Yapraklar düşüyor,
Ve öyle bir düşüyorlar yere
Onun aşkına düşüyorlarmış gibi.
(1515'in dokuzuncu ayı, Hanyang)"Hyungnim!" Sehun ışıldayarak gülümsedi Kyungsoo'ya annesi ile birlikte yaşadığı saraya vardığında. Kyungsoo aylar önce dönmüştü, o zamandan beri saray huzur içindeydi bazı şüpheleri olsa da. Bakanlar yağmur ve göklerin tahtı ona açacağı hakkında mırıldanmaya devam ettiler. Şimdilik saray kuraklığın getirdiği kıtlık ve yoksulluğu tekrardan eski haline getirmeye çalışıyordu.
Kyungsoo'dan on yaş küçük olan Prens Sehun, iyi bir aileden gelmekteydi. Büyükbabası saraydaki en yüksek mevkilerde bulunan yetkililerden biriydi ve klanları, başkentteki en zenginlerinden biriydi, hükümetin güçlü klanlarından biri yapmıştı onları. Sehun küçük olsa da, annesinin bağlarını aldığında, güçlü bir prensti Kyungsoo'nun Veliaht Prens olarak uygunluğunu zorlayacak. Kyungsoo onu bu şekilde düşünmek istemese de her zaman bildiği gibi saray aç kurtların iniydi avlarını yiyip bitirmek isteyen. Her zaman risk altındaydı ve öyle olmaya devam edecekti.
Kyungsoo sadece Sehun'un sarayda herhangi bir şey olmadan bir an önce büyümesini diliyebiliyordu, buradaki işlerin nasıl ilerleyeceğini anlayabilecek kadar büyümesini. Politikanın ve iktidar sorunlarının kardeşinin temiz ve saf kalbini etkilememesini umuyordu.
"Nasılsın Sehun? Kraliçe nerede?" Kyungsoo saçlarını karıştırarak selamladı genç prensi. Karşılık olarak çocuk mavi kraliyet elbisesinin kenarına asıldı ve oyunbaz bir şekilde çekiştirdi. Sehun ve o her zaman yakın olmuşlardı. Sehun her zaman ağabeyinin ziyaretlerini iple çekerdi.
"Annem..." düşündü, "Müzik odasında. Hyungnim'in doğum günü için bir şarkı hazırlıyor şimdiden. Ziyafeti biliyorsun değil mi? İzliyordum ben de ancak Bay Kim çoktan beni bekliyordu." Veliaht Prens'in doğum gününe daha dört ay vardı ancak Kraliçe şimdiden hazırlıklara katılıyordu. Onu suçlayamazdı, Kraliçe'nin özelliklerinden biri ziyafeti hazırlamaktı.
"Oraya gidebilirsin hyungnim. Ona hangi müziklerden hoşlanmadığını söyleyebilirsin böylece onları seçmez. Ayrıca ziyafet için dansçı ayarladı. Bazı güzel gisaengleri görmek isteyebilirsin!" Bağırdı ve aceleyle kaçtı, "Bay Kim'in beni geç kaldığım için cezalandırmasını istemiyorum!"
Haremağası Park ona müzik odasına kadar eşlik etti ve uzaktan dahi enstrüman seslerini duyuyordu. Bir yetkili onları karşıladı ve müzisyenlerin prova yaptığı hole kadar eşlik etti. Yetkili, Lord Lee, dikkatlice prense Sehun'un hazırlıklar hakkında dediklerini onaylar şekilde Kraliçe'nin buraya sıklıkla uğradığını söyledi.
Müzik aksadı hole adım atınca, tüm müzisyenler ve dansçılar eğilip onu selamlamıştı. Kraliçe dahi onu selamlamıştı.
"Sizi buraya ne getirdi Veliaht Prens?" Yaklaşırken mırıldandı elleri kırmızı hanbokun içinde birleşmişken.
"Sizi ziyarete geldim." Gülerecek cevap verdi. "Ayrıca bunun doğum günüm için olduğunu duydum. Gelip görmeliyim. Sizin kişisel olarak ilgilendiğinizi duymak beni mutlu etti."
Kraliçe kibar bir şekilde onaylayıp zarifçe kıkırdadı. "Ah, evet. Yolda küçük Sehun'umu mu gördünüz? Burada olup sizinle izlemeyi isterdi. Bu tarz performanslardan pek hoşlanıyor."
"Eğer olursa onunla birlikte izleriz." Kyungsoo cevapladı. Hala eğilmekte olan kafaları gördüğünde devam etti, "Her anlamda, varlığımdan rahatsız olmayın. Provalarınıza devam edin. Sadece sizi ziyaret etmek istedim."
"Gururumu okşadınız Veliaht Prens." Kraliçe utangaçca gülümsedi. "Ancak buraya kadar geldiğiniz için teşekkür ederim. Hazırladığımız performansı görmek ister misiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Paint the Sky for Me // DoKai-KaiSoo (Çeviri)
Historical FictionBir efsane, dört mevsimin Prens Kyungsoo'nun ilk aşkı için bir araya gelişini anlatan. -aerinikolai Joseon!au, genderswap, fantasy, royalty!au https://www.asianfanfics.com/story/view/1299986/1/paint-the-sky-for-me-goldenexofest-17-fantasy-exo-kaiso...