Gülümsemesine karşılık bende ona gülümsedim , ama derisinin içine saklanan dişlere de bakmadan edemedim.
* * *
İyice kendime geldikten sonra Taehyung bana bütün herşeyi anlattı.
Doğumundan beri vampir olduğunu , ve tehlikeli olmadığını söyledi.
Buna inanan da salaktır yani.
Vampirsin ve tehlikeli değilsin öylemi?
Sen onu külağıma anlat.-Peki başka vampirler de varmı?
Kafasını olumlu anlamda salladıktan sonra birsürü soru sormaya başladım.
Mesala vampirler güneş ışığından etkilenmiyormuş falan.Neyime yarıyacaksa?
Geleceğim bir vampir e aşık olarak geçecekse evet , işime yarayabilirdi.*
Benim okulda bayıldığım günden 1 gün geçmiş , ve kaç saatir uyuyormuşum. Hastalığım yüzünden olduğu kesindi , ama uyumak güzeldir yani... Uyumayı sevmeyende ne bilim yani.
Ama kesinlikle ciddi birşey vardı. Hangi insan 24 saatten fazla uyurdu ki?
Kafamı bu hastalık ile yormak yerine şimdiki yaşananları düşündüm. Şuan olduğum yer Taehyung un eviymiş. Kaç yıllık arkadaşımın evine bikez bile gitmemiştim be.
Garip.
-Nayeon kesinlikle doktora gideceksin , nokta.
-Ama-
Taehyung un sinirli bakışını attığı zaman sözüm yarım kalmıştı , korkmuştum. Çünkü o bir vampirdi , ve lanet olsun ki isterse istediği zaman beni öldürebilirdi.
Uff layarak çantamın olduğu yere doğru giderken karşımdaki kapı açıldı.
İçeriden mini etekli bir kız çıktı.
Bir dakika nE?!Beni görünce "kim bu ya" bakışı atmıştı. Yedirtirim ben sana o bakışı lan orospu çocuğu , burası benim Taehyung umun evi lan , senin ne işin var burda?
-Tae bu kız da kim?
Tae mi? Ona bitek ben öle seslenebilirim ...
Tae bo kozdo kom?
Anan .Arkamı dönüp Taehyung a baktığımda yine endişelenmişti .
Eğer sevgilisiyse ...
-Rose bak bu Nayeon-
-Peki bundan bana ne? Yoongi nin sürtüğünün evimizde ne işi var?
Yoongi nin sürtüğü?
Evimizde?
NE OLUYOR TANRI AŞKINA?
Biri beni cimciklesin!-Sen hangi hakkla bana sürtük dersin ya? Hele Yoongi gibi bir çocuğun sürdüğü .
Taehyung muhtaç muhtaç bana bakmıştı , kız tam konuşacakken onu susturdum.
-Ben sizi evinizde rahatsız etmeyim güzelim , işiniz vardır şimdi sizin.
Benden bunu nasıl saklardı?
Canım acıyordu.
Aynı gün üzerinde o kadar çok şey öğreniyordum ki...Yerden çantamı alıp Taehyung un ne diyeceğini beklemeden evde çıktım.
Acaba kaç aydır birliktelerdi , ya da kaç yıldır?
Bu düşünceler beni ağlatıyordu.Doktora gitmekten de vazgeçmiştim . Umrumda değildi artık sağlığım . Kaç yıldır gözümün içine baka baka bana yalan söylerken bikere bile beni düşünmemişti.
Asla affetmeyecektim , asla.
Yine gözlerim kararmaya başlamıştı. Şimdi beni tutabilecek bir Taehyung yoktu .
Sırtım sert zemin ile buluştuğunda anılara dalmıştım bile...
-Nayoo beni affet , bak bidaha yapmayacağım lütfen.
Burnumu kıvırıp arkamı ona dönmüştüm.
-Ben sana küsüm Tae , hıh.
-Ozaman zor kullanmam gerekecek Nayoo.
Beni gıdıklamaya başladığında kahkaha atmaktan yere düşmüştük. Tae üstümdeydi , yine burun buruna gelmiştik.
Gıdıklamayı kesip ciddi bir şeklide bana bakıyordu.
Çocuk kalbim yine yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. İyice yaklaşıp
-Barıştık mı?
Diye fısıldadıktan sonra olumlu anlamda kafamı sallamıştım. Üstümden kaltığında tutmakta olduğum nefesimi bırakıp derin derin nefes alıp vermeye başlamıştım.Tae elini uzatıp kalkmama yardım etmişti. Gözlerimin içine bakarak gülümsemişti ve kollarını belime dolayıp boynumu öpmüştü.
Gözlerimi tekrar açtığımda hastaneydim.
Nolur bütün yaşananlar bir rüya olsun , nolur, nolur ,nolur...-Demek uyandın.
Sesin geldiği yere baktığımda tanımıdağım bir yüz ile karşılaşmıştım.
-Bir anda yolum ortasında bayılınca endişelendim , ve seni buraya getirdim. Eh biraz ağırdın ama-
-SENİN KAFANA YASTIKLA SALDIRIP BOĞUP ÖLDÜRENE KADAR BIRAKMAM , sen kimsin bana kilolu diyorsun yaa?
Sonlara doğru nedense sesim alçalmaya başlamıştı. Sanırım yaptığım şeyin ne kadar çocukca olduğunu anlamıştım.
Ben kimimde bana yardım eden yakışıklıya bağırıyordum?-Şey pardon ya, ben bir anda sinirlenince oldu
Elindeki hastane kağıtlarına bakarak iç çekti.
-Tamam önemli değil göbekli , ama bence sağlığına dikkat etsen iyi edersin.
Yeni lakabım harika. Göbekli.
Artık son göbek bükücü olurumElindeki kağıtları elim verip okumamı bekledi.
Beynimdeki tümörün büyüdüğü , ve eğer dikkat etmez isem beni ölüme kadar sürükleyileceği yazıyordu.
Zaten bildiğim şeyler olduğu için üzülmüş gibi yapmadım.Beni hastaneye getiren çocuk bana endişeli endişeli bakıyordu. Hattaha daha çok "Niye bu kız üzülmedi aq" bakışı vardı.
-Zaten biliyordum.
-Haaaaa
Yüz ifadesindeki tatlı değişim çok hoştu. Aynı küçük bir panda gibi bakıyordu.
Tanrı aşkına çok tatlıydı!-Bu arada ben Mark
-Bende Nayeon , memnun oldum.
*
Mark ile hastaneden çıktıktan sonra uzunca konuştuk , birbirimizin numaralarını aldık . Bildiğin flörteştik. En azından gün boyu Taehyung aklıma gelmemişti. Bu iyimi kötümü bilmiyordum , ama mutluydum. Tüm olanlara rağmen.
Hava kararmaya başladığında Mark beni yürüyerek evime bırakıp gitmişti. Ne cömert çocuktu ama...
Evimin kapısını açıp içeri girdiğimde rahatlamıştım , kapıyı kapatıp arkamı döndüğümde bir çift kanlı dişle karşılaşmıştım.
Hassiktir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"𝐭𝐡𝐞 𝐝𝐚𝐧𝐠𝐞𝐫𝐨𝐮𝐬 𝐛𝐨𝐲"
Fanfiction━ 𝐭𝐚𝐦𝐚𝐦𝐥𝐚𝐧𝐝ı ━ "Ne doktoru ya , hayır . Delirmiş olamazdım değil mi?" ˙Kim Taehyung˙ ○tamamlandı○