Sabrın Noktası
Selim KİRAZLIOĞLU
Başlamadan önce hızlı bir giriş yapalım
Herkes gibi benimde bazı amaçlarım var, neredeyse abimle birlikte verdiğim tüm kararlar sebebi ile belirli noktalara geldim.
Kendimi hiçbir zaman abimle kıyaslayamam, her zaman benden daha cesur, daha güçlü ve daha akıllı, en azından ben öyle olduğunu düşünüyorum.
Hayat insana çoğu zaman çok gaddar davranır, kime ne yapmak istediğini bile sormaz, benim hayatta bazı hedeflerim var. Hiçbir zaman sadece kendim için çabalamak istemiyorum, vâr olan gerçeklerin değişmesini beklemek yerine kendi çıkarlarım uğruna olmadan bazı yanlışları düzeltmek için uğraşıyorum. Tabi ki benimde karşıma engeller çıkıyor.
Ailem, bana her konuda destek olan ailem, babam bizim için çok çalışıyor bir işte sabit olarak çalışmasa bile bizi kimseye muhtaç etmemek için varıyla yoğuyla çalışıyor, birde annem var sanırım bazı şeyleri anlamak için yaşım hala çok küçük yaptığı hareketlere anlam veremiyorum bu konuda çok fazla konuşmak istemesem de ilerleyen zamanlarda bu konu tekrar açılacaktır.
Babam Kerem AYDOĞAN bundan beş yıl önce sabit bir işi olan ama birdenbire her şeyini kaybeden bir insan, bize yaşananları anlatmayı çok sevmiyor ama bildiğim kadarıyla ortağıyla anlaşamamışlar ve şirket iflas etmiş.
Babam şirket için çektiği krediler henüz bitmemesine rağmen iş yerinden ayrılmak, ortaklığı bozmak zorunda kaldı ve şu anda hala ödemesi gereken krediler var bir yandan bunların ödeme kaygısıyla uğraşıyor bir yandan ise bizimle, artık kendimiz için, ailem için bir şeyler yapmamız gerekiyor, ama bizim tek yaptığımız abime arka tarafta masa tenisi oynamak.
Evet bunu yapmayı çok seviyorduk akşamlara kadar oynamak sırıl sıklam terlemek akşam olunca duşa ilk ben gireceğim kavgaları çocukluğumuzun eğlencesi gibiydi, hatta tek yaptığımız şey bunun olduğu söylenebilir tatbikî de ama artık büyümüştük ve bir şeylerin ucundan tutmamız gerekiyordu bizden bunu bekliyorlardı bizim artık harekete geçmemiz gerekiyordu artık yavaş yavaş kararlar almaya başlamıştık ama öncesinde iki ay sonra düzenlenecek olan masa tenisi turnuvalarıydı abimde bende bunlara katılmayı çok istiyorduk, ve de öyle oldu katıldık ikimizde bir şekilde finallere kaldık ama bunun heyecanını bizimkilere söylemek için koşturturken bacağımı incitmiştim ilk başta bende devam edebileceğimi düşündüm hastaneye gitme gereği bulmadım ama gün geçtikçe bu acı daha da artmaya başladı kıpırdayamaz, yardım almadan ayağa kalkamaz olmuştum ve final maçı bir hafta sonraydı.
Ben evde yatarken arkadaşlarım yanıma gelip iyi olup olmadığım hakkında konuşmaya geliyor finale katılıp katılmayacağımı soruyorlardı tatbikî de katılacaktım bunun için günlerce uyuyamamıştım yani bu finale katılmayı çok istiyordum, öyle ki o kadar insanı geçip finallere kadar gelmişken evet her şey çok hızlı gelişiyor ne ara buralara kadar geldik ama anlatacağım o kadar şey var ki heyecanıma yenik düşüyorum finallere son üç gün kala ayağımda ki ağrılar neredeyse gitmişti ama hızlı davranamıyordum finalleri kazanabilmem için hızlı olmam vurulan toplara hızlı karşılık vermem gerekiyordu çünkü finaller, seçmelerdeki gibi insanlar kadar basit olamayacaktı kendimi zorlamam neredeyse her gün çalışmama gerekiyordu ama benim sadece son üç gün biraz çalışma fırsatım oldu abim Aytuğ AYDOĞAN finallere geldiği günden beri sürekli oynamaya devam ediyordu.
Ben evet yatıyordum sürekli yatıyordum, arkadaşlarımız bizim kadar hevesli değillerdi ve o kadar iyi oynayamıyorlardı abim arkadaşlarıyla oynarken o kadarda gelişemeyeceğini düşündüğü için masanın diğer yarısını çıkartıp duvara yaslamıştı yani bir nevi duvarla yani kendiyle oynuyordu ne kadar sert vurursa toplar o kadar sert geliyordu aslında kendisini geliştirmesi için çok daha iyi bir yöntemdi.
Finallereabim çok sıkı hazırlanmıştı çünkü finallerde ödüller vardı verilecek olan buödül ailemize destek olmak için bir fırsat gibiydi en azından o ay krediborcunu karşılayabilecektik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabrın Noktası
Mistério / SuspenseDüşünceli bir gencin günden güne çökmesini anlatan aynı zamanda merak uyandıran bir hikaye. Okurken sıkılmayacağınız bir hikaye olduğunu düşünüyorum. Hatalı bulduğunuz kısımları yorumlarda lütfen belirtin. Boş zamanlarımda mümkün olduğunca yazmaya ç...