O SEN OLSAN BARİİİİ SEN OLSAN BARİ OOOO SEN OLSAN BARİ SEN OLSAN BARİİİİ
Allah'ın cezası alarm ya. Bilerek bu şarkıyı seçtim. Normalde çoğunlukla rap müzik dinliyorum. Böyle şarkılar pek benlik değil. O yüzden de alarm sesim bir pop şarkısı. Neden çünkü duyunca hemen ayaklanıyorum. (Ne garip kızsın Asel yavv) hihihihihihihi biliiiirreeemmm.
Gönderen: Göktaşımmm
Günaydın meleğim:)Allah'ım ya bu güzel mesajla uyanmak da ne güzel oldu. (Günaydın mesajı alan da ne biliiiyyyiimmmm) KUDURR.
Gönderilen: Göktaşımmm
Günaydın cancağızım :)Allah'ım bu mesajdan sonra kalkıp okula gitmek çok zor ya. Hadi önceden Doruk'la aynı okuldaydık da zaman geçiyordu. Ya şimdiii? şimdi öyle mi ya resmen sürüklenerek gidiyorum o lanet yere.
"Asell kızım kalk hadii. Getirme beni gene oraya." " Kalktım anne." " Bismillah kızım iyi misin sen? İlk defa ben söylemeden mi kalktın? Annemm hasta falan mısın acaba? Dur ateşine bakayım var mı. Ateş de yok. Allah Allah." " Ya anne bi dur Allah aşkına. İyiyim ben uyandım sadece kendiliğimden." ( Bak hele tipe bak bi de kafiye yapiyiiii) "Asel söyle annem sen valla iyi değilsin. Hem erken kalktın hem de kafiyeler falan yapıyorsun. " " Anne bak kaşınma valla geri uyurum uyandırıcam diye bakar durursun." " İyi be bir şey demedim. Çabuk hazırlan kahvaltıya gel." "Okiii" o bakış neydi valide sultan. Resmen ağzıma tıktın söylediğimi. ( Kızım sen hala bilmiyor musun annen sevmiyor böyle şeyleri. ) Bak hele tipe bak. Tövbe tövbe sjsjdhjdjdjdj. Zorakide olsa hazırlanabildim. Çantamı da hazırlayıp aşağıya indim. Gece çanta hazırlamak benlik değil. Ne kadar istersem istiyim hiç o tip insanlardan olamadım. Hep işimi son ana bırakır sonra da yetiştiricem diye göbeğim düşer." Günaydın bacım" "Günaydın güzelim." " Ya baba ben diyorum ki okula gitmesem mi bu gün. Hem evde kalıp biraz dinlenirim." " Tabi kızım istersen gitme." "Essah mı baboo." " Evet Asel evet de o ne kız öyle valla güldürdün sabah sabah." " Kal tabi kızım. Malum bugün temizlik var bana yardım edersin. Gitme bence de malum ev büyük. Tek başına zor olacak." " Upsss o zaman ben montumu giyip geleyim ki okuluma gideyim. Malum derslerim var ve çok önemliler." " Noldu kızım hani gitmek istemiyorum demiştin. Bu gün dinlenecektin." " Ayy baba ya ben unutmuşum bu gün fizik olduğunu ondan gitmem lazım." (Allah seni kahretsin Asel. Ulan ikisi de senin fizik sevmediğini biliyor. Selma hanım olmamış bu çocuk. Aldırma şansınız var mı hala?) Bazen seninle konuşunca kendimi deli gibi hissediyorum. ( Öylesin zaten ) ha ha ha ha popişimle güldüm. Duydun mu ? ( Sjdjjdjdbdbncjfb) "Aaaa Asel sen ne zamandır fizik seviyorsun annem? Yalan söylemiyorsun dimi bana?" " Aşk olsun yavv. Fizik sevilmez mi hiç." (Aha çarpıldı) " E hadi o zaman giy montunu çıkalım. Geç kalıcaz."
Allah'ım gene geldim bu okulun önüne. Hadi dün bir şekilde geçti ya bugün? O manyakla ne yapıcam ben? Bittin kızım Asel sen. Vallahi bittin. Bugün olmazsa yarın, oda olmadı ertesi gün ama elbet bir gün. Bismillah çekip girdim okuldan içeriye. Herkes garip garip bakıyor bana. Tövbe yarabbim sen bilirsin neden şeytan görmüş hacı gibi bakıyor bunlar bana. " Selam Asel. Ben Ateş. Orhan'ın arkadaşıyım." (Ulan Asel ne şans var beee. Dün Orhan bu gün Ateş. Valla bunlar seni çiğ çiğ yer haberin olsun. Ama maşallah ikisi de daş gibi daşş) "Selam Ateş. Hayırdır inşallah." " Hiç tanışmak istedim sadece Orhan'a böyle kafa tutabilen o cesur kız kim birde ben göreyim dedim. Görünüşün çok naif ama ne yürek varmış böyle sende. Valla şaşırdım. Normalde yeni gelen yetmeler bulaşmaz kimseye ama sen geldiğin gün girdin belaya. Helal valla delikanlı kızmışsın." ( Eyvallah gardaş. Tövbe tövbe neler diyor benim güzel dillerim. Ne oldu benim İstanbul türkçeme) valla öyle bir konuştu ki benimde eyvallah diyip el ense çekesim geldi. "Teşekkür ederim Ateş. Ama Orhan'ı o anlamda tanımıyordum şans eseri öğrendim." "Korktun mu yoksa daha sonra." ( Müneccim şeyi mi yedi acaba kız Asel.) Korktum dersem olmaz şimdi çocuk o kadar ego yaptırdı bana. " Yok canım neden korkiyim kiii" "Görüşürüz tekrar." Ve gülerek uzaklaştı yanımdan. Bu neydi şimdi ya. Orhan bitti şimdi de Ateş başladı. Of anam of. Neyse sınıfa gideyim bari.
"Günaydın Asel." "Günaydın Koray. Sevinç nerde?" " Gelmez daha o. Anca uyanacak hazırlanacak da öyle gelecek. Ohoooo." Gülümseyip oturdum yerime. Cidden daha da saat varmış neden bu kadar erken geldim ki. "Koray bana biraz okulu anlatır mısın malum hiçbir şeyi bilmiyorum."
"Tabi anlatırım. Bak şimdi bizim sınıftan basliyim ilk olarak. Burda genel olarak herkes birbiriyle iyi geçinir. Bir kişi hariç. Tahmin ettiğin gibi o isim Orhan. Orhan küçükken yaşadığı şeylerden kaynaklı bu hale gelmiş. Ona ne olduğunu hiçbirimiz bilmiyoruz. Orhan'ın tek yakın olduğu kişi Ateş. Oda 11-A sınıfında. Daha sonra bizim Sevinç var ben varım. Falan yani daha da tanırsın insanları. Ben şimdilik tanıdıklarını anlattım sana. Daha da merak ettiklerin olursa anlatırım sana." " Peki çok sağol Koray ama bir şey daha sormak istiyorum sana. Ateş Orhan'ın en yakını dedin. Onun bu hastalığı veya her neyse işte Ateş'e zararı olmadı mı hiç?" " Hayır. Yani bildiğim kadarıyla hayır. Onlar çok eski dost. Orhan sadece ona cidden içten davranıyor. Ona zarar gelmesine izin vermez. Kendi de dahil ona kimse zarar veremez. Ateş ve Orhan dışında çok yakın oldukları iki arkadaşı daha vardır Orhan'ın. Duman ve Yağız."
"Ne yani bu korkusuz çocuğu ayakta tutan sadece üç temel mi?" " Bildiğim kadarıyla öyle." " Günaydınnnn. Naber gençler" "iyiydik Sevinç. Kızım niye bağırıyorsun ki Asel de bende duyuyoruz seni." "Ammada sevimsizsin Koray." "Teveccühünüz."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
RASTLANTI
Fiksi RemajaSadist bir çocuk düşünün... kimse için değişmeyen, ailesini bile bu uğurda kaybeden bir çocuk... Ya tüm bildiği doğrular yanlış çıkarsa? Olaylardan bir haber hayatını sürdüren Orhan ve hayatına birden bire dahil olan Asel. İyi okumalar...