00:00 . 03.03.2019
Büyülü okumalar!
Sırtımda ki acıyı umursamadan draco nun güzel yüzünü inceliyordum.
Kısık kısık nefes alıyordu.
Tuttuğum elini kaldırıp öptüm ve nazikçe okşadım. O benim için oldukça narin. Oldukça güzel yüzlü.
Her ne kadar kötü ve sinsi olursa olsun o bana göre masum.
Elini nazikçe bırakıp ayağa kalktım.
Öfkeyle sıkıyordum yumruklarımı.
Yukarı doğru havalandığımı yeni farkediyordum. Herkes durmuş bana şaşkın şaşkın bakıyordu.
Gözlerimi o adamlara diktim.YAZAR DAN
Melek, öfkeliydi, üzgündü. Onun canına ait birine zarar vermişlerdi.
Draco nun canının yanmasına bile katlanamazdı ki o... Ama bu adamlar resmen onun karnını deşmişti.
Draco acı çekiyordu. Yarı baygındı ama yine de herşeyi duyuyordu.
Melek farkında olmasa da yeni bir güç kazanmıştı. Ateşten oluşan kanatlara sahipti artık. O ateşin prensesiydi.
Ateşe hükmedebilirdi. Ama onun şu an tek düşünebildiği draco nun acı çekmesiydi.Melek
"KİMSE BENİM SEVDİKLERİME ZARAR VEREMEZ!!!."
Olabildiğince bağırdı ve kanatlarını adamlara doğru savurdu hızla.
Kanatlarını savurmasıyla birlikte adamlar cayır cayır yanmaya başladı.
Öğrenciler korku ve endişeyle geri çekilmişti. Meleyin âdeta gözü dönmüş gibiydi. Arkadaşları bile şaşkındı. Melek, hırsını ve öfkesini çıkaramadı. Adamların daha fazla acı çekmelerini istedi.
Adamların önüne geçti ve kendi kolunu kaldırdı. Kolu anında yanmaya başladı. Kendisi bile ne yaptığının farkında değildi.
Hiç düşünmeden elini adamın karnına geçirdi. Adam acıyla haykırıyordu. Resmen adamın karnında delik açmıştı.
Adamlar kül olmuştu bile.
Melek burnundan akan kandan habersizdi. Fazla yüklenmişti kendisine. Yere indi ve o an ne yaptığının farkına vardı.
O katil olmuştu. Cani birine dönüşmüştü. Bu görüntüye daha fazla dayanamamış, bayılmıştı.🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲🔲
Acıyan anlını tuttu ve gözlerini zorlukla açtı. Nerede olduğunu anlamak için etrafını süzdü.
Revirdeydi. Yan tarafında ki yatakta yatan dracoyu görünce hızla ayağa kalktı. Başının dönmesiyle yüzünü buruşturdu ve yatağa tutundu.
Sakin adımlarla draco nun yanına gidip oturdu. Elini draco nun yanağına koyup okşadı. Dünyada ki en güzel yüze sahipti draco.
Melek öyle düşünüyordu.
Draco nun karnına deymemeye özen gösterip omzuna kafasını koydu ve gözlerini kapattı. Şimdi huzurun kollarındaydı. Ve asla bu kollardan ayrılmayı düşünmüyordu.Draco, omzunda uyuyan güzel kızın saçlarına elini yavaşça koydu ve okşamaya başladı. Kızın alevler içinde olan kanatlarına korkuyla baktı. Elini yaklaştırdıkça sıcaklığı hissediyordu. Bu yüzden elini geri çekti ve kıza bakıp düşünmeye başladı. Anlamıyordu. Daha okula yeni gelen bir kız neden onun için bu kadar üzülmüştü?.
Onu tanımıyordu ki. Yada tanıyor muydu?. Düşündü draco.
Kızın söylediği cümle hâlâ aklındaydı. 'Kimse benim sevdiklerime zarar veremez'. Dracoyu seviyor muydu?.
Peki neden?. Oysa ki herkes draco dan nefret ederdi. Kimdi bu kız?. Neden draco için bu kadar üzülmüştü.
Draco ölü gibi yerde yattığı zaman dibinde ki kız nasıl da ağlamıştı.
Cevap vermesine bile gerek yoktu.
Ki zaten konuşmamıştı kız.
Ama draco, kızın gözlerinden acı çektini anlamıştı. Ayrıca korku da vardı o gözlerde. Kaybetme korkusuydu bu. Kız hareket etmeye başladığı anda draco hemen çekti elini. Melek kafasını kaldırıp dracoya baktı ve onun uyanık olduğunu görünce gözleri parladı adeta.Melek
"Draco!. Sonun da uyandın!.
Ne kadar çok korktuğumu- aman yani korktuğumuzu anlatamam.
İyi misin?. Birşey ister misin?. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİTABIM DA: Hogwarts
FantasyHer kötünün içinde bir iyilik vardır, Önemli olan onu ortaya çıkarmaktır.