Dokuzuncu Bölüm

3.5K 219 29
                                    

Kalbime dokunan ilk ışıltıydı babam, onu kaybedemezdim.

-Hayat Uluoğlu

Geç geldi bölüm, bu yüzden sizden özür dileyerek giriyorum. Sınavıma 2 ay kaldı çok yoğun bir tempodayım aslında ve tek boşluğumda beni rahatlatan tek şey burada yazdığım bölümler olduğundan yine de yazıyorum. Ama bölümlerin aksayacağını- en azından Haziran'a kadar düzenli şekilde yayımlayamacağımı söyleyeyim.

Herkese tekrar sarı kalpler 💛

Keyifle okumanız dileğiyle 🌸


Yüreğimin burukluğu geçmişe ağlarken şimdi ki anımdaki güzellikleri görmüyordu. Kırıyordum, elimde olmadan annemi, babamı kırıyordum. Zamanında benim için ne büyük güçlüklerin altına girip acılar içinde çıkmış bu insanları kırıyordum. Halbuki şanslı değil miydim? Babamı ben kendim seçmiştim. Beni sarmış sarmalamış bir adamdı Kenan babam. Kalbim onun sevgisiyle doluyken, onun beni bırakacağı korkusuyla önce kendimi sonra babamı kırmıştım, onun o güzel kalbini kırmıştım.

"Kızım hadi ağlama kalk." diyerek saçlarımı okşadığımda doğruldum. Onun mavi gözlerine baktım, sen harikasın babam, sen mükemmelsin, sen düşmanını bile kendine minnettar edecek kadar mükemmelsin.

"Seni çok seviyorum baba, her şeyden çok." dediğimde gülümsedi ve eğilip anlımdan öptü.

"Bende seni seviyorum güzel gözlüm." dediğinde gülümsedim.

"Bana bir masal anlat baba..." dediğimde bana eşlik etmeye başladı. "İçinde denizle balıklar, yağmurla kar olsun, güneşle ay..." diyerek kalkıp yanına oturdum. "Anlatırken tut elimi bırakıp gitme sakın beni." diyerek kollarımı ona sardım tekrar.

"Prensesim benim." dedi sırtımı sıvazladı. "Ben seni nasıl bırakırım? Senin saçının bir teli kopsa benim canım acır. Ben sana kıyar mıyım hiç?" dediğinde daha çok sokuldum ona.

"Özür dilerim baba." dedim ağlamam şiddetlenirken.

"Dileme babam."

"Özür dilerim baba!" diyerek daha çok ağlamaya başladım. Bu sefer içimde Musa'nın vurduğu bir azap vardı. Babama ihanet ediyor gibi hissediyordum. "Baba çok özür dilerim..." dediğimde beni kendinden çekip gözlerinin içine bakmamı sağladı.

"Yavrum yapma böyle." o beni sakinleştirmeye çalıştıkça daha çok ağlıyordum.

"Baba, baba ben..." dedim ve devam edemeden gözlerimi ondan çektim. Ona yalan söylemek, saklamak beni mahvediyordu.

"Babam..." dedi korku dolu sesi. "Ağlama babam."

"Benim kötü niyetim yok baba." dedim ne demek istediğimi anlamayacağını bilerek.

"Biliyorum, biliyorum kızım." dedi ve kendine çekip sardı beni. "Hadi ağlama uyu, yanımda uyu bugün." dediğinde ona iyice sokuldum. Beni çekip yatağa yatmamı sağladı, sonra yanıma uzanıp iyice sardı beni. "Hadi uyu bebeğim." dedi saçlarımlar oynarken gözlerimi kapatıp babamın güvenli kollarındaki rahatlıkla kendimi iyi hissetmeye zorladım, hissettimde.

Hayat'ın YangınıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin