Bölüm 5; Haksız Yargı

42 2 3
                                    

İsim değişiklikleri oldu ; Nicholas- Kyungsoo
---

Bölüm 4; Haksız yargı pt.2
--------------------------------------------
        "Insanlar hep aklına ilk düşenle hareket eder.
      Oysa düşünseler,ilkler hep yanıltır."

---

Canım yanıyordu. Her çeşit işkenceyi anlamıştım. Kabul de etmiştim fakat bu ... Bu fazlaydı... Hızla yataktan kalktım ve onun odasını bizden ayıran perdeyi gözlerimden akan gözyaşları eşliğinde hızla çektim , sinir ve öfke ile bakan yüzüne tükürdüm ardından tokat attım. O dehşete düşmüş gibi ayağa kalkarken gözleri dudaklarıma kaydı ve yüzüne notu attım, notu okurken kaşları çatılmıştı. Birde anlamazdan geliyordu!

"Herşeyi anladım, anlamaya çalıştım! Fakat bu kadarı ... Bu kadarı fazla Kim Realist! Bu koğuştan bir an önce kurtulacağım lanet herif!"

Hızlı , kendin emin ve sert adımlarım ile ilerleyeceğim sırada bileğime ilk defa sakince dolanan elle başımı kaldırıp onun yüzüne baktım , kızarmış gözlerime kenetledi gözlerini.

"Ben yapmadım Kyungsoo,"

Bu kadar mıydı, bu kadar basit... 'Bon yopmodom Kyongsoo' bak kesin inandım, tam şu an inandım.
Kendimi kullandırttım hep sessiz kaldım ama bu kadarı fazlaydı, elini sertçe ittim, küçük bedenimden tahminimi dahi aşıcak bir güç çıkıyordu. İtaatsiz ve dik duran bir güç.

"Senden."

Gözlerime sanki tüm diyeceklerimi okuyor gibi 'sus , söyleme' derce bakıyordu. Kahvenin en güzel tonu olduğunu o an fark ettim. Gözleri kahvenin kuşkusuz en güzel tonuydu. Bana bunca acıyı çektirip sonunda bu kadar haddini aşan adama neden kalbim boyun eğmek istercesine çırpınıyor ama beynim dur , yapma diyordu...

"Nefret. Ediyorum. Realist!

Alt dudağını dişledi , gözlerim dudaklarına kayacakken bileğimdeki serbestlik hissi. Özgür bırakılmış fakat evini özleyecek bir kuş gibi hissediyordum.

İlerledim... İlerledim... Gardiyan kapıyı açtı ve sonunda müdür odası...

***

Bugün bu farklı ve yeni koğuş hayatımdaki dördüncü günümdü. Yatağım vardı , tek bir çaba sarf etmemiştim. Bulaşıkları nöbetleşe yıkıyorduk, koğuş liderimiz Chanyeol oldukça kibar ve çocuksu derece neşeliydi o yapılı, geniş ve dev cüssesine inat ederce.

Aynı zamanda koğuşta yeni bir düzene geçilmişti aşağıda bir yemekhane açılmıştı ve artık yemekler belirli saatlerde aynı yurt düzenleri gibi orada yenicekti. Karanlık tek bir güneş ışığının içeriye yansımadığı koridorda ilerlerken up uzun birleştirilmiş masalardan birine oturdum. Chanyeol tam karşıma geçti ve hemen yanında , ah inanıyorum cidden ... Unuttuğum birşey vardı ben sadece koğuş değiştirmiştim bina değil... Realistik gözleri benim üzerimde geziyordu hissedebiliyordum. Başımı önümdeki sadece fazlası ile haşlanıp lapa lapa olmuş pirinç ve az pişmiş soya fasulyesi olan tabldota eğdim...
Yemeye başladığımızda Chanyeol'ün sesi ile başımı kaldırdım irkilip.

"Kyungsoo neyin var , rengin değişti sanki."

Tam elini tahminimce ateşime bakmak için attığı sırada anlıma doğru bileğindeki parmaklara kaydı gözüm, elin rengi değişirken Chanyeol hırçınca kurtardı elini Realistten.

"Ne oluyor sana Realist!"

Realis'i bastırarak söylemişti... Pek de önemli bir ayrıntı olmasa gerek ve gerçekten de asıl önemli olan ayağa kalkmış meydan okuyan realist ne yapıyordu , sahi ona ne oluyordu!

"Güldürme beni Yeol, onu da mı altına almak istiyorsun, ne güzel dokunuşlar önemseyici tavırlar"

O sırada tüm yemekhanenin gözü biz üçümüze kaymıştı, kan yanaklarıma hücum ederken dudaklarımı birbirine bastırdım , ürkekçe ayağa kalkıp Chanyeol'ün yanına gittim. Onca şeyden sonra tabii Chanyeol'ün yanına gidecektim.
"Sakin ol Channie~"
Böyle demiştim çünkü... Çünkü böyle demek istiyordum. Içimde çok değişik, değişik bir his vardı sanki... Olayı durdurmak değil de Realist'i delirtmek istiyordum.

"Channie~ gidelim mi?"

Ne de romantik , ' Koğuşumuza gidelim mi?' harika. Realist kızgın bir boğa gibi burnundan soluyordu. Önümden geçen değişik varlı- Ha!?
Chanyeol'ün yüzüne sıkı bir yumruk inmişti , galiba gözlerimin önünden geçen o varlık Realist'in bir çok varlığı solda sıfır bırakan olağan üstü eliydi.
Chanyeol'e şokla bakarken kulağımda hissettiğim nefes ile dikkatim dağıldı.

"Sürtüksün!"

---|•|---

Yazar notu;

Üzgünüm kısa bir bölümdü fakat bir daha ki bölümde telafi edeceğim, lütfen beğenin ve yorumlarınızı esirgemeyin.

Realist -1. Kayboluş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin