Okula daha yeni yeni ısınmaya başladım. Sude ile arkadaş olmuştum.
Zeyneple az konuşuyorduk. Nisa lada öyle ama anlaşıyorduk birbirimizle. Sınıfta herkesle anlaşıyorum ama sadece sevdegül ve keremle anlaşamıyorum nedense...
Sevdegül bana göre çok itici idi. Kerem burnu havada salağın saten havuç kafalı nolcak. Bir mideden sonra zil çaldı tenefüs oldu ve sevdegül ile arkadaşları kapının orda bekliyorlardı. Geçecek yer yoktu bildiğin. Kapıya doğru ilerledim. " geçebilirmiyim" dedim ve bana gülerek "hayır geçemezsin" ukala ukala tavırlar ve cevaplar ne olacak. "ukala lığı bırak da geçim sevdegül" dedim. Yine ukala bir tavırla "ukala benmi hahaha hiç güleceğim yoktu,sen kendini ne sanıyorsun İrem" atarlanmaya başladı. Üstüme üstüme yürümeye felan başladı. Bende onu itim ve ayağı takılıp yere düştü. " bana bak sevdegül ait olduğun yer senin burası değil ait olduğun yer çöp tenekesidir. Bilirsin işeyaramaz eşyaların gidiği yerler. Sen oraları benden iyi bilirsin nede olsa seni oraya atan çok olmuştur..." dedim alakasız dı ama olsun. Susturdum ya cevap veremedi ya bana o yeterdi. Gid gide keremle iyi anlaşmaya başladık ama sevdegül ile de daha çok laf atışmalarına girdik. Okula alışmıştım. Sınıfımada çoğu kişinin adını biliyordum ama karıştırdığım ufak tefek adlar vardı. Onları da zamanla karıştırmamaya başlardım alışma süreleri nede olsa...
(1 AY SONRA)
Okula baya alıştım sınıfımdakilere felan keremle knk olduk. Ben ona havuç kafa diyorum o bana trabzonlu diyordu. İsimlerimizi söylemek yerine birbirimize taktığımız lakaplar la itab ediyorduk. Çok eğleniyorum onla buna sevdegül gıcık oluyordu. Bunu biliyordum ve onu gıcık etme çok güzeldi. Tabi okulda 1 ay geçmiş ister istemez başak sınıflardan da arkadaş ediniyorsun. Ben de edindim başaka sınıftan arkadaşlar ama sudenin bir arkadaşı var. G sınıfından dikkatimi çektiği felan yok ama otobus te bana baktığını görüyorum okulda karşıma hep çıkıyordu anlam veremiyordum bu duruma ama hiç aldırış etmiyordum. Bazenleri gözüm ona çarpıyordu ben onu nezaman görsem hep kızlar vardı etrafında. Hep kızlarla konuşuyordu. Erkek arkadaşlarıda vardı ama ben daha çok kızlarla görüyordum onu. Sude hep bana ondan bahsediyordu bah settiği içinde isminin Furkan olduğunu biliyordum. Esmer, uzun saçlı, ela gözlü, uzun boyluydu, ayrıca fit vucuda sahipti. Furkan ve sude ortaokuldan beri tanışıyorlardı. Bir gün sude ile aynı otobuse binmiştik. Furkan en arkada idi. Hep saçları ile oynuyordu. Sude bana dönüp dediki "İrem sence Furkan yakışıklım?" dedi bende bilmemezlik ten gelerek "o kim?" dedim ve sude ile birlikte gülmeye başladık. Sude gülmeye devam ederek "hani sana hep bahsettiğim çoçuk var ya Furkan işte o" dedi bende "göster çoçupu söyliyim" dedim oda "sen nasıl bir spastiksin böyle, çoçuğu göstermiştim ya sana hatırla sana" dedi bende elimi çeneme koyup yukarı doğru baktım. İçimden bir "hıııııımmm" çektim ve sudeye dönüp "hatırlamıyorum" dedim sudede bana gülüp "sen ne hatırlarsın ki saten off İrem offf neyse bak şu en arkada camın kenarındaki 4 lü koltuklar varya bize dönük koltukta ikide bir saçıyla oynayan" dedi ve durdu bende devamını getirnesi için "ee nolmuş o çoçuğa" dedim sude güldü ve dediki " İrem canım kankam seni bana sinir etmek için mi yolladılar. Neyse ben diyorumki o çoçuk sence yakışıklımı?" dedi. Çoçuğa iki dakika baktım ben ona baktığım zaman Furkan anlamıştı ona baktığımı bu nedenle oda bana baktı ve güldü. Bende direk sudeye döndüm." bu çoçuk mu yakışıklı siz daha yakışıklı çoçuk görmemişsiniz. Bence tipsizin teki ya... " dedim. Sude bana şaşkın bakışlar attı. " ciddimisin sen neyse her insanın bakış açısı farklıdır ama okulun yarısı Furkanı yakışıklı buluyor. Sen her yerde farkını gösteriyorsun " dedi gülümsedim. O günden sonra Furkan otobuste hep bana bakıyordu. Arada bir yakalıyorumdum bakışlarını. Bir keresinde ne olduysa bir an göz göze geldik o gülümsedi ve işte ozman fark ettim ki gamzesi varmış. Gamzesi yanağının 4 /3 ünü içeriye çöktürüyordu . Bildiğin çukur yaratıyordu.o kadar zamandır fark etmemiştim. Bir an bügün gözüme çarpmıştı. Sonra durak yerleri yazılan ekrana baktım. İnceğimiz durağa daha vardı. Gözlerimi ekrandan çektim o sırada o ekranın çapraxında oturuyordu. Bu nedenle bir anda göz göze geldik tekrar bu sefer istemsizce ben gğlüösemiştim ben gülümseyince oda gülümsemişti. Tam o sırada güldüğünde gözlerinin kıldığını fark ettim. Onun hakkında ince detayları bugün fark etmiştim. Neden bugün fark etçm daha önce nasıl fark edememiştim anlam vermedim. Okulun oradaki durağa gelmiştik. İnmeye hazırlanmıştım onla aynı kapının önüne geçmiştik. Otobus ani fren yapınca kapının orda ki demirler den birine tutundu aynı anda. Tutunduğumuzsan 5 saniye sonra fark ettikki ellerimiz birleşmiş demirle birlikte. Sonra uyandım elimi hızlıca çektim demirden o demirde bıraktı elini. Gülümsedi ilkkez bu kadar yakındı nefes alışını duyabiliyordum sanki,ona bu kadar yakın olmam kalbimi hızla atmasına neden oluyordu. Hiç hissetmediğim duygular yaşıyordum şuan. Okula vardığımda adam akıllı derslere kafamı veremedim. Hep otobusteki olay aklıma geliyordu sonra Furkan gülünce çıkan çukur gibi gamzesi. O gamzeye kurban olurdum ya ben... Derken İrem kendine gel... Ben az önce ne dedim ya öyle ne oluyor bana böyle kendimi zabt edemiyorum hep Furkanı düşünüyorum neden??.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANLAMSIZ...
Randombazıları gerçekten mutlu davransada aslında yaptıkları tek şey acılarını gizlemeye çalışmaktır onlar acılarını gizlemek için mutlu taklidi yaparlar...