Ufak Tefek Cinayetler /Ve Daha Büyükleri~3.Sezon

Benim kelebeğim burda zaten...

Köşede inatla,beynimizi bombalayacak gibi çalan alarm sesi ile ikimiz de yattığımız yerde sıçradık,gözlerimi ovalayarak doğrulduğumda kerim köşeye doğru uzanmış alarm saatini kırmak istercesine kapatmaya çalışıyor,kapatmıştı.
"Merve senmi kurdun bu alarmı yaa?" dedi kerim uyku mahmuru bir sesle
"Kerim ben niye kurayım senin alarmını,kurmuşsundur önceden kalmıştır kurulu öyle..Ay beynim zonkladı valla" dedim ellerimi başıma sararak
"Sen ne diyorsun beynimin içinde çaldı sanki benim" dedi kerim gülerek
Kerime doğru gülerek uzanıp yanağına bir öpücük kondurdum
"Günaydın sevgilim"
"Günaydın hatunum" dedi kerim gülümseyerek
Gülümseyerek yataktan kalktım perdeleri ve camı açtım,saçlarımı toplayarak lavaboya doğru ilerleyip girdim,Kerimin o sırada telefonu çalmıştı içeriden konuşma sesleri geliyordu..

Tekrar odaya geri döndüğümde kerim hazırlanmış saçlarına şekil veriyordu
"Çıkıyormusun?" dedim ona bakarak
Yanıma gelip yanağıma bir öpücük kondurdu
"Evet çıkıyorum,toplantıya yetişmem lazım adamlar çoktan gelmiş..akşama erken gelmeye çalışırım.Kahvaltı et olurmu? Ağrın olursa ya da canın bir şey isterse beni hemen ara..Seni Seviyorum mervem,dikkat et kendine" dedi kerim yanağımı okşayarak
"Tamam dikkat ederim,ararım da,sende dikkatli git olurmu?" dedim Kerimin dudağına bir öpücük kondurarak
"Tamam..görüşürüz" dedi kerim odadan çıktı,bende arkasından aşağıya indim onu geçirmek için
"Hayırlı işler sevgilim"
Kerim bana bakıp gülümsedi,sonrasında evden çıkıp arabasına geçti ve yol aldı..

Mutfağa doğru ilerleyip girdim dolabı açıp sucuğu aldım,iki tanede yumurta alıp kapattım dolabı.Sucukları küp küp doğrayıp tavaya aldım sonrasında yumurtaları kırıp kısa süre sonra sucuklu yumurtayı hazır ettim,bütün kahvaltılıkları çıkartıp masaya koydum,salatalık domates kestim,bir kupaya da çay koyup masaya oturdum ve yemeye başladım..

Sonrasında masayı toplayıp sildim,mutfakta ki son işleri de halledip çıktım mutfaktan salona ilerledim,koltuğa geçip oturdum cebimden telefonumu çıkarıp pelini aramaya başladım
"Aloo..Merve Tatlım nabeer"
"Ne olsun tatlım şahane..Yaa şey diyicem hadi çık gel bana.."
"Olur geleyim tatlım beş dakikaya sendeyim"
"Tamam tatlım by by" dedim telefonu kapattım,bir kaç dakika sonra kapının çalması ile kalktım kapıyı açtım
"Hoşgeldin tatlım gel gir.."
"Hoşbulduum" dedi pelin sarı saçlarını savura savura içeriye doğru ilerleyerek
"Kahve içermisin?"
"Ay olur valla tatlım içerim" dedi pelin koltukta yerini alarak.
Mutfağa girip kahve yapmaya başladım,kısa süre sonra kahveyi hazır edip fincana aldım,salona doğru ilerleyip pelinin yanına gelip fincanı ona uzattım
"Afiyet olsun kuzum" dedim gülümseyerek
"Sağol canıım..sen içmiyormusun?"
"Yok içmiyicem" dedim koltuğa oturarak
"Neden?"
"Pek sevmiyorum pelin.."
"İyi peki" dedi kahvesini yudumlarken
Parmağım ile saçımı kıvırırken camdan dışarıyı izliyordum
"Ay sana neler neler anlatıcam merveee"
"O yüzden çağırdım ya seni pelin hadi anlat,güncelle beni"
"Yeşim..siteden birinin kocası ile düşüp kalkıyormuş diyolla"
Pelinin diyolla demesine içten içe gülmekten kendimi alamıyordum
"Hadi yaa eee kimmiş peki bu kişi?"
"Kim olduğu belli değilmiş..adamla otelde ayrılırken görülmüş böyle sarmaş dolaş öpüşürken..zaten geçenlerde diyordu bu şuyu güzel kadınım bilmem ne bilmem ne falan diye anlatıyordu..adamın sarhoş gibi şiir tadında konuşmasına bayılıyorum demiş "
Sarhoş gibimi? Şiir tadındamı? Ay yok artık nasıl ya..bu..bunu ben kerime de diyordum ara sıra..hayır Merve hayır saçmalama
"Adam kimmiş peki?"
"Yaaa adamın kim olduğu belli değil işte..Ama böyle siyah giyinen sert bir tipi varmış..tam olarak böyle bir şeymiş yani..bir de adam buna kelebek kolyesimi ne almış gösterip duruyordu böyle"
"Kelebek kolyesimi? Iyy ne kadar vıcık vıcık" dedim gözlerimi devirerek
"Iyy evet haspam bir de gözümüze gözümüze sokuyor..görmedik ışte ne olacak"
"Adam evliymiş bir de öyle mi?"
"Aynen..burdan biri ama ışte kim?"
"Allah Allah" dedim parmaklarımı kükürdeterek
"Eee merve sen nasılsın dün biraz kötü gibiydin şimdi nasıl oldun?"
"Gayet iyiyim tatlım.."
"Neyin vardı peki? Doktora falan gittinizmi?"
"Yok normal bir kasık ağrısıydı canım mühim bir şey yok..bir kaç saat sonra hemen geçmişti zaten"
"Ha iyi bari ciddi bir şey olmasında"
Oldu pelin oldu ciddi bir şey oldu,hamileyim teyze oluyorsun pelin teyze oluyorsun
"Yok yok ciddi bir şey yok merak etme.."
"Tamam..Merveee duydunmu sen burcu bebek bekliyormuş"
"Duydum duydum kerim söyledi dün..hayırlısı olsun ne diyiyim"
"Sizdende bekleriz yani bir junior haa" dedi pelin gülerek başını salladığında
Bense sırıtıyordum aptal gibi sırıtıyordum kes sırıtma sırıtma merve..ciddi ol..ciddi şimdi öğrenmeleri
"Ay ilahi pelincim sende..nerden çıkarıyorsun böyle şeyleri anlamış değilim" dedim saçlarımı savurarak
"Valla bilemiyorum hayat yani olabilirdeee"
"Ayh pelincim saçmalama istersen ha?"
"Ne yaaa Allah Allah" dedi gülerek,bense ona uyarıcı bir bakış atıp telefonumu cebimden çıkarttım
"Kerimi arayayım naptı bakalım" dedim ve aramaya başladım
"Alo Sevgilim..naptın nerdesin? Nabıyorsun?"
"Şimdi toplantıdan çıktım canım benim..bir kaç dosyaları gözden geçirip ayarlama yapacaktık şimdi, ne oldu neden aradın sen?"
"Merak ettim seni sevgilim ondan aradım..ne zaman gelirsin?"
"Bir kaç saate evde olurum..gelirken almamı istediğin bir şey varmı?"
"Künefe al aşkım.."
Telefonun diğer ucundan Kerimin güldüğünü duyuyordum
"Yaa neden gülüyorsun Allah Allah"
"Tamam..tamam Alırım hadi görüşürüz"
Gülüyordu halaa gülüyordu
"Görüşürüz kerim..gülme kapat hadi" dedim gülerek
"Hadi öptüm by by" dedi kapattı telefonu kerim,gülerek koltuğa oturduğumda pelin şaşırmış bir halde bana bakıyordu
"Künefemi?" dedi şok olmuş bir şekilde
"Evet Noldu daha önce hiç duymadınmı?"
"Doğrusunu söylemek gerekirse senin ağzından daha önce hiç duymadım"
"Ay peliin" dedim gülerek
"Valla merve çok değişiksin"
"Öyleyimdir ben.."
"Ay neyse ben kalkayım artık benim ki gelir şimdi" dedi pelin oturduğu yerden kalkarak,birlikte kapıya doğru ilerledik ona sarılıp yine gelmesini söyleyip uğurladım onu..sonrasında kapıyı kapatıp uzun koridorda ilerlemeye çalıştığım da gözüm kamaşır gibi oldu,merdivene tutunduğumda içimin kalkması ile elimi ağzıma götürdüm hızla lavaboya çıkıp klozete çömeldim kusmaya başladım..

