|1.0| that jerk

46 7 1
                                    

president.ko: Jung Chanwoo?

mrjung: Efendim Ko Junhoe?

president.ko: Bana açıklama yapmak istediğin bir konu var mı acaba?

mrjung: Neyi açıklayayım?

president.ko: Tabii sen de haklısın, nereden açıklamaya başlayacağını şaşırmışsındır.

mrjung: June, sabahın köründe neyin boşunu yapıyorsun?

president.ko: Telefonlarımı neden açmıyorsun?

mrjung: Bilmem farkında mısın ama şuan saat 04.42.

president.ko: Bilirsin çok zengin dil bilgim vardır ama şu anki hislerimi tarif edecek tek cümle bulamıyorum.

mrjung: Aşık falan mı oldun bir gecede?

president.ko: Ben seni aşık edeceğim.

mrjung: Bana mı aşık oldun yoksa?

president.ko: Chanwoo, saçma sapan konuşmayı kes de hesap ver.

Zahmet olacak.

mrjung: Lanet olsun güzel uykumu bölüp değerli aramanı cevaplamadığım için.

Nasıl yaparım ben bu hatayı?

Affetme beni tanrım.

president.ko: İlaç falan mı aldın sen?

2 saat önce o konunun bahsini açıp beni ipsiz sapsız mahallenin tekine çağıran sen değilmişsin gibi.

mrjung: Biraz daha üstü kapalı konuşursan ilaç alacağım.

Hangi konu, ne mahallesi?

president.ko: Hatırlamıyorum ayağına yatarak kurtulamayacaksın.

mrjung: Seni bu hale getirene gidersen çok makbule geçer.

Zira ben senin ayarlarından pek anlamıyorum.

president.ko: Gerçekten sen değil miydin?

Beni sen çağırmadın mı?

mrjung: Sen beni zamansız arama yağmuruna tutana kadar mışıl mışıl uyuyordum.

Kimseyi çağırdığım yok.

president.ko: Arkadaş olmamız benimle kafana göre şakalaşabileceğin anlamına gelmez.

Bu işin içinde senin tek bir kıl zerreni bulursam, yolu şirketten geçen otobüslere bile binme.

mrjung: Cümleni anlayamayacak kadar uykum var.

Sıkıntın hallolduysa ben uyuyorum.

Manyak herif.

president.ko: Manyak herif demişken..

Senin yüzünden gerçekten manyak herifin tekiyle karşılaştım.

mrjung: Ben aşık oldun demiştim.

Fal bakarak geçinsem belki az param olurdu ama senin dertlerinle uğraşıp akıl sağlığımı kaybetmezdim.

president.ko: Falcı olmayı kendi hayatını düzene soktuktan sonra düşün sen.

mrjung: Neyse sen manyak herifi anlat bakayım.

president.ko: Anlatılacak bir şey yok.

Üç adımlık markette beş metre cesaret gösteren salağın teki.

mrjung: Neyini beğendin o zaman?

president.ko: Konuşmanın tam olarak hangi kısmından bu çıkarımda bulundun?

mrjung: Zengin mi?

president.ko: Sanmam.

mrjung: Ünlü mü?

president.ko: Hayatında bir kere popülerlik yaşamamışa benziyor.

mrjung: Çok mu yakışıklı?

president.ko: Çirkin dişleğin teki.

mrjung: Tam bir kaybeden o zaman.

Lafımı geri aldım.

Kafana silah dayasalar, öyle biri için nabzın bir bile artmaz.

president.ko: Deminden beri kendi kendine gelin güvey oluyorsun zaten.

mrjung: Sabaha karşı bana hayatında ilk defa gördüğün, işle ilgisi olmayan bir insanı anlatıyorsun.

Yanlış çıkarımlarda bulunduğum için çok özür dilerim Bay Ko Junhoe, tam bir ahmak olmalıyım.

president.ko: İnsan değerlendirme yapmaya kendinden başlamalıymış zaten.

mrjung: Kesinlikle katılıyorum.

Çok haklı bir söz.

Mükemmel.

Bu sözü söyleyene madalya takmak istiyorum.

president.ko: Eminim söyleyen de senden madalya almak için can atıyordur.

mrjung: Bu market olayını yarın detaylıca konuşalım.

president.ko: Market olayı diye bir şey yok.

Konuşmamız gereken daha önemli şeyler var.

Beni kimin çağırdığını bulmamız gerek.

the legacy // junbobWhere stories live. Discover now