Ne yapacağımı bilmiyorum, nasıl davranacağımı bilmiyorum, nasıl davranmam gerektiğini, en doğru ve en net yanıtın ne olduğunu bilmiyorum. Açıkçası hiçbir şey bilmiyorum!
Sarı saçlarımla kaplı kafamı kaşımaktan ve boşa zaman harcamaktan başka bir şey yapamıyor, net bir cevap dahi dökemiyordum dudaklarımdan arasından olsa. Minik fısıltılar çıkarıyor aynı şeyi sessizce tekrarlayıp duruyordum.
"Kabul mü?" Sanki evlilik teklifi sunulmuş da büyükçe bir şok geçiriyordum. Önüme sunulan bu seçenek hayallerimin ucundan dahi geçmiyor ama yine de beni heyecanlandırmaya yetiyor.
Derince bir nefes aldım ve kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Duygularıma hakim olmak durumdundaydım, olması gerektiği gibi mantıklı bir şekilde karşılık verebilmek ve davranış sergileyebilmek için.
"Evet." Heyecanımı bastırarak dudaklarımı araladım bu yanıt için. Sasuke ise anladığına dair başıyla onayladığı gibi kolumdan tuttuğu gibi beni abisinin yanına götürmeye başladı. Abisi olduğunu yeni öğreniyordum, bu da bir çeşit şok sayılırdı benim için, sonuçta öyle alçak gönüllü, içten ve samimi bir insanın bu denli soğuk, umursamaz, artistik ve biraz da egoist kardeşi olabilir pek aklım almıyor doğrusu.
İçimdeki sesle sakin (!) bir kafa ve heyecandan titremeyen (!) bir bedenle durumu yoklamaya başladım. İlk olarak en sevdiğim insanla birlikte yarı zamanlı olarak çalışmak benim için başlı başına büyük bir imkan zaten, onu her gördüğümde vücudumun her hücresinde yaşadığım atraksiyon, kalbimden geçen ona karşı olan hislerim, her boş anımda zihnime hunharca yığılan onun o çekici sesi ve yakışıklılığı, ve ayrıca insancıl davranışları ve hayran bırakan düşünce yapısı...
Kısaca her şeyine, her şeyine aşık olmuştum.
Bunları geçecek okursak öte yandan, bu işte çalıştığım süreyle kazanacağım gelir, ki öyle az bir şey ödeneceğini sanmıyorum, hem annemi hem de beni geçindirmeye fazlasıyla yeter hatta daba daba artar. Eksi hayatımdan kurtulmak benim için yeni bir başlangıç olacak başlı başına.
Lakin aklıma takılan bir husus var açıkçası, annem ve özellikle Sapık amcam bu işe ne der diye düşünmüyor değilim, Jiraiya amca beni bir şekilde destekler kesinlikle, popüler olmaya başlayacağım için bana bazı sapıkça taktikler verebilir açıkçası, bana pek fark etmez şahsen ama sevdiğim biri olmasaydı eğer.
Lakin annemin diyeceği net ve kesin bir cevap vardır ki o da 'hayır' olacaktır. Benim öyle bir ile girmemi bırakın çalışmamı istemiyor şu dönemlerde, derslerime odaklanıp iyi bir hayata sahip olmamı istiyor. Pek de haksız değil yani kadıncağız, öyle işlere bulaşınca bataklığa saplanmış bulabilirsin kendini, sen kurtulmak için çabaladıkça bu kokuşmuş ölümcül tuzak seni daha da derinlere çekip başına gelmesini istemediğin binbir türlü belaya sokar.
Fakat uzun süreli kalmayacağım ki sonuçta, sadece bizi battığımız ve ardı arkası bir türlü kesilmeyen borçlar tuzağından kurtarmak için yeteri kadar kazansam kimseye zararı olmaz yani.
Bir diğer kişi, Kiba, büyük bir ihtimalle beni olabildiğince destekler, her ne kadar hiç huyum olmasa da vazgeçmeme mani olur. Herkesin isteyeceği en iyi dostlardan biri açıkçası. Fakat öte yandan, kendisin başı her ne kadar bağlı olsa da veyahut olmasa dahi onun da sapıklığı tutabilir ve bana imalarda bulunup birini bile ayarlayabilirdi. Bunu ondan kesinlikle beklerim kendi düşünceme bakacak olursak.
Onu oldukça iyi tanıyorum, bunun yanı sıra her ne kadar da heteroseksüel olduğunu ima etse de bir ihtimal yarı çıplak poz verdiğim zamanlarda fotoğraflarımı çekip ya evde taciz eder ya da gün bitiminde sanatçı odasında doğrudan beni taciz edebilirdi. İkincisini yapmadı değil çünkü. Şahsen güvenemiyorum bok da çıkabilir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fotoğraf | NaruSasu
FanfictionBeni bu hayata bağlayan yegane şey fotoğraf makineleri ve annem, fakat onun çıkagelmesiyle ve ilaveten hayatta yeni bir şans elde etme fırsatıyla üçüncü bir sebep oluştu, lakin benim için imkansız bir sebep... ... ...hayat dolu sözcüğü döker. "Foto...