HAYAT

SEVMEK. . .

         Nefes almak kadar kıymetliymiş. Her yeni güne uyanmak gibi umut vericiymiş. Kıştan sonra yazın geleceğine inanmak gibi solan çiçeklerin yeniden yeşermesi gibi yeniden doğmakmış. Sevmek göz göre göre fütursuzca koşmak demekmiş. Sanki hiç bitmeyecek bir yolun sonunda mutluluğu yakalayacağına inanmakmış. Dökülen her yaprakta akıtılan gizli göz yaşları gibiymiş. Kimse bilmesede her saniye özlemekmiş. Bazen kendi hislerinin içinde kaybolurken çıkış bulduğun tek gerçekmiş. Gizli saklı olmasını dilerken içten içe haykırmakmış sevdanı tüm insanlara. İnancının bittiği yerde yeniden inanmakmış hayata. Hiç gitmeyecekmiş gibi gözlerinde dalmakmış rüyalara. Sanki çok yakıındayken bile uzağındaymış gibi boğulmakmış hüznünle. Sevmek büyük konuşmaların ardından geri dönmekmiş. Ben tek başımada yaparım bu hayatta diye cesurca dururken içten içe gitmesin, bitmesin diye dua etmekmiş. Her gece veda ederken sevdiğinin gözlerine her sabah yeniden bakabilmeyi dilemekmiş. Her insanda olan gözlerin onda bambaşka olmasıymış. Kahverengi,ela,yeşil,mavi değilmiş sevgiyi sevgi yapan. Gözlerdeki ışık gözbebeğindeki sevgiymiş sana o gözü anlamlı kılan. Bir gülüşüyle bulutlara uçmak bir göz yaşı akıttığında dünyayı yakmak istemekmiş. Eli eline değince bitmesiymiş bütün hüzünlerin. Dudaklarının arasındaki bir tatlı sözde saklıymış hayatın anlamı. Kollarının arasındayken uçsuz bucaksız bir yolun yolcusu gibi bitmeyen mutlulukmuş. Verdiği sözleri tutmaması , tutamaması değilmiş seni üzen. Onun kalbinin üzüldüğünü görmekmiş senin kalbini yaralayan. Sevmek o demekmiş. Sevmek kendin dışındaki için atan kalp atışıymış. Sevmek sınırsız töleransmış. Sevmek onun aldığı bir nefesle yaşamakmış. Tenin onun tenine kavuştuğunda huzurun en güzel haliymiş. Gözleri gözlerindeyken bambaşka bir dünyanın içinde yaşamakmış. Sınırsızca ve korkusuzca sevmekmiş sevmek. Karşılık beklemeden ona güvenmekmiş. Sanki çok sevdiğin bir romanın son sayfalarına geldiğinde yeniden ve yeniden başlamakmış o romana. Her sayfasında bulduğun güzellikmiş sevmek. Bütün renklerin onda buluşmasıymış. Sevmek onun için kaybetmeyi göze almakmış. Sorgusuzca kabullenmekmiş sana sunduğu hayali.