Kahretsin! Kuzeyin burada ne işi var?
"Merhaba Duru. Sana birkaç iç çamaşırı getirdim. Burada dene son kontrollerini yapalım." Elime bir karton kutu verdi.
"Ayrıca Aras Bey sizin spor bölümündeki şortları ve benzeri şeyleri sunabileceğinizi söyledi."
"Kickboxcu Duru." dedi Kuzey. Biliyor.
"Demek evin önündeki gülleri sen döktün. Başkalarına döktürmeni beklerdim. "
"Tüm fakülteyi araştırdım. Tıp okuyan o hatlara sahip tek kız sendin. Pazartesi maça çıkmıyorum."
"Niye? Bana zarar vermekten mi korkuyorsun? Bana çok büyük zararlar verdin zaten." dedim ve Görkemin elindeki kutuyu alıp yukarı çıktım. Wtf! Bunlar ne lan?! Derili, kırmızı, siyah. Her türlüsü var. Elime ilk geçen kırmızıyı giydim. Saten külot ve mavi bir büstiyeri var. Süpermen işareti var önünde. Aynada kendime bakmamaya çalışarak dışarı çıktım. Kapıda Alp vardı. Uzun bir ıslık çaldı.
"Çok mu kötü?"
"Ne kötüsü. Çok ateşli olmuşsun."
"Gitmesem mi?"
"Artık kabul ettin. Kaçış yok."
"İbnenin önde gidenisin."
"Biliyorum." Merdinlerden yavaş yavaş korka korka indim. Serkan önce kafasını çevirdi sonra geri önüne döndü. Birden gözlerini bana çevirdi.
"Duru kardeşim olmasaydın peşinden aylarca koşardım."
"Bunu kim sevdiği kıza giydirir?" diye sordum. Serkan dışında herkes elini kaldırdı.
"Çıplak tercihimdir." dedi Serkan.
"Bunu sen giyiyorsun. Sizce Aras bey?" dedi Görkem.
"Olabilir." dedi. Bana bakmamaya çalışıyordu.
"Ben geri gidiyorum." deyip koşarak odama çıktım. Siyah deri ve dantelli olanını giyip dışarı çıktım. Merdinlerden inerken ses çıkarmamaya özen gösterdim.
"Nasıl?"dedim. Kafalarını çevirdiler. Bir yutkunma sesi duyuldu. Kuzey!
"İyi o zaman. Biz artık yatak odasına gidelim." dedi Alp.
"Defile olmasa seve seve tatlım." dedim. Kuzey kuduruyordu.
"Defileden sonra sana onlardan veririz. Bu da güzel oldu. Şu etekli gibi olanı giyip gel."
Bunu nasıl giyeceğim? Deri siyah külotu var üzerinde pile gibi birşey, üstündeyse gömlekten bir sütyen vardı. Sağ tarafında 'Police' yazıyordu. Policeman gözlüklerimi takıp polisin birinden çaldığım polis şapkasını taktım. Dizime kadar çizmelerimi giydim. Serkanın odasından kelepçe alıp belime taktım. Merdivenlerden sessiz olmaya çalışarak indim. Alpin arkasına geçip silah yaptığım elimi kafasına dayadım.
"Teslim ol yada..." deyip kulak memesine dilimi sürdüm.
"Teslim olmamayı tercih ederim."deyip arkasını döndü.
"Woooov! İşte benim sevgilim." deyip dudaklarıma buse kondurdu.
"Onlar benim kelepçelerim mi?" dedi Serkan.
"Evet. Bunları niye kullandığını hiç anlamıyorum."
"Erkek olsaydın anlardın."
" Bunu kesinlikle sen giyeceksin. Aksesuarlar aynen böyle olacak. Sen tasarımcı falan olmalıymışsın."
"Tasarımcı olmak bana göre değil. Doktorluk tercihimdir."
"Ek iş olarak manken de olabilirsin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuzey
Romance" Neden başkalarının KUZEY demesine izin vermiyorsun?" "Bana yalnızca sen KUZEY diyebilirsin..."