Bir kaç saat sonra Elim ile karnımı tutarak halsiz bir şekilde yatağa doğru ilerledim uzandım,aşağıdan kapı kapanma sesi duyuldu..bu adımların sahibi çok açıktı kerimdi gelen..adımları odaya yaklaştığında içeri gülümseyerek elinde bir buket çiçek ve poşet ile girdi..ben ise halsiz bir şekilde karnımı okşayarak yatıyordum.Kerim elindekilerini köşeye bırakıp yanıma oturdu,saçlarımı okşayarak konuştu
"Noldu iyimisin?"
"Midem bulanıyor kerim"
"Normalmi peki bu? Bulantılar?"
"İlk haftalar ya normal evet"
Kerim Elini karnımda gezdiriyordu
"Ağrın varmı peki?"
"Hayır yok"
Kerim anlıma bir öpücük kondurdu
"Yemek yedin mi sen?"
"Aç değilim hiç kerim"
"Olmaz öyle..yemen lazım bir şeyler"
"Mantıdan kalmışmıydı kerim?"
"Evet" dedi kerim sırıtarak
"Tamam sırıtma git ısıt koy bir tabağa getir hadi yicem ben.."
"E Aç değildin hani?" dedi kerim gülerek
"Açmışım demek ki git yap hadi yürü" dedim gülerek
Kerim gülerek yataktan kalkıp odadan çıktı,sonrasında elinde bir tepsi ile geldi tepsiyi kucağıma koyup bana gülümseyerek baktı,ben yemeye devam ediyordum kerim ise gülümseyerek durmadan beni izliyordu,tepsiyi kenara aldığımda gülerek konuştu
"Sıra künefedeee" dedi
"Ay yok artık fazla gelir"
"Bence çocuğumuza sor bunu?"
"Amaaan ver hadi ver yiyiyim.." dedim gülerek, kerim sırıtarak künefeyi bana uzattı bende tatlı kaşığı ile yemeye başladım
"Ay çok güzel ama çok susatır bu.."
"Sen istersin ben getiririm sana su.."
"Vereyim sana da al gel.."
"Hayır sen ye.."
"Yaa al kerim" dedim kaşığı yedirmek için uzattığım da
"Senin elinden daha bir güzel oluyormuş" dedi bir yandan yerken
Göz kırparak yemeye devam ettiğim sırada aklım şu lanet kelebek kolyesinde ve adamın kim olabileceğindeydi..kim olabilirdi kim?
Ufak kaseyi köşeye koyup kalktım yataktan,lavaboya girip elimi yıkadım havlu ile sildim,odaya tekrar geri döndüğümde kazağımı çıkarttım aynanın karşısında elimi karnımda gezdirerek baktım kendime
"Yavaş yavaş belirginleşmeye başladı.." dedim gülümseyerek
"Hemen doğsunda gelsin yanımıza..öyle sabırsızlanıyorum ki.."
Geceliğimi giyip yatağa ilerleyip uzandım,kerimde üzerini değiştirip yorganın altına girip başını yavaşça karnımın üstüne koydu,bende elimi kerimin saçlarında gezdiriyordum
"Hareket ediyor gibi sanki"
Gülümsedim
"Babasının sesini çok sevmiştir.."
"Öyle güzel ki.."
Esnedim ve konuşmaya başladım
"Kerim sana bir şey sorucam ama sorgulamadan direkt cevap vereceksin tamam mı?"
"Sor"
"Sence kelebek kolye nasıl bir kolye? Yani birine,ya da bana hediye olsun diye alırmıydın?"
"Yani alırdım,zarif bir kolye hoş dururdu"
"Alma Kerim alma..hatta Sen hiç kuyumcunun önünden geçme"
Kerim anlamsız bakışlar ile bana bakıp yatağın başlığına yaslandı
"Niye ki?..Sana inci alırım ben,çok güzel duruyor sende.."
"Alma inci de alma..bir şey Alma bana.."
"Noluyor merve yaa öyle diyoruz beğenmiyorsun şöyle diyoruz beğenmiyorsun iyi tamam almayız"dedi kerim..alnındaki kalın damar daha da belirginleşmişti o an..kaşlarımı çatıp ayağım ile itirip yere attım kerimi,kerim sinirle yerden kalktı
"Nabıyorsun yaa insan kocasına yaparmı böyle bir şeyi? Ya kafamı çarpsaydım bir yere"
"Bana trip atma senin kafa tasını çatlatırım!"
Kerim gülerek yatağa geri oturduğunda ben ciddi bir şekilde kaşlarım çatık kerime bakıyordum
"Almayacaksın kerim kelebek kolye falan!"
"Benim kelebeğim burda zaten.." dedi kerim bana doğru yaklaşarak,bense geri geri gidiyordum
"Nabıyorsun kerim çocuk var burda çocuk" dedim uyarır gibi işaret yaparak,kerim yanağıma sıcacık bir öpücük kondurduğunda beni kendine sardı bende başımı koynuna yasladım,kerim üstümüze yorganı çektiğinde fısıldar gibi konuştu
"Benim kelebeğim burda ve hayatımda,kalbimde baş ucumun en güzel yerinde çok hoş duruyor her zaman..ve ömrüm hep onla uzuyor" dedi kerim başıma bir öpücük kondurarak
"Seni çok seviyorum kerim.."
"Bende Seni bir tanem.."
Yavaş yavaş gözlerim kapanırken yüzümdeki huzurlu gülümsemeye engel olamıyordum,kerimin kalbinin sesi,sıcacık nefesi,karnımda hissettiğim ufak ufak hareketler bana öyle iyi geliyordu ki tarif edilemez en güzel şey....en güzel şey...
*
*
*
*
*
*
*
*
*