Sabah kalktım ve direk camdan baktım.Arabasi hala burdaydı ama o içinde yoktu.Bende üstümü giyinip aşağıya indim ve gördüğüm şeyle şok oldum.O-onu eve sokmuşlar birde kahvaltı yapıyolardı!Hemen merdivenden indim ve Markın kolundan tutup bağırdım "Kalk ve defol evimden!" Herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu onara dönüp "Bana sordunuz mu içeri gelebilir mi diye sonucta benim evim degilmi?!" kilzar da gerilmeye başlamıştı.Luna ayağa kalkıp "Mars sakin ol alt tarafi-" sözünü kestim ve bağırmaya devam ettim "Bu adam bundan sonra bu binanın yakınından bile geçmeyecek sende defol artık!" dedim ve Mark yavaş adımlar kapıya yönelip cıktı kısa bir zaman sonra arabasının çalışma sesi duyuldu ve gaz sesi ile gittiğini anlamıştım.Simdi biraz sakinlerdim ve kızlara dönüp "Özur dilerim size bu şekilde bağırmamalıydım ama onu gorunce cok sinirlendim O iyi birine benziyordu ama sanırım o kadarda saf degilmis" kizlar ayrıntı istercesine yüzüme baktılar ve olanları anlattım bu sefer onlarda bana hak verip sinirlenmistiler ve küfür ediyorlardı sanırım bu akşam Markın kulağı daha çok çınlayacaktı.Kahvaltiyi bitirip masayı topladıktan sonra telefonum çalmaya başladı numara ya baktım ama tanıdık gelmiyordu.Actim ve sakince "Alo kimsiniz?" Dedim.Karsidan bir erkek sesi geldi ve su şekilde cevap verdi."Marceline Hanım öncelikle merhaba ben Davin aramıza yeni katıldınız sizi tanımak icin bu akşam ki vampir toplantısına sizi de bekleriz.Sizi alması icin bir araç göndereceğiz.Bu sizin icin ve bizim icin gercekten önemli soyleyecek bir şeyiniz varsa dinliyorum eğer yoksa bu akşam görüşürüz." Ben şok olmuştum.Diger vampirlerle tanışacaktım bu cok harikaydı.Ben de hayal dünyamdan çıkıp isminin Davin olduunu söyleyen adama "Tamam efendim bu akşam gorusuruz" dedim ve kapattık.Hemen kızlara olacağı anlattım.Herkes ilk once şaşırdı sonra gülümseyip merak ettiğini soyledi.Aklima gelen şeyle gülüşüm soldu.Oraya vampir olduğu icin Mark'ta gelecketi.Buna katlanmak zorundayım.Hemen yukarı çıkıp akşam icin hazırlık yaptim.
Elbisem kısaydı bu yüzden uzun çizme giydim makyajımı yaptim ve asagiya indim merdivenlerden inerken ölüm kalım savaşı veriyordum alışık değildim topukluya.Asagiya indirin de kizlar sesten anlamışlardı asagiya indigimi ilk once beni süzdüler ve teker teker yorum yapmaya başladılar.Harmony;"Oha cok guzel olmuşsun kizammm" dedi.Gulumsedim.Angel"Suan bütün güzelliğini bugüne harcamisin" dedi yine gülümsedim.Raven"Kanka offf cok guzel olmuşsun" dedi ve yine piç smile attı.Luna"Guzel olmuşsun ama o eteğine boyu ne?!"dedi ona sesli bir şekilde güldüm çünkü tepkisi gerçekten komikti özellikle o yüz şekli Victoria ya dondum"Kanka aşırı güzel olmuşsun ama Luna'ya katılıyorum o eteğin boyu ne?"Ona da gülümseyip "Ben kendimi koruyabilirim.Benim icin endiselenmeyin"dedim o sırada korna çaldı ve ben kızlara el sallayıp evden çıktım. Beni bekleyen siyah arabaya bindim ve dışarıyı seyretmeye başladım.Sonunda büyük bir şatoya geldik.
