Tam iki yıl önce bugün uğruna hayatımı adadığım mesleğin benim için bittiği gündü. Bu zamana kadar polisliğin benim için hep en doğrusu olduğunu düşünmüştüm. Ta ki elimdeki her şeyi bu meslek yüzünden kaybedene kadar.
O gün New York City Polis Departmanında her zamanki sıradan günlerden biriydi ya da en azından ben öyle olduğunu düşünmüştüm .
Kapıdan içeri girer girmez kollarımda hissettiğim kelepçelerin soğukluğu bu günün düşündüğüm kadar sıradan bir gün olmadığını anlamamı sağlamıştı .
Yaşadığım anın şokuyla kelepçelerden kurtulmaya çalışınca kendimi daha da suçlu bir duruma düşürmüştüm.
Henüz ne olduğuna anlayamadan zorla beni sorguya odasına çekmeye başladıkları zaman durumun ciddi olduğunun farkına varmıştım .
" Umarım yaptığınız bu saçma şeyin bir açıklaması vardır Bay Frank. "
" Size açıklama yapacak bir yetkim yok maalesef . Bana sizi acilen tutuklamam emredildi ve bende görevimi yerine getiriyorum . "
Sorgu odasına girdiğimde beni yeni yetme bir polis memurun sorgulayacak olması da ayrıca gururuma dokunmuştu .
Kolumdan tutan Frank beni sandalyeye oturttunduğunda , içinde bulunduğum bu durumu zihinimde çözmeyeceğimi farkettim ve bir cevap almayı umarak konuşmaya başladım .
" Mümkünse artık neyle suçlandığımı öğrenebilir miyim ? "
" Giriş yetkiniz olmayan evrakları elinizde bulundurmak ve bunları paylaşmaktan tutuklusunuz Bayan Allen . "
Yaptığım şeyin bu olmadığını ne kadar anlatsamda kimse beni dinlememişti . Çünkü suçlamayı yapan bizden yetkice üstün biriydi .
O an ne kadar uğraşırsam uğraşayım bu durumdan kurtulamayacağımı anlamıştım . Sözde ellerinde bulunan sahte kanıtlar beni suçlu çıkarıyordu .
Hayatım boyunca uğrunda savaştığım adaletin beni bu duruma düşürmüş olması gülünçtü .
Adaleti kovaladığımı sandığım bu meslekte aslında adalet beni kovalıyordu hemde hiç adil olmayan bir şekilde .
Yanımdaki polis sorgulamadan sonra beni hapishaneye götürdü. Roller değişmişti artık suçlu bendim .
Ve hapiste bulunduğum aylar boyunca ise istediğim tek bir şey vardı o da tüm bunları yaşamama sebep olan kişiyi bulmak ve intikam almaktı .
Günümüz
Güneş ufukta yeniden belirirken biz hala Mark Jones'ın yerini bulmaya çalışıyorduk.
Her zaman yaptığı gibi yine bulunduğu yeri durmaksızın değiştiriyordu . Bir şeylerden kaçtığı belliydi ve ben buna bir son verecektim.
Uzun bir süredir hayatım adeta durmuştu , tek yaptığım Mark Jones'ı aramaktı .
Fakat o bu işte profesyoneldi . Ve bu da beni daha da içinden çıkılmaz bir hale sokuyordu.
Şartlar ne olursa olsun onu bulacaktım ve tıpkı onun bana yaptığı gibi hayatını mahvedecektim . Ancak aramızda bir fark vardı o gerçek bir suçluydu .
