(3) Açıklayamayacağım duygular

23 4 0
                                    

MERHABAAA :D BU BÖLÜM ÇOK AŞK HIKAYESI GİBİ OLDU AMA HEPSI BÖYLE OLMAYACAK MERAK ETMEYIN YINE DE UMARIM BEĞENIRSINIZ :D BAŞLIYORUZZZZ

Sabah kapının çalma sesiyle uyandım yatağın ucunda kıvrılıp uyumuştum gerçekten üstümdekileri bile çıkartmamıştım. Kapının bir daha çalmasıyla iyice kendime geldim ve kapıya doğru koştum. Direk kapıyı açtım ve yüzümde olan yine o şapşal gülümseme, karşımda gördüğüm Danny ile canlandı. Ama yine de şaşırmıştım.

"Danny senin burada ne işin var saat kaç ve evimi nerden buldun."

"Vay canına ilk görüşte bu kadar soru beklemiyordum."

"Ahh pardon içeri gelsene ama etraf biraz dağınıftır haberin olsun."

"Tabii ama bence sen benim odamı görmeden dağanık kelimesini burası için kullanma." Dedi ve güldü gerçekten odasını görmeyi o kadar çok isterdim ki Danny'i tanıdığımdan beri onun hakkında düşüncelere dalıyorum ve aklıma gelen soruları hayal etmeye çalışıyorum ve odası bu sorulardan biri.

"O kadar diyorsun yani" dedim

"Görsen anlarsın, hatta bu gece gör bence akşam yemeğine bize gelsene hem ailemle de tanışırsın hatta belki sen de aileni çağırırsın." Dedi herşey en son cümleye kadar çok güzel gidiyordu ama yine de Danny'i suçlayamam o bunu bilmiyordu üzüldüğümü hafif belli ederek konuştum.

"Gelmeyi gerçekten çok isterim neden olmasın ancak benim bir ailem yok bu konuyla ilgili konuşmak istemiyorum lütfen."

"Aaa Amy gerçekten çok özür dilerim ben bilmiyordum."

"Tabiki özür dilemene gerek yok" dedim ve hafifçe gülümsedim.

"O zaman akşam geliyorsun ben gelip seni alırım"

"Tamam"

"O zaman ben de şimdi girdiğimde sorduğun soruları cevaplıyorum, evimi nereden buldun sorusuyla başlıyorum senin hakkında o kadar çok araştırma yaptım ki." Dedi ve bu sözle kendimi özel hissetmemi sağladı.

"Ikinci olarak saati neden sorduğunu bilmesem de saat 7:30 okulun başlamasına 1,5 saat kaldı. Ve üçüncü olarak da burada ne işin var sorusunu cevaplıyorum buraya seni almaya geldim okula birlikte yürürüz diye.

"Vay canına baya düşünmüşsün herşeyi teşekkür ederim o zaman hemen hazırlanıp çıkalım" dedim

"Tamam " dedi o da. Gözüm dün Andy nin yumruk attığı yere takıldı fena morarmıştı çok acıyor olmalı. Ama Andy de nasıl bişey se hiç mi acımamış. Tam odama gidecekken

"Kaşın nasıl oldu" diye sordum.

"Iyi yanımda sen olduktan sonra herşey iyi" dedi ve güldü ben de güldüm. içeriye giyinmek için yol aldım. Dolabıma yaslanıp kıyafetlerle bakışırken en sonunda mavi bir mini şort üstüne beyaz askılı bir t-shirt e karar verdim güzel görünmesi için de mavi uzun bir kolyeyi de kombinime ekledim. giyinmek için üstümü çıkarttım ve arkamdaki kapının açılmasıyla hemen çıkarttığım şeylerle üstümü kapatmaya çalıştım. Kapıdan Danny benim halime gülüyordu bana doğru yürümeye başladı iyice yaklaştığında artık onun ve dolabın arasına sıkışmıştım vücutlarımız birbirine değiyordu elimde tuttuğum üstümü örtmek için kullandığım kıyafetleri elimden çekip aldı ve karşısında sadece iç çamaşırlarıyla kalmamı sağladı hala şoktaydım donmuştum ne yapacağımı bilmiyordum, bunu başka biri yapsa ona şu anda tokatı çoktan çakmıştım ama işte o Danny rahatsız olmayı bırak hoşuma gitmişti. Kulağıma yaklaşıp

"Senin onlara ihtiyacın yok" dedi sesi o kadar tahrik edici çıkmıştı ki. Vücüdümü iyice sürdükten sonra tekrar yüzüme döndü ve dudaklarıma çok ateşli bir öpücük kondurdu. Tekrar kulağıma eğilip

