AŞK HİKAYESİ

15.BÖLÜM

Uzun bir aradan sonra hepinize merhabalar bu yıl okullar başladığından beri lgsden dolayı hiç doğru düzgün yb atamamıştım ama artık nihayet şu lanet sınav bitti ve artık geçen yaz olduğu gibi yb atmaya başlıcam ztn profilimde de yeni bölüm günlerini yazdım ordan da hangi gün hangi kitabın ybsinin geliceğini bulabilirsiniz bu zmn içersinde bana çok anlayışlı davrandınız bunun için hepinize çok teşekkür ediyorum benim wattpadde olmadığım zamanlarda baya mesaj atanlar olmuş mesajınızı gördüm cvp vermek de çok istedim ama bnm e-postamda bi sorun olduğu için ben sizin mesajınızı görüyorum ama cvp veremiyorum bunun için bi instagram hesabı açıcam ordan bana msj atabilirsiniz ben ınstagram hesabını açınca size ınstagram hesabının adını veririm herneyse ben yine çok konuştum iyi okumalar

EYLÜL'ÜN AĞZINDAN

Asansörün kapısı açılınca dışarı çıkıyordum ki Ali

Ali:Yukarı mı çıkıyorsun?

diye sordu. Aliye diktim gözlerimi

Eylül:Tabii ki! Serkan'ı yalnız bırakacak değilim!

Ali hiç bir şey demese de cevabımdan hoşlanmadığı yüzünden belliydi. Aliyi sinir etmekte ayrı bir güzel diye düşünürken gülümsedim. Serkan'nın yanına oturdum. Elini tutarak

Eylül:Merak etme iyi olacak!

dedim gülümseyerek. Serkan yere diktiği gözlerini, gözlerime dikti

Serkan:Teşekkürler yanımda olduğun için! Elimi tuttuğun için

Eylül:Ben her zaman varım! burdayım! yeter ki sen iste, hep tutarım elinden!

Serkan:Hep mi?

Eylül:Hep!

MERAL'İN AĞZINDAN

Huhuuuu bu gece dans, bu gece renk. Bu gece parti, bu gece benim gecem. Mert bey sana öyle şeyler yapacağım ki, beni aldatdığına pişman olucaksın. Arabayı kulanırken aynı zaman da müziği son ses açıp, bağırarak şarkı söylüyordum. Mekanın yanına varınca arabadan inip, mekana girdim. Kızların beni görünce el sallamasıyla, onların yanına gittim. Çok geçmeden Mert içeri girince daha çok eylenmeye dans etmeye başladım. Yanında Eylül'ün mavisinide getirmişti. Bu ikisi ne alaka ya? diye düşünürken, Mert'lerin masasına 2 tane kız geldi. Bunlar kim be! kıza bak ya nasıl sarılıyor Mert'e. Hele sen bir Aliye bak! Eylül görürse yolar bu kızı da, Aliyi de. Farkında değil Eylül, ama yavaştan gidik bu oğlana. Telefonumu çıkarıp Ali ve kızın samimi bir pozunu yakalayıp Eylül'e gönderdim. Eylül'ün suratının halini düşününce sesli gülmeden edemedim. Şimdi açmıştır o yeşil gözlerini, yavaştan kıza güzel sözcükler yolluyordur.

EYLÜL'ÜN AĞZINDAN

Serkanla yan yana oturup öyle konuşmadan önümüze bakıyorduk. Telefonumun sesi, ortamın sessizliğini bozunca, bian irkildim korkudan. Gülerek telefonumu çıkarıp bakınca gözlerim kocaman açılmıştı. Bian kendime hakim olamayıp bağırdım

Eylül:Bu ne bee!

Serkan:Bişey mi oldu?

Eylül:Yok ya!

diyerek Serkan'dan uzaklaşıp Meral'i aradım.

Meral:Kıskanç meleğim NABER?

Eylül:Ne kıskancam be mavi odunu!

Meral:Hı hı canım! neden aradın o zaman?

Eylül:Şey! Seni merak ettim! napıyorsun diye? Hem nerdesin sen?

Meral:Bizim mekandayız! Eylül hadi kalk gel, bak kapacaklar çocuğu benden söylemesi!

Eylül:Aslanlar kapsın o kütüğü!