip herşeyi unutana kadar içmek istiyordum. 

CEMRE'NİN AĞZINDAN

Off Serkan off yine nerde başını beleya soktun? Arabayla karanlık dar sokaklar arasında geziyor, her künce bucağa bakıp Serkan'ı arıyordum. Neyseki çok gitmeden bir köşede oturmuş elinde içki şişesi yüzü başı dağılmış bir adam gördüm. Arabadan inip, yanına yaklaştım

Cemre:Pardon! ben sevgilimi arıyordum da, görmüş ola bilirmisiniz?

Diye sordum acıyarak bakan gözlerle. Serkan ayağa kalkarak, bana sıkıca sarıldı. Ne kadar kızgın olsam da yine de onu itemiyordum.

Serkan:Özür dilerim!

Dedi ağlamaklı ses tonuyla. Yüzünü elimin içine aldım

Cemre:Kim yaptı bunu?

Diye sordum. Yaralarına hafifçe dokunarak. Serkan benden uzaklaşıp 

Serkan:Ne önemi var!

Diyerek arabaya bindi. 

**** 

Serkan'nın evinin önüne de arabayı durdurdum. Yol boyu hiç konuşmamıştık. Arabadan inip Serkan'ın inmesine yardım etdim. Eve girip Serkan'ı odasına çıkarttım. Serkan yatağa uzanınca üstünü örtüp gidiyordum ki, Serkan kolumdan tutup, beni durdurdu.

Serkan:Gitme!

Biliyorum burda kalmamam lazım ama onu bu halde bırakmakta hiç içime sinmiyordu. Serkan'ın yanına uzandım. Serkan başını göğsüme koyup uykuya dalarken bende ona sıkıca sarılıp, saçını okşayarak gözlerimi kapattım. 

EYLÜL'ÜN AĞZINDAN

Garson:Hanımefendi kapatıyoruz mekanı! Kalkar mısınız!

Başımı masanın üzerinde birleştirdiğim kollarımın üzerinden kaldırıp bir saatir tepemde konuşan adama baktım. Nedeni bilmiyorum ama suratını görünce sesli gülmeye başladım. Adam sinirlenip kolumdan tuttu. Beni kaldırmaya çalışıyordu

Eylül:Bırak beni gerizekalı!

diye adama bağırıyordum. Sesime bir adam çıkıp

Ali:Bu ne gürültü!

diye bağırınca garson kolumu bıraktı. Başımı yeniden masaya koyup, gözlerimi kapattım. 

*** 

Garsonun yine kolumdan tutarak, beni ayağa kaldırınca gözlerimi açtım. Gülümseyerek

Eylül:Yaa sen Aliye ne kadar benziyorsun ya!

Diyerek yine gülmeye devam ettim. Biri sanki gözlerime blur effekti vermişti. Gözlerimi defalarca açıp kapama rağmen hala bulanık görüyordum.