Etrafı ormanla kaplıydı adam asagiya
indi ve kapıyı açtı.Kapida beni beklediğini düşündüğüm yakışıklı bir adam vardı.Sanirim beni bekliyordu yanina gittim ve elimi uzattım."Merhaba ben Marceline" hic yüzünü değiştirmeden "Ben Brien.Seni dün arayan adamın oğluyum.Bugün bu toplantı ve sonrasındaki partide benimle olacaksin." Dedi.Nedense benden nefret ediyormuş gibi davranıyordu.Pek de umursamadım her zaman yaptığım gibi içeri geçtik burası gerçekten çok büyüktü bir sürü vampirle doluydu.Kalabalikta olsa bile o yüzü seçebilmiştim.Mark tam karşımda baska bir kız ile beraber hararetli bir şeyler konuşuyordu.Igrenerek baktım ona sonra yanındaki yakışıklı cocuk bir bana bir Mark'a baktı sonra her ne kadar fark ettirmemeye çalışsa da çenesinin verilmesinden anlamıştım sinirlendiğini ama neden sinirlendiği ki?Hızlıca kolumu tuttu ve salonun bir köşesindeki koltuğa ottutturdu beni sonra bana dönüp "Burdan sakın ayrılma.5 dakikaya geliyorum"dedi ve cevabımı beklemeden gitti.Bende masanın üstündeki şarap şişesini alıp bardağa doldurdum ve yavaş yavaş içmeye başladım.Kafami kaldırdım ve 5 metre ileride kalabalığın arasında bir kiz bana bakıyordu ama yüzünü göremedim sonra yavaşça şapkasını kaldırdı ve o! O beni ısırıp kaçan kiz ağzım açık kalmıştım onunda benden farkı yoktu öldüğümü sanıyordu galiba o nü bulmuşken kaybedemem ayağa fırladım ve oda hızla kapıya yöneldi kalabalığın arasından birilerine çarparak ilerledim ve o kapıdan çıktı.Pesine takildim hızla ormana girdi bu bir tuzak olabilir miydi?Umrumda değil onu yakalayacağım!Ormana girdim karanlıktı ama yine de görebiliyordum sonra bir anda önümde iki kişinin siyah bedenini gördüm. Biraz daha yaklaştılar ve yüzleri belli oldu.Lanet olsun tuzağa düştüm!Mark ve O kiz önümde bana bakiyolardi iyice yaklaştılar ve tam kaçacakken kız bana bakıp "Dur!" Dedi.Durmustum ama kendi isteğimle degil.Vucudum kaskatı kesilmişti.Sonra karşıma geçtiler ve kiz alayla gülüp "Kusura bakma haber vermeden oldu ama" dedi şuan yüzünü dağıtmak istiyordum.Sinirle Mark'a döndüm tam tokat atacaktım ki benden önce baska birisi yumruk atmıştı hemen kafami kaldırıp kim olduğuna baktım bu şatodaki yakisikli çocuktu.Yakisikli cocuk ne aq ismini öğrenmeliyim.Aaaa söylemişti neydi ismi?Brien evet oydu.Su an Mark ile kavga ediyordu....Düzelteyim Mark'i dövüyordu.Sonra yerden kalktı ve kolumu sıkıca tutup ormanın çıkışına doğru sürükledi.Tam şatonun kapısının önüne gelmiştik ki dönüp bana bir şey demek istiyormuş ağzını açtı ama sonra "Iıııı... neyse bunu sonra konusucaz" dedi.Icerideki kalabalık yok denecek kadar azalmıştı.Beni direk şatonun üs katına çıkardı bir odaya götürdü ve beni bırakıp dolabı açtı üstüme bir esofman birde tişört atıp "Giy ve yat"dedi.Tam odadan çıkıyordu ki "Hey.Ben burda yatmak istemiyorum eve gidicem" dedim.Sinirle bana döndü ve gözleri kıpkırmızı olmuştu sanırım kızların benden sinirlenince neden korktuklarını anlamıştım."En son yapmak istediğim şey canını yakmak olucak o yüzden dedigimi yap" dedi.Bu ne kabalıktır!Içimden isyan etsem de dışa vurmadım sonucta ben den güçlü bir vampir sinirlendirmek pek akıllıca degil.Yattım ve gözlerimi kapattım sadece gözlerim kapalı duruyordu.Yavas yavaş kapı açıldı ama uyuma numarası yapıyordum gözlerimi açmadım sonra kapıdan birisi yavaşça içeriye girdi.Ve arkama geçip yattı biraz daha sonra beni kucakladı sanırım su an kabimin attığını hissediyorum.Her ne kadar boyle bir şey olmasa da.Sonra konusmaya başladı. "Uyurken nasılda masumsun.Senin arkadaşlarına yaptigin bütün cadiliklari gördüm.Biliyor musun?o zaman da çok masumdun.Su an beni duyduğunu biliyorum.Ama yine de dinliyorsun masal gibi.Sana bir şey söyleyeceğim ve hayatın tamamen ben olacağım Seni seviyorum." Tamam şimdi çıldırabilirdim.Gozlerimi yavaşça açtım ve ona doğru döndüm aramız da çok az bir mesafe vardı yavaşça yaklaştı ama öküz olan ben "Simdilik uyusak olur mu?" Dedim.Kafa salladı ve tekrar arkamı ona döndüm.Sarilarak uyuduk.Sanirim bu aksamı hayatımda yaşadığım en güzel gece olarak adlandirabilirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WAMPIRE GIRL
Vampire..." O-onun gözleri kırmızıydı ve sivri dişleri ile bana gülümsüyordu üstüme gelmeye devam etti aramızdaki boşluğu hızla kapatıp boynuma eğildi ve hastanede kocaman bir çığlık yankılandı.".... -Marceline