10. Uğur Böceği'nin yeniden ortaya çıkışı.

1.4K 122 27
                                    

"Çok iyi, hadi nasıl çalıştığını görelim."-diye heyecanımı sesime yansıtarak yüksek sesle düşünmüştüm. Silahımı kavrayarak onu bir elektrik direğine doğru sallayıp tutuzdurdum. Ardından kırmızı yo-yó silahımı kendime doğru çektiğimde, o da beni aniden çektiği için, uzun lafın kısası, uçmuştum.

"Ah!...Bundan canlı kurtulursam, Kara Kedi seni öpeceğim..."

Yo-yo'nun beni çekmesiyle bir çatıya inmiştim. Tabi bu arada birkaç yere de çarpmış olabilirim.

"Çok kötü ona söz vermemiştim."

Yo-yu'yu tekrar açıp haritaya baktığımda, Kara Kedi evimin yanından geçiyordu. Silahımı kapatarak belimin etrafına bağladım ve neler olup bittiği hakkında birşeyler anlamak için yere oturdum

"Neden Kedi onunla gitmemi istemedi? Çok mu tehlikeli? Havk Moth'la yüz yüze mi gelecek ve bu yüzden beni güvende tutmak mı istiyordu?

Kafamda olan biten buydu. Derin bir nefes alıp silahımı tekrar belimden alarak, başka bir yere fırlattığımda bu kez daha fazla şansım şansım varmış ki hiçbir şeye çarpmamıştım. Öylece rahat hareket ederek, yavaş yavaş evime geliyordum. Evimin çatısına ulaştığımda, haritayı ve bulucuyu tekrar açtım.

"Neredesin?

Ekrana bakmaya devam ederek fısıldadım, çünkü alıcılar Kara Kedi'in orada olduğunu söylüyordu. Sağa, sola ve diğer tarafa baktım. Nereydi?

Birden bir ses duyduğumda hemen bir yer bularak saklandım. Gizlendiğim yerden mor saçlı bir kızın vardığını görmüştüm. Fakat Akuma'ya benzemiyordu. Daha çok bir mucizeye benziyordu. Kız etrafına bakınarak dikkatlice yakındaki bir eski terk edilmiş eve girdi.

Saklanma yerimden ayrılmaya hazırlanmıştım ama aniden Kara Kedinin sesini duyduğum için durakladım. O da eve girmişti.

"Sessiz ol Marinette, henüz değil"-diye kendi kendime tekrarladım.

Birkaç dakika sonra yüksek bir ses duyduğumda, pencereden atlayarak koşmaya başladım. Yaklaşıp pencerelerden birinden içeri baktığımda, içerde başka bir skandal yaşanıyordu. Kara Kediden korkmuştum doğrusu. Ama fazla telaşa kapılmamak adına, kapıdan girmeye karar verdim.

Kapıyı zorlukla açıp içeri geçyiğimde, yukaridaki kattan başka bir gürültü duyduğum için, merdivenleri düşmemeye dikkat ederek hızla tırmandım. Sonunda en üst kata ulaştığımda, yukarıda üç ayrı kapı vardı. Oyalanmadan ilk kapıya yakınlaşarak bir tekme savurup açtığımda, odada hiç birşey yoktu.

"Uğur böceği?"

Kara Kedinin aniden adımı başka bir odadan seslenmesibi duyduğum gibj hemen olduğum odadan dışarı çıkıp, ikinci kapıyı tekmeleyerek açtım. Burada da diğeri gibi hiç kimse yoktu.

"Uğur böceği, orada olduğunu biliyorum!"

Bu o adamdı. Kulede gördüğümüz kötü adam.

"Saklandığın yerden çık yoksa ortağını ezeceğim."

Üçüncü kapıya yaslanıp yavaşça karanlıktan yararlanarak içeri girdim. Birkaç adım attığımda ayağımı uzun tahta gibi birşeye vurmuştum. Aptal masa.

Akuma sinirlenerek hiddetle, "Uğur Böceği, orada olduğunu biliyorum..."-dedi.

"Ne tesadüf! Kara Kedi de burada. Çık ya da Mucizeni ver."-diye devam ettiğinde panikle heyecanlanarak derin bir nefes aldım.

"10'a kadar sayacağım."-diye akumatize olan kişi devam etti.

"Çıkmazsan Kedinin parmağındaki yüzüğü çıkaracağım."

Benim Küçük Uğur Böceğim (TR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin