RASTLANTI

bölüm 4

Nalett olsun bu hayat nalet olsun bu içimde ki velet sevgisine. Bu günü bir şekilde geçirdim şimdi ne mi yapıyorum? Evetttt yürüyorum hahaha çok komik. (Asel iyi misin annem sen ) anne ne be asıl sen iyi misin ( ben senim iyi miyim) bende senim iyi misin ( Hay amk ya iki bilinmeyenli denkleme döndü hayatımız) kolay mı kızım gittik koca okulda en manyak kişiyi bulduk. Yetmedi yan yana oturuyoruz. Ah ah biz ne yapacağız be iç ses? ( Hayırdır Asel hanım. Her boku yerken bana soran yok başımız belaya girince iç ses oh ya valla alkışlıyorum senii) Ne kadar boş yaptın ya telefonum çalıyor sus iki dakka. Ayyyy benim göktaşım arıyor. Kız ben Doruk'u arayacaktım yaaa. Unuttum göktaşım tekrar arıyor bak.

Aşkımmmm. Dorukkk nasılsın sevgilim?
(Keşke bütün sevgililer ÖLSENİZ)

İyiyim hayatım iyiyim de hani arayacaktın sen beni? Daha gideli ne kadar oldu ? Hemen unuttun demek?

Ay saçmalama göktaşım. Benim seni unutmam mümkün mü? Sen aradığında derse girmek üzereydim onun için kapattım. Sonra da hiç fırsatım olmadı emin ol.

Neyse bu seferlik affedebilirim. Ee anlat bakalım alıştın mı Antalya'ya?

Yani alıştım sayılır ama tabiki Ankara gibi değil burası. Sen yoksun Aysu yok. Eski sınıfım yok. Okulum yok. Orda ki arkadaş ortamım yok. Yok yok yok. Hepsi neyse de en çok seni özlüyorum ya. Ne kadar sürecek bu böyle

Üzülme Asel elimizden bir şey gelmez bunu biliyorsun. Hem biraz ayrılık iyi bile gelir bize emin ol.

O ne demek lan öyle. Bana bak Doruk seni öldürürüm. Benden başkasına bakmıyorsun dimi be oralarda?

Asel senin kafan mı dumanlı yavrum? Neler saçmalıyorsun gene yaa?

Sus Doruk sinir ettin beni kapat işim gücüm var bir de seninle uğraşmiyim.

Seni seviyorum çilekli tur-

( Neden suratına kapattın ki sen harbi hastasın çocuk ne güzel aramış hatta seni seviyorum bile diyecekti ki sen odun kapattın suratına) bana bak vallahi intihar edicem sırf sen sus diye. Lan bir dakika sus be çok mu şey istiyorum anlamıyorum ki. ( Nİ BOK YİRSEN YE AMA SAKKIN HA BENE GELME AĞLAMAĞAAA) pehhh

Sinir oldum Doruk'a ya. Salağa bak ayrılık iyi bile gelirmiş. Bu aralar azıcık şüpheli davranıyor ama dur bakalım belki de yanılıyorum.( Vallahi yanılıyorsun ben Doruk'a kefilim ama sana değelimm Asell) Allah'ım gene başladı konuşmaya. Neyse size biraz Doruk'u anlatayım.

Doruk benim yedi aydır sevgilim. Birbirimizi çok seviyoruz. Tanışmamız efsaneydi ya. Hemen anlatayım. Gene bir okul günü spor solununda kendi kendime top oynarken bir taraftan da şarkı çığırıyordum. Sonra bir kahkaha duydum ve Doruk orda oturmuş bana resmen haykırırcasına gülüyordu. Tabi ben durur muyum benim kafam attı birden. Gittim yanına hanım hanııımmm dedim. (Cidden bunu söyledin ya Asel ben sana daha ne diyim) ve bana resmen ekşimiş çikolata yemiş gibi baktı. Bende lafa giriverdim. "Ne gülüyosun lan beyinsiz dümbük"dedim. Ve daha çok gülmesin mi söylediğime. Ulan bir de öyle güzel gülüyor ki namıssızzz offf be çok özledim neyse sonra biz biraz tartıştık ve en son bir teklifte buluştuk. Doruk ile birlikte iddiaya girmiştik. Basket atacaktık. Beş basket atan kazanıyordu ve kaybeden de istediğini yapacaktı. Tabi ben nerden bileyim Doruk müthüş basket oynuyor. Bana da söylemedi zaten iddiadan önce. Haliyle yenildim ona. Ne istediğini sorduğumda da bunu daha sonraya saklıyorum dedi ve gitti. Ben ise o gün kabul etmesem de kapılmıştım rüzgarına. Böyle işte. Bu olaydan sonra da sık sık karşılaşır olduk. Beni her gördüğünde tebessüm ediyordu ve ben tamamiyle aşık olmuştum. Bir zaman sonra da onun bana aşık olduğunu öğrendim. Dünyalar benim oldu tabiii. O iddiadan dolayı kullanacağı hakkını da bana çıkma teklifi ederken kullandı. Aynen şunu söyledi. "Hani benim bir hakkım vardı ne istersem yapacaktın. Senden sevgilim olmanı istiyorum. Bu gülüşün tamamen benim için olsun istiyorum. Saçmalamalarını sadece ben görmek istiyorum. Bu istediğimi gerçekleştirir misin sayın Asel Dağdelen" dedi ve biz tam 7 aydır sevgiliyiz. Allah bozmasın mutluyuz da. Annemler de biliyorlar bu arada. Ohhh yani her şey kebappp. Doruk için işler daha iyi tabi. Annesi de çok tatlı bir kadın yaaa. Canım kayınvalideciğimm. İsmi de Hülya. Offf onu bile özledim ya. Biz normalde çok sık yer değişikliği yaparız. Hala anlamıyorum bir bankacı neden sürekli şehir değiştirsin ki. Neyse anlamış değilim daha da anlamam herhalde. Ama tam üç yıldır Ankara'daydık. Buraya alışmak zor olacak. Ama ilk günden iki arkadaş edindim. Bu bile benim için bir başarı.