Heyeyeyeyyeyeyeyyy! Ben geldim! Sonundaaa. Şimdi elmacıklarım ben yaklaşık iki aydır internet sıkıntısı yaşıyordum, ki hala yaşıyorum. Ancak canıma tak etti ve ben bir çözüm olduğunu düşünürek yeni bölümü kağıt üzerinden yazdım. Ve şuan da internet bulup bu bölümü sizler ile paylaşmak istedim. Bu bölümde olaylar hızlı gelişti. Umarım özlemişsinizdir beni. SİZİ DELİ GİBİ ÖZLEDİM! DELİ GİBİİ!
Belki hikayeyi bırakanlarınız vardır arada, umarım hala hepiniz burdasınızdır. Hepinizi çok seviyorum, bölümü beğenmeniz dileği ile .xx
~~~~
~21.Bölüm~
Ben ne yapacağımı bilemeyerek öne adımladığımda Niall da benim neden durduğumu çözmeye çalışıyordu.
"Ella hadi çabuk olmalıyız." dediği üzerine Christian'ın yanına gittik. Christian ilk başta Niall'ı tanıyamadı, ancak beni hiç tanıyamadı. Christian Niall'a sarılırken gözlüklerimi arabaya gidene kadar hiç çıkarmamayı planladım.
"Arabada tanışırsınız hadi çabuk olalım." Niall'ın sözleri üzerine ona kafamızı salladık ikimiz de ve hızla hava limanından çıkmak için çıkışa doğru adımladık. Arabaya ulaştığımızda Niall bir oh çekti ve arabanın kilidini açtı. Ben öne oturmuştum, Christian ise arkaya. Gözlüklerimi Niall arabayı çalıştırdığında çıkardım ve Christian'a baktım. Elimi uzattım şaka ile ve benim ben olduğumu anlayınca gözlerinin büyümesi ile bir kahkaha patlattım.
"Ne oluyor ya? Ne gülüyorsun gene?" Niall bana söylenirken Christian hala aynı şaşkınlıkla bana bakıyordu.
"B-ben Ella'yı tanıyorum Niall." Ani bir frenle irkildik ancak Niall sonra tekrardan kontrolü eline aldı.
"Ella'yı tanıyor musun? Bu nasıl olur?" En az Christian'ın benim ben olduğumu anladığı andaki gibi şaşkın görünüyordu.
Niall'ın yüzündeki şok ve Christian'ın yanındaki kızın ben olduğumu anladığında yüzünde oluşan ifade biz Niall'ın evine varana kadar değişmemişti. Planlar değişmişti. Niall'ın evinin alt katında ufak bir sinema salonu bulunuyordu. Çocukların hepsi ve kızlar buraya gelecekti ve henüz vizyona girmemiş olan bir korku filmini izleyecektik. Şimdi ise ben her zamanki gibi mutfakta, ocağın başında, mısır patlatıyordum. Çocuklar ve kızlar da muhtemelen mutfak kapısından geleceklerdi. Bilirsiniz, onlar kapıyı bile sık kullanmıyorlar. Bir keresinde Niall Louis'i kovalarken pencereden içeri girmişti. Hatta uçmuştu bile diyebiliriz.
Mutfak kapısının açılmasıyla bakışlarımı mısır patlattığım tencereden kapıya çevirdim.
"Mısırlar hazır mı diye bakmaya gelmiştim. Sanırım az önce garaja giren Range Rover çocuklardan birin-"
"Hey!" Christian'ın sözleri mutfağın garaja açılan kapısının bam diye açılmasıyla ve Louis'nin 'Hey!' diyerek mutfağa girmesi ile bölünmüştü. Çocuklar sırayla içeriye girerken en son Gemma ve Amber içeri girdi. Harry içeri girmediği için gözlerim onu aramıştı. Kesin gene arabada bir şeyini unutmuştu.
"Taşacak taşacak." Zayn'in bana seslenmesi ile dalmış olduğum kapıdan gözlerimi ona çevirdim. "Hı?" dememle pat pat sesleri kulağıma ilişti ve aniden arkamı dönüp unutmuş olduğum mısırın altını kapattım. Ocağın kenarına taşmış olan birkaç mısırı elime alıp kenara koydum. Zayn gülüp kulağıma eğilmişti:
"Harreh arabasının bagajında kendisine bir kazak arıyor. Birazdan gelir merak etme." dediğinde dediği şeye gözlerimi devirdim. Hem ben ona bakmıyordum ki.
"Hadi Ella! Bu kadar mısır yeterli, kaselere koy ve aşağıya inel-upps. Sen de kimsin?" Kapıda dikilen Christian'ı nihayet biri fark edebilmişti. Louis sorusunun cevabı için Christian'a daha dikkatli bakıp ona doğru bir adım attı. "Eim, Niall bahsetmiştir diye düşünmüştüm ama ben Christian." Christian gülümseyip elini Louis'e uzatmıştı. Çocuklar ve kızlar hatırlarcasına kafa sallayıp Christian'a kendilerini tanıtıp el sıkıştılar. Bir saniye,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Friendship And Love (Harry Styles Fanfiction)
Fanfic"El, olmuyor. Yapamıyorum. Artık senden nefret ediyormuş gibi davranmaktan bıktım." Ne diyeceğimi bilemez bir şekilde karşısında dikiliyordum. Ona karşı kendime bile itiraf edemediğim şeyler vardı. Ellerini sıkıntı içinde buklelerinden geçirip gözle...