"20 dakika sonra herşeyini yapmış hazır ol yoksa seninle birlikte duşa girerim" dedi fısıldayarak ve gülümseyip odadan çıktı. Ben hala bişey diyememiş birşey yapamamıştım öylece kaldım ve şimdi kendi çapımda gülmeye başlamıştım gerçekten bunu başka biri yapmış olsa şu anda ölüydü ama Danny bende öyle etkiler yaratıyordu ki üstelik herşey 1 günde olmuştu. Bu gerçekten çok güzeldi daha önce kimseyle bu kadar ateşli öpüşmemiştim. Hala etkisindeydim ve muhtemelen baya bir süre etkisinde kalacağım. Donduğum şekilden sonunda kurtulup üstümü giyindim ve saçımı yaptım hazırdım odadan çıkıp Danny'i aramaya başladığımda mutfakta muhteşem bir kahvaltı hazırladığını gördüm ve şaşırmadan edemedim. Ilk içeri girdiğimde elinde duran poşetleri nasıl fark etmemiştim ben, muhtemelen onun beni etkileyen muhteşem yüzünden vücüdundan, kişiliğindendir. Kimse bende daha önce böyle bir etki bırakmamıştı bana herşeyi unutturabiliyordu.

"Eee birşey söylemiyicek misin" dedi

"Harika olmuş çok teşekkürler"

"Rica ederim hadi otur bakalım hepsi senin için" dedi bir sandalyeyi geriye doğru çekip oturmamı işaret ederken. Ben oturduktan sonra o da masanın etrafından dolanıp karşıma geçti. Masanın hemen ortasına çiçek bile koymuştu. İnanmıyorum herşey mükemmel.

"Dediğimi yapmışsın tam 20 dakika sonra buradaydın aslında geç kalmamnı tercih ederdim işime gelirdi ama olsun" dedi yaramaz bir gülümsemeyle ben de kızardım ve başımı öne eğip ağzıma birşeyler attım. Kahvaltı boyunca normal şeylerden konuştuk eski okuldan eski arkadaşlarından Andy'nin de eski arkadaşlarından biri olduğunu söyledi. Ama hala neden aralarının kötü olduğunu anlatmadı hatta konuyu bile açmadı, bu iş gittikçe merak etmeye başlıyordum. Sanki konu Andy'e geldiğinde farklı bir konu açmak için elinden geleni yapıyordu. Biraz da ailesinden bahsetti ama artık ailesinden bahsederken korkarak konuşuyor çünkü söylediği herhangi bir şeyin beni kırmasından korkuyordu bu çok belli ama bu konuda da yapabileceğim hiçbirşey yok. Zengin bir aileden geliyormuş aslında bu söylediğine şaşırmıştım çünkü hiç öyle hayal etmemiştim. Annesi çok ünlü bir modelimiş eskiden, babasının ise birkaç tane fabrikası varmış. Bu duyduklarım üzerine şaşırdım gerçekten. Hiç böyle tahmin etmemiştim. Kahvaltıdan kalktıktan sora ortalığı toplayıp evden çıktık. Birlikte yürümeye başladık, ilk cümle Danny den geldi.

"Ben sana eski arkadaşlarımı anlattım ama sen hiç söz etmedin şimdi sıra sende" dedi

"peki, en yakın arkadaşlarımın adları Edna, oliver, Carlos ve jack tabiki başka arkadaşlarım var ama en yakınları onlar. Hepsi eski okulumdan uzun süredir tanıdığım arkadaşlarım aslında Edna ve oliver benim için arkadaştan çok öte kardeşlerim gibiler olmayan ailem gibiler. Hep yanımdakar. Onlarsız bir hayat düşünemiyorum."

"Hııım onlardan biri olmayı o kadar çok isterim ki" derken elimden tuttu bir anlık şokun etkisiyle ben de şaşırdım o da bunu anladı ve gülümseyip sözüne devam etti. "Bana herşeyi anlatabilirsin, her zaman güvenebilirsin, İnan bana başka hiçkimse bilmez."

"Teşekkür ederim Danny gerçekten çok teşekkürler. Seninle tanışalı 1 gün oldu ama olayların nasıl bu kadar çabuk geliştiğini ben bile bilmiyorum. Bana zaten yeterince güven veriyorsun. Senin de yanımda olduğunu biliyorum." Dedim ve durup dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım. Dudaklarından ayrıldıktan sonra ikimiz de birbirimize gülümsedik ve Danny beni daha sert bir şekilde öptü ve kulağıma fısıldadı.

"İçimde öyle duygular uyandırıyorsun ki senden 1 saniye bile ayrı kalamıyorum." Dedi ahhh kulağıma fısıldaması gerçekten çok hoşuma gidiyor, ve az önce bana onu etkilediğimi söylemişti bu anın bitmemesi mümkün mü acaba.

"Sende bende. Gerçekten açıklayamadığım duygular" diyerek karşılık verdim. Bu muhteşem sahnenin ardından tekrar el ele tutuşup yürümeye devam ettik. Taa ki okulun kapısına ulaşana kadar.

BelaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin